Tebliğname No : 2 - 2013/354135
MAHKEMESİ : Bakırköy 5. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 06/05/2013
NUMARASI : 2012/1002 (E) ve 2013/476 (K)
SUÇ : Karşılıksız yararlanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Bakırköy Cumuhuriyet Başsavcılığının 2009/28893 esas sayılı iddianamesi ile açılan dava hakkında 16/11/2011 tarih ve 654 – 810 sayılı ilk karar ile verilen beraat kararının kesinleştiği, yine Bakırköy Cumuhuriyet Başsavcılığının 2009/49844 esas sayılı iddianamesi ile açılan dava hakkında zamanaşımı süresi içinde mahallinde karar verilebileceği, yine sanığın temyiz talebinin de; 23/10/2008 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağına ilişkin olan Bakırköy Cumuhuriyet Başsavcılığının 2009/24392 esas sayılı iddianamesi ile açılan dava ile ilgili olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanun"un geçici 2/2. maddesi uyarınca, "yapılan değişiklikle amaçlananın bu kapsam dâhilindeki suçlar bakımından kurum zararının ödenmesi halinde, olayın sanık ya da sanıkları hakkında ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilerek işin esasına girilmesinin önlenmesi" olduğu değerlendirildiğinde, sanığa ödemesi gereken miktarı bildirecek şekilde usulüne uygun şekilde ihtarda bulunulmaması ve katılan kurumdan 23/10/2008 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağına ilişkin sanığın ödeme yapıp yapmadığı hususunun sorulmaması karşısında; öncelikle katılan kurumdan 23/10/2008 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağına ilişkin sanığın ödeme yapıp yapmadığı sorularak, sanığın ödeme yaptığının ve bunun bilirkişi tarafından hesaplanan gerçek zararı karşıladığının anlaşılması durumunda sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi aksi halde ödeme yapmış ve yapılan ödeme zararı karşılamıyorsa kalan miktar yönünden ve yine sanığın hiç ödeme yapmadığının anlaşılması durumunda ise sanığa “bilirkişinin hesapladığı kurumun cezasız ve vergisiz gerçek zararın olan 455.22 TL"yi gidermesi durumunda 6352 sayılı Kanun"un geçici 2. maddesi gereğince hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verileceğine" ilişkin bildirimde bulunulduktan sonra yasal sürenin geçmesi nedeni ile sanığa makul bir süre de tanınıp bu süre beklenilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininin gerekli olduğu gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 21/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.