15. Ceza Dairesi 2017/8807 E. , 2019/11752 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : A) Sanık ... hakkında; 1- Nitelikli dolandırıcılık suçundan; TCK’nun 158/1-e-son, 168/1, 43/1, 62, 52/2 ve 53.maddeleri gereğince mahkumiyet
2- Resmi belgede sahtecilik suçundan; TCK’nun 204/1, 43/1, 62 ve 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
B) Sanıklar ... ve ... hakkında, resmi belgede sahtecilik suçundan, ayrı ayrı; TCK’nın 204/1, 43/1, 62 ve 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanık ...’İn mahkumiyetine ilişkin hükümler ile resmi belgede sahtecilik suçundan sanık ...’in mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanıklar ... ve ... müdafii tarafından; resmi belgede sahtecilik suçundan sanık ...’ün mahkumiyetine ilişkin hüküm ise, sanık ... müdafii ve sanık ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Hükmolunan ceza miktarına nazaran, sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken CMUK"un 318. maddesi uyarınca reddine karar verilerek yapılan incelemede;
Sanık ... ile oğlu olan sanık ...’nın, ... Optik isimli işyerini işlettikleri, sanık ...’in ise bu işyerinde işçi olarak çalıştığı, sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek, eski tarihli gözlük reçetelerine, Serik Devlet Hastanesi’nden herhangi bir muayene işlemi yapılmadan temin ettikleri yeni tarihli barkotları yapıştırmak suretiyle üzerinde sahtecilik yaptıkları toplam 13 adet eski reçeteyi katılan kuruma fatura ettikleri ve bu işlemler sonucunda katılan kurum zararına 632,92 TL tutarında haksız menfaat sağladıkları, bu suretle sanık ...’ın nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını; diğer sanıkların ise resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediklerinin iddia edildiği olayda; sanık savunmaları, katılan ve tanık beyanları, reçeteler, katılan kurumdan gelen cevabi yazılar ve ekleri ile tüm dosya kapsamına göre; sanık ...’in üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını; diğer sanıkların ise üzerlerine atılı resmi belgede sahtecilik suçlarını işledikleri sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar ... ve ... müdafiinin ve sanık ... müdafii ile sanık ...’ün yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanıklar hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağının tespiti açısından; suça konu reçetelerin tek seferde mi yoksa değişik zamanlarda mı sahte olarak tanzim edilip katılan kuruma fatura edildiği, bu reçeteler nedeniyle yapıldığı belirtilen 632,92 TL‘lik fatura ödemesinin tek seferde mi yoksa farklı tarihlerde mi yapıldığı ve söz konusu fatura bedelinin hangi tarih veya tarihlerde sanığın kullandığı hesaba yatırıldığı araştırılarak, sonucuna göre sanıklar hakkında atılı suçlardan TCK’nın 43.maddesinin tatbik edilip edilemeyeceğinin değerlendirilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde sanıklar hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanması,
Kabule göre de;
a- Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan hüküm kurulurken hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, suçtan elde edilen menfaat miktarının, 632,92 TL olması karşısında, adli para cezasının da bu miktara uygun şekilde “64 gün” olarak tespiti yerine, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının elde edilen menfaat miktarının üzerinde olacak şekilde “66 gün” olarak belirlenmesi suretiyle sanık hakkında fazla adli para cezası tayini,
b- Adli sicil kaydına göre tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık ... hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmaması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... müdafiinin ve sanık ... müdafii ile sanık ...’ün temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.