Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının bozulmasını mutazammın 07.06.2011 tarih, 2010/30639 Esas, 2011/11911 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Takip konusu bonolardan 10.05.2009 tanzim, 30.10.2009 vade tarihli 3.500 USA doları bedelli olanı A. P. tarafından ciro sureti ile bankaya verildiği ve banka tarafından 03.11.2009 tarihinde protesto edildiği protestodan ve vadeden sonra takip alacaklısına verildiği görülmektedir.
TTK"nun 690. maddesi yollaması ile bonolarda da uygulanan aynı kanunun 602. maddesine göre ödememe protestosundan yahut bu protestonun tarızimi için muayyen olan müddetin geçmesinden sonra yapılan ciro, alacağın temliki hükümlerini doğurur.
Bu durumda; protesto eden banka tarafından, takip yapan alacaklıya usulüne uygun olarak yapılmış ciro ya da alacağın temliki sonucunu doğuracak bir ciro gerçekleşmediğinden takip alacaklısının haklı hamil olarak kabulü mümkün değildir. O halde mahkemece anılan bono yönünden de takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile ret kararı verilmesi isabetsiz olup açıklanan nedenle de kararın bozulması gerekirken sehven sair temyiz itirazlarının reddine karar verildiği görülmekte, borçlunun karar düzeltme talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ  : Borçlunun karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 07.06.2011 tarih ve 2010/30639 Esas, 2011/11911 Karar sayılı bozma kararındaki "sair temyiz itirazlarının yerinde olmadığına dair" kararımızın kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 05/12/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.