Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/782
Karar No: 2015/10438
Karar Tarihi: 11.05.2015

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2015/782 Esas 2015/10438 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istedi. Mahkeme, davacının talebini reddetti. Davacı, bu karara temyiz başvurusunda bulundu. Yüksek Mahkeme, mahkemenin yetersiz araştırma ve inceleme yaparak yazılı şekilde karar verdiğine hükmederek kararı bozdu ve Sulh Ceza Mahkemesi dosyası ile ilgili davacıyı isticvap etmek, işyeri sahipleri ve çalışanları ile daha ayrıntılı bir komşu işyeri araştırması yapmak suretiyle tanık beyanları arasındaki çelişkiyi gidererek sonuca göre hüküm vermek gerektiğini belirtti.
506 sayılı Yasanın 79/10. maddesi, bu tür hizmet tespit davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörmemektedir. Kimi ayrık durumlar dışında resmi belge ve yazılı delillerin bulunması sigortalı sayılması gereken sürelerin tespitinde güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ancak, bu tür kanıtların bulunmaması salt bu nedene dayalı istemin reddine neden olmaz. Somut bilgilere dayanması koşuluyla, bordro tanıkları veya iş ilişkisini bilen veya bilmesi gereken komşu işyerleri kayıtlı çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunları destekleyen kimi diğer kanıtlarla dahi sonuca gitmek mümkündür. Kamu düzenine dayal
21. Hukuk Dairesi         2015/782 E.  ,  2015/10438 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi


    Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
    Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.


    K A R A R

    Davacı, davalıya ait iş yerinde işyeri açma ruhsatının alındığı tarihten 15.08.2007 tarihine kadar geçen çalışmalarının tespitini istemiştir.
    Mahkemece; davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 15.08.2007 ile 11.08.2010 ve 05.10.2010 ile 2012/5 tarihleri arasındaki çalışmalarının davalı işyerinden bildirildiği, öncesinde kuruma bildirilen sigortalı çalışması bulunmadığı, .. .unvanlı .... sicil numaralı lokanta işyerinin 16.10.2000 tarihinde kanun kapsamına alındığı, uyuşmazlık konusu döneme ilişkin dönem bordrolarının dosyada bulunduğu,dinlenilen bordro tanıklarından birinin davalının kardeşi olduğu ve davacının çalışmasının Kuruma bildirilen şekilde olduğunu belirttiği, diğer bordro tanığının ise davacı ile aynı dönemde çalıştığı bordrodan anlaşıldığı halde davacının davalı işyerinde çalıştığını görmediğini beyan ettiği, davacı tanıklarının davacının 2000 yılından beri davalıya ait işyerinde garson olarak çalıştığını beyan ettikleri, davalı tanıklarının ise davacının 2007 yılından itibaren çalıştığını beyan ettikleri, tanık beyanları arasındaki çelişkinin giderilmediği, dosyaya delil olarak giren Sulh Ceza Mahkemesinin 2006/14 E.sayılı dosyasında, davalı işverenin müşteki olarak geçtiği işyerinde meydana gelen yaralama olayı ile ilgili olarak, tanık sıfatıyla dinlenilen davacının kolluk beyanında 13.11.2005 tarihinde .... bulunduğu sırada olaya şahit olduğundan bahsettiği, yine bu dosyadan davacı adına çıkarılan zorla getirme müzekkeresinin de kollukça 13.09.2006 da ..."da infaz edildiği anlaşılmaktadır.
    Uyuşmazlık; somut olayda fiili çalışma olgusunun ispatı konusunda, mahkemece yapılan inceleme ve araştırmanın hükme yeterli bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
    506 sayılı Yasanın 79/10. maddesinde bu tür hizmet tespit davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Kimi ayrık durumlar dışında resmi belge ve yazılı delillerin bulunması sigortalı sayılması gereken sürelerin saptanmasında güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ne var ki bu tür kanıtların bulunmaması salt bu nedene dayalı istemin reddine neden olmaz. Somut bilgilere dayanması koşuluyla, bordro tanıkları veya iş ilişkisini bilen veya bilmesi gereken komşu işyerleri kayıtlı çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunları destekleyen kimi diğer kanıtlarla dahi sonuca gitmek mümkündür. Kamu düzenine dayalı bu tür davalarda hakim, görevi gereği doğrudan soruşturmayı genişleterek sigortalılık koşullarının oluşup oluşmadığını belirlemelidir. Bu yön Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527,30.6.1999 gün 1999/21-549-555,5.2.2003 gün 2003/21-35-64,15.10.2003 gün 2003/21-634-572,3.11.2004 gün 2004/21-480-579 ve 10.11.2004 gün 2004/21-629 sayılı kararlarında da vurgulanmıştır.
    Somut olayda; davacının Sulh Ceza Mahkemesi dosyasında kendini bağlayacak şekilde bir beyanı olmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca, tanık beyanları arasındaki çelişki giderilmeden sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur.
    Mahkemece yapılacak iş; Sulh Ceza Mahkemesi dosyası ile ilgili davacıyı isticvap etmek, zabıta veya kolluk marifeti ile daha ayrıntılı bir komşu işyeri araştırması yapılarak ve davalı Kurum"dan sorularak; talep edilen dönemde davalı işyerine komşu olan işyeri sahipleri ile bu işyerlerindeki çalışmaları kayıtlara geçmiş kişileri tespit ederek dinlemek ve böylece tanık beyanları arasındaki çelişkiyi gidererek toplanan delillere göre varılacak sonuca göre hüküm kurmaktan ibarettir.
    Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 11/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi