17. Hukuk Dairesi 2015/17805 E. , 2018/7366 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; 29.01.2012 tarihinde, müvekkile,sigortalı olan konutta hasar meydana geldiğini, ekspertiz raporuna istinaden kendi sigortalısına konutta meydana gelen hasar ve zarara karşılık olmak üzere 17.714,00 TL ödeme yaptığını, müvekkile sigortalı konutta meydana gelen hasarın, ..."da meydana gelen yoğun yağış ve apartmana ait çatıdan sızan sulardan kaynaklandığını, apartmanın çatı, oluk ve benzeri yerlerinin yapım işinin 13.08.2011 tarihli sözleşmeye istinaden davalı tarafa verildiğini, davalı tarafça sözleşmede belirtilen tamirat ve bakım işlerinin tekniğine uygun olarak yapılmadığını belirterek ödemiş olduğu miktarın tahsili hususunda davalı taraf aleyhine ... 27. İcra Müdürlüğü"nün 2012/6735 sayılı dosyası üzerinden yaptıkları icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz eden davalı tarafın %20 oranından aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; davacı tarafa sigortalı konutta meydana gelen hasar ve zararın, çatıda yapılan tadilat ve imalat kaynaklı olmadığı, hasar ve zararın ..."da meydana gelen yoğun yağışlar, çatı oluklarının zamanında bakımlarının yapılmaması ve çatı oluklarının tıkanması sonucu sızan sulardan kaynaklı olduğu, bu durumda, davalı tarafa atfedilebilecek herhangi bir kusur bulunmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, konut sigorta poliçesine dayalı olarak ödenen hasar bedelinin rücuen tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi heyeti (İnşaat Mühendisi-Mobilyacı) tarafından düzenlenen raporda; “...Keşif esnasında blokların çatı örtülerinin saç kaplama sistemli olduğu oluklarda herhangi bir sorun olmadığı, çatıda herhangi bir imalat kusurunun bulunmadığı, hasarın meydana gelen yoğun yağışlar sebebiyle apartmana ait çatıdan sızan sulardan dolayı kaynaklandığı..” tespit edilmiştir. Yine dosyada mevcut aynı bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen ek raporda da; “...Çatıda herhangi bir imalat kusuru olmadığı, hasarın yoğun yağışlar sebebiyle olukları tıkaması ve suların olukların tıkanması sonucu sızan sulardan dolayı olabileceği zaman zaman olukların bakım ve onarımının yapılması gerektiği...” belirtilmiş ve mahkemece bilirkişi raporu hükme esas alınarak davacı tarafa sigortalı konutta meydana gelen hasar ve zararın, çatıda davalı şirketçe yaptırılan tadilat ve imalat kaynaklı olmadığı, hasar ve zararın ..."da meydana gelen yoğun yağışlar, çatı oluklarının zamanında bakımlarının yapılmaması ve çatı oluklarının tıkanması sonucu sızan sulardan kaynaklı olduğu, bu durumda, davalı tarafa atfedilebilecek herhangi bir kusur bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir. Ancak; mahkeme tarafından eksik inceleme ve hatalı değerlendirme sonucu karar verildiği anlaşılmaktadır.
Hükme esas alınan bilirkişi raporu dikkate alındığında; davalı tarafından yaptırılan çatıda herhangi bir imalat kusurunun bulunmadığı, hasarın; meydana gelen yoğun yağışlar sebebiyle apartmana ait çatıdan sızan sulardan dolayı kaynaklandığı belirtilmiştir. Ancak bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Bu durumda; Mahkemece yapılacak iş ilgili Meteoroloji Müdürlüğünden hasarın meydana geldiği tarihlerde yağış miktarının ne kadar olduğunun sorularak; aralarında meteoroloji Mühendisinin de bulunduğu yeni bir bilirkişi heyeti oluşturulup dava konusu hasarın meydana gelen yoğun yağışlar sebebiyle oluşup oluşamayacağı konularında ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınarak ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 04/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.