17. Hukuk Dairesi 2015/16877 E. , 2018/9237 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 06/09/2014 tarihinde, müvekkilinin babası ... "ın kendi kontrolündeki araç ile tek taraflı olarak kaza yaptığını, kazalı aracın davalı ... şirketi tarafından kaza tarihini kapsar şekilde ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, meydana gelen kazada müvekkilinin murisi ... "ın hayatını kaybettiğini, müvekkilinin babası ile birlikte yaşadığını ve özürlü olduğunu, davacının murisin desteğinden yoksun kaldığını, kazalı aracın davalı ... şirketi tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalandığını, bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik davacı için 100,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işletilecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah ile talebini 62.918,12 TL ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, toplanan delillere göre, açılan davanın kabulü ile 62.918,12 TL"sının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının ticari faiz işletilmesi yönündeki talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkindir.
TBK"nun 53. maddesi gereği, ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde, onların bu zararını da tazmin etmek lazım gelir. Yasa metninden de anlaşılacağı gibi destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların, desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir.
Destekten yoksun kalma tazminatının mahiyeti ve amacı, ölenin eylemli yardımını alanların, desteğin ölümünden sonra da bu yardımdan mahrum kalmaması olduğuna göre; destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilebilmesi için, herşeyden önce, destek alma hakkı olan kişinin destek alma ihtiyacının devam etmesi gerekir. Bu itibarla; ölen babasından destek alan çocuğun evlenmesi halinde, desteğinden yararlandığı kişinin yardımından yoksun kaldığından bahsedilemeyeceği ve desteği olan babasından destek tazminatına hak kazanamayacağı açıktır.
Somut olaya bakıldığında; davaya konu kazada ölen Bekir"in kızı olan davacı ..."in, 32 yaşında olduğu ve kolundaki özürden dolayı, ölen babasının desteğinden yoksun kaldığı iddiası ile tazminat talep ettiği; ancak, davacının davadan sonra 26.01.2018 tarihinde evlenmiş olduğu, mahkemenin hükme esas aldığı 14.09.2015 tarihli hesap raporunda ise, davacının desteğinin muhtemel bakiye ömürü olan 11,75 yılın tamamı için tazminat hesabı yapıldığı; mahkemenin de bu raporla hesaplanan bedeli, davacı ..."in evlenme ihtimali düşülmüş haliyle davacı lehine hüküm altına aldığı görülmektedir.
Oysa, destekten yoksun kalma tazminatının yukarıda ifade edilen amaç ve kapsamı; somut gerçeğin bulunduğu durumda varsayımlara dayalı hesaplama yapılamayacağı; destek alacaklısı davacı ..."in ancak evlendiği tarihe kadar tazminata hak kazanabileceği gözetilip hesaplama yapılmalıdır.
Bu durumda mahkemece; davacı ... için, davaya konu kaza tarihi ile davacının evlendiği tarih arasındaki süre için tazminatın hesaplanması konusunda, daha önce rapor düzenleyen bilirkişiden ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle, yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 17/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.