16. Ceza Dairesi 2017/809 E. , 2017/3452 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca REDDİNE,
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Ayrıntıları Dairemizin 23.02.2017 tarih ve 2016/6920 Esas sayılı kararında belirtildiği üzere;
PKK/KCK sözde yürütme konseyinin öz yönetimden başka seçenek kalmadığına yönelik çağrısı üzerine, terör örgütünün amaca ulaşmak için gerçekleştirdiği stratejik hamlelerin en önemlilerinden birisi olan, yoğun olarak Güneydoğu Anadolu Bölgesinde ve Ülkemizin değişik yörelerinde hakimiyet alanları oluşturmak için güvenlik güçlerine ve kamu binalarına topluca saldırı girişiminde bulunmak kararı kapsamında, PKK/KCK terör örgütünün şehirlerdeki milisleri ve kırsal alandaki örgüt mensuplarının silahları ile şehir merkezlerine gizlice girerek halkın arasına karıştıkları, zaman zaman bir kısım belediyelerin araç ve gereçlerini de kullanmak suretiyle insanların yoğun olarak yaşadıkları sokaklara, mahallelere hendekler kazarak el yapımı bomba ve düzenekleri yerleştirdikleri, umumun kullandığı karayollarına mayın döşeyerek patlamaya hazır hale getirdikleri, tonlarca patlayıcı yüklü kamyonlar, iş makineleri ve diğer araçlarla canlı bomba saldırıları hedefledikleri, güvenlik güçlerinin kamu düzenini ve bu yörede yaşayan vatandaşların güvenliğini sağlamak için operasyon yapma zorunluluğu sonucunda, örgüt mensuplarıyla güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmalar sırasında daha önce yerleştirilen patlayıcıların infilak ettirilmesi ve bireysel ya da araçlarla gerçekleştirilen canlı bomba saldırılarıyla çok sayıda sivil vatandaş, kamu görevlisi ve güvenlik güçlerinin ölüm ve yaralanmasına sebebiyet verdikleri, bu süreçte yöre halkının oturduğu evleri terk etmelerini cebren engelleyerek canlı kalkan yaptıkları, yerleşim alanlarının teröristlerden ve patlayıcılardan temizlenmesi için sürdürülen operasyonların haftalarca sürdüğü, çok sayıda özel konut ve işyeri, okul, hastane gibi kamu konutları ve şehrin alt yapı tesislerinin ağır hasar görerek kullanılamaz duruma geldiği, bölge halkının büyük bir çoğunluğunun terör örgütünün yasalara ve devlet otoritesine itaatsizlik çağrısına itibar etmemesiyle, silahlı çatışmaya giren birçok örgüt mensubunun etkisiz hale getirilerek, yerleşim alanlarının, örgütün işgalinden ve patlayıcılardan temizlenerek, kamu düzeninin sağlandığı bilinen bir gerçektir.
Sanık savunması, tanık beyanları ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın, kasten öldürme, kasten öldürmeye teşebbüs etme, nitelikli yaralama, güvenlik güçleriyle çatışmaya girme, meskun mahalle ya da karayoluna mayın/patlayıcı madde yerleştirme-infilak ettirme, şehir sakinlerini zorla tutup canlı kalkan yapma, hastane, okul gibi kamu binalarını patlayıcı maddelerle tahrip etme gibi amaç suç yönünden elverişli/vahim olduğunda kuşku bulunmayan eylemlere asli fail veya şerik olarak iştirak ettiğinin kanıtlanması halinde hem araç suçlardan hem de TCK"nın 302. maddesinde düzenlenen amaç suçtan cezalandırılması gerekmekte olup, şehrin her tarafında işlenen ve fakat işlenişi üzerinde müşterek hakimiyeti bulunmayan veya şerik sıfatıyla katıldığı da mevcut delillere göre sabit olmayan vahim eylemlerden sanığın sorumlu olduğunun kabulü imkanı bulunmadığı da gözetilerek, PKK silahlı terör örgütünün YDG-H yapılanması içinde ... kod adıyla yer alan sanığın, meydana gelen vahim eylemlere fail ya da şerik olarak katılıp katılmadığının tespiti bakımından, sanığın nöbet tuttuğu alanda vahim nitelikte bir eylemin gerçekleşip gerçekleşmediğinin ilgili birimlerden sorulması, gerçekleşmiş ise bu olaylarla ilgili soruşturma veya kovuşturma kapsamında savunma ya da ifadelerine başvurulan şahısların varsa sanıkla ilgili olanlarının tespiti ile ifade tutanaklarının onaylı suretlerinin dosya içine temini, gerekli görülmesi durumunda ilgililerin dinlenmesi, sanığın vahim eylemlere iştirakinin tespiti halinde araç suçlardan da dava açılması için gereğine tevessül edilerek açılan davaların iş bu dava ile birleştirilerek birlikte görülmesi, aksi halde ise sanığın, örgüt faaliyeti kapsamında Silopi ilçesinin çeşitli mahallelerinde kazılan hendeklerin ve kurulan barikatların etrafına mayın
döşenmesine katılması şeklindeki sübuta eren eyleminin, mensubu olduğu silahlı terör örgütünün amaç suçunun gerçekleştirilmesine yönelik nitelikte vehamet oluşturması karşısında, örgüte üye olma suçunun TCK"nın 302/1. maddesinde düzenlenen suç ile geçitli olduğu da nazara alınıp TCK"nın 174. maddesinde düzenlenen tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması suçundan ayrıca dava açtırılması sağlanarak birleştirilmesinden sonra, TCK"nın 174. ve 302. maddelerinde düzenlenen tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması ve Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçlarından cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, suç vasfında hataya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebepten dolayı hükmün CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMK"nın 307/4. maddesi uyarınca Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçundan hükmolunan sonuç ceza miktarı bakımından sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 27.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.