17. Hukuk Dairesi 2014/9573 E. , 2017/519 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili, davalı ... (Eski Ünvanı .. Sigorta A.Ş.) vekili ve davalılar ... ile ... (...) vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, davalıların maliki, sürücüsü ve zorunlu trafik sigortacısı olduğu aracın küçük müvekkilinin kullandığı motorsiklete tam kusurlu olarak çarpması sonucu müvekkilinin yaralandığını, yüzünde sabit eser kaldığını, tüm dişlerinin döküldüğünü, yeniden diş yaptırmak zorunda kaldığını, ameliyat olduğunu, elem çektiğini beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile, 1.000,00 TL geçici işgücü kaybı, 1.000,00 TL sürekli işgücü kaybı, 500,00 TL yol ve diğer harcamalar, 1.000,00 TL maddi tazminat ve 100.000,00 TL manevi tazminatın (davalı ... şirketi manevi tazminattan sorumlu değil) kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istedi, ilk celse dava dilekçesinde her ne kadar araç kayıt maliki olarak Arçelik servisini göstermiş iseler de, araç kayıt malikinin ... olduğunu, aynı zamanda ... olduğunu, ...’i de davaya dahil ettiklerini, küçük müvekkilinin öğrenci olup okul dışındaki vakitlerinde çiftçilik yapan anne ve babasına yardım ettiğini, yaralandığı sürede yardım edemediğinden geçici işgöremezlik tazminatı talep ettiklerini, ayrıca 1.000 TL maddi tazminat talebinin müvekkilince karşılanan ilaç ve tedavi gideri olduğunu açıklamış, ıslah dilekçesiyle maddi tazminat taleplerini toplam 6.429,94 TL’ye yükseltmiştir.
Davalılar ... ve ... (...) vekili, kazada davacı küçük sürücünün kusurlu olduğunu, ehliyetinin olmadığını, kask takmadığını, taleplerin fahiş olduğunu, çocuk için geçici işgöremezlik tazminatı isteminin hukuka uygun olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... (Eski Ünvanı ... Sigorta A.Ş.) vekili, kusur ve maluliyete dair bilirkişi raporu aldırılması gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile; davacı ..."ın maddi tazminat talebinin kabulü ile; geçici iş göremezlik, tedavi masrafı ve ulaşım masrafı olmak üzere toplam 6.429,94 TL maddi tazminatın davalılar ... ve ... (...) için olay tarihi olan 01/08/2008 tarihinden itibaren davalı ... Japon Sigorta A.Ş (Eski ünvanı ... Sigorta A.Ş) için dava tarihi olan 27/01/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; 8000 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 01/08/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ... (...) den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili, davalı ... (Eski Ünvanı ... Sigorta A.Ş.) vekili ve davalılar ... ile ... (...) vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle, oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın (aşağıda 2 ve 3 no’lu bentlerde belirtilen hususlar dışında) hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına ve manevi tazminatın takdirinde B.K.nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm, davalı ... (Eski Ünvanı ... Sigorta A.Ş.) vekili ve davalılar ... ile ... (...) vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan işgöremezlik tazminatı, tedavi ve ulaşım giderine ilişkindir.
Sorumluluğu doğuran olayın, zarar görenin vücut bütünlüğünü ihlal etmesi hali 6098 sayılı TBK m. 54"te özel olarak hükme bağlanmıştır. Bu hüküm gereğince, vücut bütünlüğünün ihlali halinde mağdurun malvarlığında meydana gelmesi muhtemel olan azalmanın ve dolayısıyla maddi zararın türleri; tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar şeklinde düzenlenmiştir.
Somut olayda davacı küçük Muhammet’in yaralanıp geçici iş göremediğinden bahisle de maddi tazminat isteminde bulunulmuştur. Davacı ...kaza tarihinde 15 yaşında olup hükme esas alınan ATK raporuna göre davacı küçüğün sürekli maluliyet oranı tayinine mahal olmadığı, iyileşme süresinin 3 aya kadar uzayabileceği, bu süre zarfında mesleğini icra edemeyeceği ve %100 malul sayılması gerektiği tespit edilmiştir. Hesap bilirkişisi tarafından küçük ... için kaza tarihinden itibaren 3 ay için geçici işgöremezlik tazminatı hesabı yapılmış, mahkemece bilirkişi raporu esas alınarak davacı küçük ... bakımından tedavi ve ulaşım gideri yanında 1.207,424 TL geçici iş göremezlik tazminatına da hükmedilmiştir. Küçük ... kaza tarihinde henüz 15 yaşında olup gelir getiren bir işte çalıştığının iddia ve ispat edilemediği, dolayısıyla tedavi müddeti boyunca mahrum kaldığı herhangi bir kazancı olmadığından, mahkemece geçici işgöremezlik zararı bulunmadığının gözetilmemesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
3-Yargılama sırasında 25.02.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 13.02.2011 tarihli 6111 Sayılı Yasa’nın 59. maddesi ile 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98. maddesi değiştirilmiş, buna göre "trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı", Yasanın geçici 1. maddesi ile de "Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, sözkonusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanun"un 59. Maddesine göre belirlenen
tutarın %20"sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülüklerinin sona ereceği," öngörülmüştür.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A-1. maddesinde, sigortacı poliçede belirtilen aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği, düzenlenmiştir. Karayolları Trafik Kanununa göre, zorunlu mali sorumluluk sigortası yaptırmak zorunludur.
Sigorta şirketi, motorlu aracın işletilmesinden kaynaklanan kaza nedeniyle zarar görenlerin tedavisi için ödenen giderleri zorunlu olarak teminat altına alır. Sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı yasa ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. 2918 sayılı Yasa"nın 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumu"na geçtiğinde kuşku yoktur. Buna karşın belgesiz tedavi giderlerinden sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün sorumlulukları devam etmektedir.
Yukarıda açıklanan yasal düzenlemelere göre, 2918 sayılı Yasanın 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluk "Sosyal Güvenlik Kurumu"na" geçtiğinden eldeki davada yasal hasımın "Sosyal Güvenlik Kurumu" olması gerekir.
Somut olayda hükme esas alınan bilirkişi raporunda belgesiz tedavi gideri yanında, 5.777,65 TL belgeli tedavi gideri de tespit edilmiş olup mahkemece davalının %80 kusur oranına karşılık gelen belgesiz tedavi gideri yanında, 4.622,12 TL belgeli tedavi giderine de hükmedilmiştir. Belgeli tedavi giderlerinin Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumluluğuna esas nitelikte olduğu anlaşıldığından, "Sosyal Güvenlik Kurumu"nun davaya dahil edilmesi, davacı tarafından talep edilen 2918 sayılı Yasanın 98. maddesi kapsamında belgeli tedavi giderleri yönünden Sosyal Güvenlik Kurumu"nun sorumluluğunun tespit edilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm, davalı ... (Eski Ünvanı ... Sigorta A.Ş.) vekili ve davalılar ... ile ... (...) vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... (Eski Ünvanı ... Sigorta A.Ş.) vekili ve davalılar ... ile ... (...) vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 215,05 TL fazla alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..., ... ve ..."e geri verilmesine 24.1.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.