13. Hukuk Dairesi 2016/10415 E. , 2019/921 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit ve istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacılar, davalı şirket tarafından ... 4 icra müdürlüğünün 2000/ 8269 esas sayılı dosyası ile aleyhlerine icra takibi başlatıldığını, yasal süresi içerisinde itiraz etmediklerinden takibin kesinleştiğini, kendilerine ait malların icraen haczedildiğini, satıldığını ve borç gözüken meblağın kısmen ödendiğini, alacaklı gözüken davalı şirketçe müvekkillere herhangi bir mal satışı olmadığı gibi borç doğuran hukuki bir sözleşmenin de olmadığını, davalının ticari defterlerinin incelenmesinde durumun sarahate kavuşacağını, davalının tamamen haksız ve kötü niyetli olduğunu, davalıya borçlu olmadıklarının tespiti ile haksız ve kötü niyetli davalının % 40 tazminatına mahkumiyetine, davalıya yapılan ödemelerin paraya çevirme tarihlerinden itibaren yapılan ödemelerin reeskont faizi ile istirdatına karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalı ...Ş vekili davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davacının halen ödenmemiş borcunun bulunması ayrıca davanın 1 yıllık yasal süresi içinde açılmadığı gerekçelerine dayalı olarak sübut bulmayan davanın reddine dair verilen kararın temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 14.04.2008 tarihli bozma ilamı ile karar bozulmuş, bozmaya uyularak davanın reddine, davalı tarafın tazminat isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar ve davalı ...Ş"ye izafeten ... Holding tarafından temyiz edilmiştir.
1-Anayasanın 36. maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsuru olan hukuki dinlenilme hakkı, adil yargılanma hakkı içinde teminat altına alınmıştır. Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, mahkemece davalıya savunma hakkını kullanma imkanı verilmeden hüküm kurulamaz. Bu kapsamda dosya ele alındığında, davalı ...Ş nin tüzel kişiliğinin 04/02/2003 tarihinde sona erdiği, 07/03/2003 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde yayımlanan karar ile ... ile birleştiği anlaşılmaktadır. Mahkemece bozma sonrasında duruşma günü tüzel kişiliği kaldırılan ve davada taraf ve vekil sıfatı kalmayan ... Türk Motor Ticaret A.Ş vekili Av. Selahattin Saatçiye Tebligat Kanunu"nun 21. maddesine göre tebliğ edilmiş olup söz konusu vekil tarafından dosya takibi yapılmamıştır. Hal böyle olunca mahkemece; davalı ...Ş nin tüzel kişiliği sona erdiğinden, davalı olarak ...’ye usulüne uygun tebliğ yapılıp savunma hakkı tanındıktan sonra bir karar verilmesi gerekirken, bu yönün gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davacıların tüm, davalının ise yukarıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davacıların tüm, davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 35,90 TL harcın davacılara, 29,20 TL harcın davalıya iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 31/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.