10. Hukuk Dairesi 2016/1038 E. , 2018/5355 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirttiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
28.11.2012 tarihinde meydana gelen iş kazası nedeniyle açılan davanın yasal dayanağı, olay tarihinde yürürlükte bulunan 5510 sayılı Kanunun 21. maddesidir.
Davaya konu olayın;vagonu kömür ile doldurulan lokomotifi kullanmak üzere ..."ın tertip edilmesi üzerine, diğer işlerde çalışıp işlerini bitiren ...,... ve sigortalı ...n "in kuyu dibine gitmek için lokomotif sürücü kabinine binmesi ve kuyu dibine doğru hareket edildiğinde motorun raydan çıkması nedeniyle arkadan gelen diğer vagonların çarpması sonucu kazalı ...n "in sürücü kabininde sıkışması şeklinde meydana geldiği anlaşılmıştır.
27.07.2015 tarihli kusur raporuna göre, davalı ... "nın %35 oranında, lokomotif sürücüsü ..."ın %20 oranında, kazalı işçiler ...n, ... ve ..."ın ayrı ayrı %15"er oranında kusurlu olduklarının belirtildiği, tazminat dosyası olan ... 3. iş Mahkemesi"nin 2014/251 esas sayılı dosyasında hükme esas alınan kusur raporuna göre ise davalı işveren ..."nın %30, sigortalının %10, ... %40"ın, ..."un %10, ..."ın %10 oranında kusurlu olduğu belirtilmiş olup, mahkemece davalının %85 oranında kusurlu olduğunun kabulü ile hüküm tesis edildiği anlaşılmıştır.
Kusur raporlarının, 5510 sayılı Yasa, 4857 sayılı Yasanın 77. ve İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü"nün 2 vd. maddelerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. 4857 sayılı Yasa"nın 77. maddesi; “İşverenler işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli her türlü önlemi almak, araç ve gereçleri noksansız bulundurmak, işçiler de iş sağlığı ve güvenliği konusunda alınan her türlü önleme uymakla yükümlüdürler. İşverenler, işyerinde alınan iş sağlığı ve güvenliği önlemlerine uyulup uyulmadığını denetlemek, işçileri karşı karşıya bulundukları mesleki riskler, alınması gerekli tedbirler, yasal hak ve sorumlulukları konusunda bilgilendirmek ve gerekli iş sağlığı ve güvenliği eğitimini vermek zorundadırlar...” düzenlemesini içermektedir. Anılan düzenleme, işçiyi gözetim ödevi ve insan yaşamının üstün değer olarak korunması gereğinden hareketle; salt mevzuatta öngörülen önlemlerle yetinilmeyip, bilimsel ve teknolojik gelişimin ulaştığı aşama uyarınca alınması gereken önlemlerin de işveren tarafından alınmasını zorunlu kılmaktadır. İş kazasının oluşumuna etken kusur oranlarının saptanmasına yönelik incelemede; ihlal edilen mevzuat hükümleri, zararlı sonuçların önlenmesi için koşulların taraflara yüklediği özen ve dikkat yükümüne aykırı davranışın doğurduğu sonuçlar ayrıntılı olarak irdelenip, kusur aidiyet ve oranları gerekçeleriyle ortaya konulmalıdır. Ayrıca 6098 sayılı ... Borçlar Kanunu’nun 74. maddesi (Mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu 53. madde) hükmü uyarınca hukuk hakimi ceza davasında alınmış kusur raporu ile bağlı değilse de kesinleşmiş ceza ilamıyla saptanmış maddi olgularla bağlıdır.
Yukarıdaki maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak ...n"in yarala nmasında motor kabinine binen ... ve ..."ın kusurlarının olup olmadığı da irdelenmek suretiyle olayın gerçekleştiği iş kolunda iş güvenliği bakımından uzman kişilerden oluşan bilirkişi heyetinden iş güvenliği mevzuatına göre hangi önlemlerin alınması gerekeceği, buna göre davada kusurlu olan tarafların kusur oran ve durumlarını ayrıştırarak, oluşa uygun ve mevcut raporlar arasındaki çelişkileri giderebilecek nitelikte kusur raporu alınarak, ve sürekli iş göremezlik oranında artış olup olmadığı hususuda araştırılarak elde edilecek sonuca göre karar vermek gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
O halde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 31.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.