Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
 Borçlu “yerleşim yeri adresinin S.. sok. Ö... Apt. no ../.. olmasına karşın, ödeme emri No: 22/5 adresine çıkarılmış olup tebligat elimize 14.04.2010 tarihinde geçmiştir. Ayrıca, senedin tanzim tarihinde tahrifat yapıldığından kambiyo senedi vasfını kaybetmiştir" bu nedenlerle takibe itiraz ediyoruz demektedir.
HUMK. nun 76. maddesi gereğince hukuki tavsif hakime aittir. İtiraz dilekçesinde ödeme emri tebligatının usulsüzlüğü ileri sürülmektedir. İncelenen tebligat parçasında, tebliğ işleminin 7201 Sayılı Kanunun 21. maddesine göre yapıldığı görülmüş ise de, Tebligat Tüzüğünün 28. maddesi uygulanmadığı görülmekle tebliğ işlemi usulsüzdür. Muhatabın adreste bulunmama nedeni tespit edilmeden ve tevziat saatlerinden sonra adrese döneceği belirlenmeden T.K"nun 21. maddesine göre tebligat yapılamaz. Tebliğ işlemi usulsüz olduğundan öğrenme tarihine göre borçlunun icra mahkemesine başvurusunun İİK"nun 168/5 maddesi gereğince  (5) günlük  süre içinde olduğunun kabulü gerekir. Bu itibarla  mahkemece, Tebligat Kanununun 32 maddesi gereğince,  tebliğ tarihinin  düzeltilmesine ve borçlunun sair itiraz nedenlerinin yöntemince incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir . 
SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 23/05/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.