Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/11995
Karar No: 2015/7759
Karar Tarihi: 23.02.2015

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2013/11995 Esas 2015/7759 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2013/11995 E.  ,  2015/7759 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
    DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai, yıllık izin, genel tatil ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;davacının davalılara ait işyerinde 09/06/1998 tarihinden 16/03/2011 tarihine kadar aralıksız ve kesintisiz olarak model makineci olarak çalıştığını, müvekkilinin ...Noterliğinin 27/01/2011 tarih ve ... yevmiye nolu ihtarnamesi ile davalı tarafa prim gün sayısını doldurduğunu, bu nedenle emekli olmak istediğini belirterek kıdem tazminatının ödenmesini talep ettiğini, ancak müvekkiline herhangi bir cevap verilmediği gibi kıdem ve ihbar tazminatının ödenmediğini, müvekkilinin 16/03/2011 tarihine kadar çalışmaya devam ettiğini, müvekkilinin iyi niyetli çabalarına rağmen olumlu sonuç elde edemediğini, bunun üzerine müvekkilinin davalı tarafa ...Noterliğinin 16/03/2011 tarih ve ... yevmiye nolu ihtarnamesi ile ... prim gün sayısını doldurduğundan emekli olmak istediğini, bu nedenle iş akdini feshettiğini, kıdem ve ihbar tazminatı ile sair işçilik alacaklarının iki gün içinde ödenmesini ihtar ettiğini,müvekkilinin prim gün sayısını doldurduğundan dolayı iş akdini feshettiğini, bu nedenle kıdem tazminatına hak kazandığını ve iş sözleşmesinin işverence haksız feshedildiğini ileri sürerek kıdem, ihbar tazminatları ile yıllık izin,genel tatil ve fazla mesai alacaklarını istemiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;davacının iş akdinin işe mazeretsiz olarak gelmemesi nedeniyle haklı olarak feshedildiğini, kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmadığı,tüm alacklarının ödendiğini,davanın reddini talep etmiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak 1475 sayılı İş kanunun 14.maddesinin 5.bendinde, 506 sayılı kanunun 60.maddesinin 1.fıkrasının A bendinin a ve b alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları ve aynı kanunun geçici 81.maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için ön görülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri ile işten ayrılması halinde işçiye kıdem tazminatı ödenebileceği düzenlendiği,buna göre işçinin kıdem tazminatına hak kazanabilmesi için sigortalılık süresinin ve prim ödeme gün sayısının doldurulması gerektiğini, 506 sayılı kanunun geçici 81.maddesinin B bendinin g alt bendine göre davacının 25 yıllık sigortalılık süresi ve 50 yaş ile 5375 prim ödeme gün sayısına tabi olduğu, davacının İş akdini feshettiği tarihte davacının prim ödeme gün sayısının 5542 olduğu, davacının sigortalılık süresinin 15/12/1987 tarihinde başladığı, davacının iş akdini fesh ettiği ihtarnameyi 16/03/2011 tarihinde düzenlediği göz önüne alındığında davacının sigortalılık süresinin 23 yıl 3 ay 1 gün olduğu, buna göre kanunun aradığı 25 yıllık sigortalılık süresi şartının gerçekleşmediği, bu nedenle davacının kıdem tazminatı talep edemeyeceği sonuç ve kanaatine varılarak davacının kıdem tazminatı talebinin reddine, davalının iş sözleşmesini fesihte haklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı davacı temyiz etmiştir.Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle;müvekkil davacının3600 gün prim gün sayısını doldurduğu ve 15 yıllık sigortalılık süresini de doldurduğunu bu nedenle sadece yaş şartını bekleyerek emekli olma hakkına sahip olan müvekkilin iş yerine başvurarak iş akdini fesih edip kıdem tazminatını almaya hak kazandığını ve bunu işverene usulüne uygun olarak ihtarname ile bildirmişken yerel mahkeme tarafından şartların yerine getirilmediğinden kıdem tazminatına hak kazanamadığına ilişkin hükmün yerinde olmadığını ve yerel mahkemenin reddedilen kısım üzerinden davalı ... ve ... şirketlerine 3.699,77-TL. vekalet ücretine hükmettiğini,bu rakamın davacı tarafın vekalet ücretinden fazla olduğunu, husumet yönünden reddedilen ... yönünden vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olması nedenlerinden dolayı kararı temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-İş sözleşmesinin işçi tarafından yaşlılık aylığı tahsisi amacıyla feshedilip feshedilmediği ve buna göre kıdem hakkının doğup doğmadığı konularında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    4857 sayılı İş Kanununun 120 nci maddesi yollamasıyla, halen yürürlükte olan 1475 sayılı Yasanın 14 üncü maddesinin birinci fıkrasının dördüncü bendinde, işçinin bağlı bulunduğu kurum veya sandıktan yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla ayrılması halinde, kıdem tazminatına hak kazanılabileceği hükme bağlanmıştır. O halde anılan hüküm uyarınca, fesih bildiriminde bulunulabilmesi için işçinin bağlı bulunduğu kurum veya sandıktan yaşlılık, emeklilik, malullük ya da toptan ödemeye hak kazanmış olması şarttır. Bundan başka işçinin bağlı bulunduğu kurum ya da sandığa bahsi geçen işlemler için başvurması ve bu yöndeki yazıyı işverene bildirmesi gerekir. Böylece işçinin yaşlılık, emeklilik, mamullük ve toptan ödeme yönlerinden bağlı bulunduğu mevzuata göre hak kazanıp kazanmadığı denetlenmiş olur. Öte yandan işçinin, sosyal güvenlik anlamında bu hakkı kazanmasının ardından, ilgili kurum ya da sandığa başvurmaksızın kıdem tazminatı talebiyle işyerinden ayrılması ve bu yolla hakkın kötüye kullanılmasının önüne geçilmiş olur. İşçi tarafından bağlı bulunduğu kurum ya da sandıktan tahsise ya da tahsis yapılabileceğine dair yazının işverene bildirildiği anda işverenin kıdem tazminatı ödeme yükümü doğar. Faiz başlangıcında da bu tarih esas alınmalıdır.
    Dairemizce daha önce verilen kararlarda, derhal yapılan fesihlerde henüz ihbar tazminatı ödenmemişken ve yine ihbar öneli süresi içinde işçinin emeklilik için başvurması durumu, işçinin emeklilik suretiyle feshi olarak değerlendirilmekteydi. Bu halde işçi ihbar tazminatına hak kazanamaz ise de, kamu kurumları bakımından kıdem tazminatı hesabında daha önce borçlanmış olduğu askerlik süresinin dikkate alınması gerekmekteydi. Kamu kurumu işyerleri bakımından askerlik borçlanmasının kıdem tazminatına yansıtılması noktasında işçi lehine olarak değerlendirilebilecek bu husus, işçinin ihbar tazminatına hak kazanamaması sebebiyle de işçinin aleyhinedir. Dairemizin, derhal feshin ardından önel içinde işçinin emeklilik için dilekçe vermesi halinde, feshin işçi tarafından gerçekleştirildiği görüşü, işe iadeyle ilgili iş güvencesi hükümleri de dikkate alındığında 4857 sayılı İş Kanununun sistematiğine uygun düşmemektedir. Gerçekten açıklanan çözüm tarzında işveren feshi yerine işçinin emeklilik sebebiyle feshine değer verildiğinden, işçi iş güvencesinden de mahrum kalmaktadır. Bu nedenle, işverenin derhal feshinin ardından, işçinin ihbar tazminatı ödenmediği bir anda yaşlılık aylığı için tahsis talebinde bulunmasının işveren feshini ortadan kaldırmayacağı düşünülmektedir. Dairemizce, konunun bütün yönleriyle ve yeniden değerlendirilmesi sonucu, işverence yapılan feshin ardından ve henüz ihbar tazminatı ödenmediği bir sırada işçinin emeklilik için başvurusunun işçinin emeklilik sebebiyle feshi anlamına gelmeyeceği sonucuna varılmıştır.
    4447 sayılı Yasanın 45 inci maddesi ile 1475 sayılı Yasanın 14 üncü maddesinin birinci fıkrasına (5) numaralı bent eklenmiştir. Anılan hükme göre, işçinin emeklilik konusunda yaş hariç diğer kriterleri yerine getirmesi halinde kendi isteği ile işten ayrılması imkânı tanınmıştır. Başka bir anlatımla, sigortalılık süresini ve pirim ödeme gün sayısını tamamlayan işçi, yaş koşulu sebebiyle emeklilik hakkını kazanamamış olsa da, anılan bent gerekçe gösterilmek suretiyle işyerinden ayrılabilecek ve kıdem tazminatına hak kazanabilecektir. Ancak, işçinin işyerinden ayrılmasının yaş hariç emekliliğe dair diğer kriterleri tamamlaması üzerine çalışmasını sonlandırması şeklinde gelişmesi ve bu durumu işverene bildirmesi gerekir.
    Somut olayda, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi sonucunda, mahkemece davacının kıdem tazminatı istemi reddedilmiş ise de;davacının emeklilik nedeniyle kıdem tazminatı talebinde bulunduğu, 3600 gün prim ve 15 yıllık çalışmaya ilişkin yasanın aradığı şartlara haiz olduğu anlaşılmıştır. Saptanan bu durum karşısında ve yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulduğunda,davacının yaş dışında emeklilik hakkına sahip olup kıdem tazminatı talebinin kabulüne hükmedilmesi gerekirken reddine karar verilmesi isabetsizdir.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 23.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi