Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1001
Karar No: 2021/23
Karar Tarihi: 11.01.2021

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2020/1001 Esas 2021/23 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, evlilik hazırlığı sırasında bankadan çekilen kredi ve peşin para ile davalı kadın adına edinilen taşınmazın tapu kaydının iptali ile kendisi adına tescilini istemiş, mümkün olmadığı takdirde ise alacağını tahsil etmek istemiştir. İlk kararda, davacı lehine 12.377,44 TL katılma alacağına hükmedilmiş, ancak Daire tarafından bozulmuştur. Son kararda, davacı lehine 6.895,69 TL katılma alacağına karar verilmiştir. Kararda, katılma alacağı hesaplama yöntemi ve faizin yürütülme süresi hakkında düzeltme yapılmıştır.
Kanun Maddeleri: Türk Medeni Kanunu (TMK) madde 227/1, 232, 235/1, 239/1, 239/son, Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) 6100 sayılı Kanun, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HUMK) 1086 sayılı Kanunun 438/7. fıkrası, 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri.

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptal ve Tescil Olmadığı Takdirde Katılma Alacağı

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada bozma sonrası yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiş olup, hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.


KARAR
Davacı ... vekili, taraflar evlilik hazırlıkları aşamasındayken bir kısmı peşin para bir kısmı bankadan kredi çekilmek suretiyle davalı kadın adına edinilen mesken yönünden mal rejiminin tasfiye edilerek öncelikle taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini, bu mümkün olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL alacağın faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, harcını yatırmak suretiyle sundukları 16.04.2015 tarihli dilekçeyle talep miktarını 22.377,44 TL"ye arttırmıştır.
Davalı ... Karabulut vekili, meskenin edinilmesinde davacının hiçbir katkısı olmadığını açıklayarak, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece ilk kararda, davanın kısmen kabulüyle 12.377,44 TL"nin karar tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Davalı vekilince yapılan temyiz itirazı üzerine, Dairenin 23.10.2018 tarihli ve 2016/14161 Esas 2018/17769 Karar sayılı ilamıyla, kredi ile alınan malvarlıklarının tasfiyesi hakkında Daire"nin yerleşik ilke ve esaslar çerçevesinde kredi yönünden oranlamalar yapılıp dosya kapsamına uygun düşecek şekilde tanzim edilen 21.07.2014 tarihli hesap bilirkişi raporu hükme esas alınarak, davacı lehine sadece 6.895,69 TL katılma alacağına hükmedilmesi gerekirken, evlilik birliği içinde ödenen toplam kredi taksit miktarının yarısı olarak katılma alacağını belirleyen, usul ve uygulamalara aykırı 03.04.2015 tarihli hesap bilirkişi raporuna istinaden 12.377,44 TL"ye karar verilmesinin doğru olmadığına işaret edilerek bu yönden hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Davacı tarafça sunulan karar düzeltme dilekçesi miktar itibariyle kesinlik sınır altında kaldığından reddedilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, davanın kısmen kabulü ile 6.895,69 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve uyulan bozma ilâmında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu dairesinde hüküm tesis edildiğine göre davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Davacı lehine mesken yönünden hükmedilen alacak, katılma alacağı niteliğindedir. Katılma alacağında, malların kural olarak tasfiye anındaki (TMK mad. 227/1 ve 235/1), sürüm (rayiç) değerleri (TMK.mad. 232 ve 239/1) hesaba katılır. TMK"nin 239/son maddesinde; “…aksine anlaşma yoksa tasfiyenin sona ermesinden başlayarak katılma alacağına ve değer artış payına faiz yürütülür…” hüküm altına alınmıştır. Yargıtay"ın ve Dairemizin kökleşmiş uygulamalarına göre tasfiye tarihi karar tarihidir.
Somut olayda meskenin bozma öncesi verilen karara en yakın tarihteki sürüm değeri üzerinden katılma alacağı belirlendiğine göre tasfiye tarihinin bozma öncesi karar tarihi olduğunun kabulü gerekir. Mahkemece, tasfiye tarihi olan 20.10.2015 tarihinden itibaren alacağa faiz yürütülmesi gerekirken, bozmadan sonra verilen karar tarihi 17.12.2019 tarihinden itibaren faiz yürütülmüş olması doğru olmamıştır. Ne var ki, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda (2) nolu bentte gösterilen sebeple davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile, gerekçeli kararın birinci bendinde geçen "karar tarihinden itibaren" ifadelerinin hüküm yerinden çıkartılmasına, bu ibarenin yerine "tasfiye tarihi olan 20.10.2015 tarihinden itibaren" rakam ve kelimlerinin yazılmasına, 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK"un 438/7. fıkrası gereğince düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının yukarıda (1). bentte gösterilen nedenle reddine, HUMK"un 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 11.01.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.









Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi