Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/6971
Karar No: 2022/5286
Karar Tarihi: 27.04.2022

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2021/6971 Esas 2022/5286 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Üçüncü kişinin açtığı haczedilmezlik şikayetiyle birleşen dava, İİK'nın 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan istihkak davası ile alacaklının karşı dava olarak İİK'nın 97/17. maddesi gereğince açtığı tasarrufun iptali talebine ilişkindir. Mahkeme, mahcuzların finansal kiralama sözleşmesine konu mallar olduğu ispatlanamadığından haczedilemezlik şikayetinin reddine; mahcuzların finansal kiralama sözleşmesine konu mallar ile aynı mal olmadıkları ispatlanamadığı gibi, finansal kiralama sözleşmesinin de feshedildiği gerekçesiyle istihkak davasının reddine karar vermiştir. Ancak, kararın yeterli olmadığı gerekçesiyle hüküm bozulmuştur. Ayrıca, karşı dava olarak açılan tasarrufun iptali davası da süresinde açılmadığı için görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyledir: İİK'nın 97/son, 18/1. ve 366/1. maddeleri; 6100 sayılı HMK'nın 369/7. ve 373/2. maddeleri.
12. Hukuk Dairesi         2021/6971 E.  ,  2022/5286 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı 3. Kişi ile alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 97/son, aynı Kanunun 18/1. ve 366/1. maddesinin atfıyla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369/7. maddesi de gözetildiğinde icra mahkemesinde görülen işler ivedi işlerden sayıldığından temyiz incelemesinin duruşmalı yapılması talebinin oybirliği ile reddine karar verildikten sonra işin esası incelendi:
    Asıl dava, üçüncü kişinin açtığı haczedilmezlik şikayetine, birleşen dava üçüncü kişinin İİK'nın 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davası ile alacaklının karşı dava olarak İİK'nın 97/17. maddesi gereğince açtığı tasarrufun iptali talebine ilişkindir. Mahkemece, davaya konu mahcuzların finansal kiralama sözleşmesine konu mallar olduğu ispatlanamadığından haczedilemezlik şikayetinin reddine; mahcuzların finansal kiralama sözleşmesine konu mallar ile aynı mal oldukları ispatlanamadığı gibi, finansal kiralama sözleşmesinin de feshedildiği gerekçesi ile istihkak davasının reddine; istihkak davasının reddine karar verildiğinden Konusu kalmayan karşı davanın esası hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, karara karşı davacı üçüncü kişi ve alacaklı istinaf yoluna başvurmuştur.
    ... Bölge Adliye Mahkemesince, mahcuzların finansal kiralama sözleşmesine konu mallar ile aynı mallar oldukları ispatlanamadığından haczedilemezlik şikayeti ile istihkak davasının reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, üçüncü kişinin istihkak ve haczedilmezlik şikayetine ilişkin istinaf nedenlerinin reddi gerektiği, alacaklı vekili tarafından açılan tasarrufun iptali davasında, başlangıçta mevcut olan hukuki yarar ortadan kalkacağından davanın reddine karar verilmesi gerektiği, istihkak davası reddedildiğinden mahkemece alacaklı lehine tazminata hükmedilmesi gerekirken bu konuda değerlendirme yapılmamasının doğru olmadığı, ayrıca asıl davada şikayetin reddine karar verildiğinden alacaklı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gerekçesi ile üçüncü kişi ile alacaklının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile asıl ve birleşen davanın reddine, karşı davada; tasarrufun iptali davasının hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiş, karar davacı üçüncü kişi ile alacaklı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Davacı üçüncü kişinin birleşen davaya ilişkin itirazların incelenmesinde;
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de yapılan inceleme ve araştırma karar vermeye yeterli değildir. Mahkemece, haczedilen bir adet kumlama makinesi, iki adet "... " yazılı on tonluk tavan vinci ile iki adet tavan vincinin finansal kiralama sözleşmesi kapsamında olup olmadığının saptanması için keşif icra edilerek bilirkişi raporu tanzimi istenmiş, dosya
    kapsamında yer alan 20.02.2017 tarihli Makina Mühendisi bilirkişi...’un raporunda; yediemin deposundaki mevcut makinaların; 2 adet 10'ar tonluk sarı renkli ...& ... yazılı olup ekteki resimde de görüleceği gibi kiralandığı yerde montajlı, yedieminde de demonte tavan vinci olduğu, ... Finansal Kiralama Şirketinin sözleşmesinde olan makina olduğu, 1 adet ... marka 8 türbünlü, 16 rulo önde, 16 rulo arkada olan, elektrik panosu, helezonları, filtresi olan ... Finansal Kiralama A.Ş.'ne ait demonte kumlama makinası olduğu belirtilmiştir. 5.5.2017 tarihli Makine Mühendisi ... ... bilirkişi raporunda; Finansal Kiralama Sözleşmesi eki olan proforma faturalar düzenlenmiş ve praforma faturalar arasında çok büyük fark olması nedeniyle bunlardan hangisinin dava konusu kumlama makinasına ait olduğu hususunun kesin olarak belirlenemediği, ... Finansal ve ... & ... Yapısal ... Endüstrisi ve Ticarel A.Ş'den Sözleşme ekindeki hangi proforma faturanın kumlama makinasına ait olduğu hususunda beyanlarının alınması istenmiştir.16.10.2014 tarihli Hukuk Bilirkişi ... ile Makine Müd....’un hazırladıkları bilirkişi raporunda; 2 adet kumlama makinesi üzerinde bulunan 10 tonluk sarı renkte ... yazılı tavan vinci ile 2 adet 10 tonluk TMS yazılı sarı renkte 10 tonluk, 20 metre uzunluğunda tavan vincinin ise Beşiktaş 5. Noterliği'nin 27.05.2013 tarihli 12825 yevmiye numaralı Finansal Kiralama Sözleşmesi'n de ki vinçler olmadığı belirtilmiştir. Bu durumda, dosya kapsamında yer alan bilirkişi raporları arasında çelişki olduğu, Mahkemece ayrıntılı fatura karşılaştırılmasını içermesi nedeniyle hükme esas alınan 05/05/2017 tarihli bilirkişi raporunda hacze konu tavan vinçlerine dair inceleme yapılmadığı gibi dava konusu kumlama makinesine dair beyan alınması gerektiği belirtilmiş olup net olarak hacze konu tüm menkullerin finansal kiralama konusu olup olmadığı belirlenmemiştir. Bu durumda, Finansal Kiralama Sözleşmesine konu makineler ile mahcuzların aynı mallar olup olmadığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    2- Alacaklının karşı dava olarak açılan tasarrufun iptali davasının reddine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    Hemen belirtilmelidir ki; İİK’nin 277 vd. maddelerine dayalı olarak doğrudan açılan tasarrufun iptali davaları genel mahkemelerde görülür. (İİK mad.281) Ancak, üçüncü kişi hacze dayalı istihkak davası açmışsa (İİK mad.97/6-9) davalı takip alacaklısı geçici veya kesin aciz belgesi sunmak zorunda olmaksızın, bu davaya karşılık tasarrufun iptali davası açabilir. (İİK mad.97/17) Bu durumda, karşı dava olarak açılan tasarrufun iptali davası istihkak davasına bakan icra mahkemesinde incelenerek karara bağlanır.
    Öte yandan, karşı dava, HMK’nin133. maddesi gereğince cevap dilekçesiyle veya esasa cevap süresi içinde ayrı bir dilekçe verilmek sureti ile açılır.
    Somut olayda, davalı vekiline dava dilekçesi ve tensip tutanağı 21.7.2014 tarihinde tebliğ edildiği, süresi içinde cevap dilekçesi sunulduğu ancak karşı dava dilekçesinin cevap dilekçesinden ayrı olarak 10.11.2014 tarihinde verildiği ve harcın yatırıldığı görülmüştür. Buna göre, tasarrufun iptali davası cevap dilekçesi ile birlikte karşı dava olarak açılmadığı gibi esasa cevap süresi geçirildikten sonra açılmış olduğundan görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir. (HGK 2014/17-2389 Esas, 2016/129 Karar)
    Ayrıca, tasarrufun iptali davaları mutlak ticari dava niteliğinde olmayıp şahsi nitelikte ve borçlunun tasarruflarına yönelik bulunduğundan asliye hukuk mahkemelerinin görevine girmektedir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01/07/2012 tarihinden itibaren açılan davalarda artık asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi arasındaki ilişki
    işbölümü değil görev ilişkisidir. Görev kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında dikkate alınması gereken hususlardandır.
    Öte yandan HMK'nin 114/1-c maddesine göre dava şartlarındandır.
    Tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Bu niteliği itibariyle ticaret mahkemesinin görevi içinde sayılan ticari davalardan değildir. (HGK 2014/17-2389 Esas, 2016/129 Karar).
    Hal böyle olunca, eldeki davanın görevli Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi de hatalı olmuştur.
    SONUÇ :Birleşen davaya ilişkin davacı üçüncü kişinin, karşı davaya ilişkin davalı alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesinin 9.7.2020 tarih ve 2020/417 Esas, 2020/1343 Karar sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2.maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 27.4.2022 gününde oy birliği ile karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi