
Esas No: 1993/3358
Karar No: 1995/5117
Karar Tarihi: 11.12.1995
Danıştay 7. Daire 1993/3358 Esas 1995/5117 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı mükellefin adına kayıtlı olan araç, noter sözleşmesi ile satılmış, ancak satıcıya ait tescil kaydı silinmediği için mükellefiyet kaydı devam etmiştir. Bu nedenle süresinde ödenmeyen motorlu taşıtlar vergisi düzeltme yolu ile kaldırılamamış ve tescil kaydı silinmemiştir. Davacı, iptal istemiyle dava açmıştır. Mahkeme, motorlu taşıtlar vergisi yükümlüsünün adına kayıt ve tescil yapılan gerçek veya tüzel kişi olduğunu ve yükümlülüğün kayıt ve tescil ile başlayıp, kaydın silinmesi ile sona erdiğini belirtmiştir. Karayolları Trafik Kanununun satış veya devir halinde noterce düzenlenmiş sözleşmenin tescil kuruluşuna bildirilmesi ile motorlu taşıt kaydı ve tescilli kişilerin yükümlülüklerinin sona ereceği şeklinde yorumlanamayacağı ifade edilmiştir. Ayrıca araç satın veya devralan kişilerin kanundaki yaptırımlara rağmen tescil işlemlerini yaptırmaması durumunda satıcı veya devreden kişilerin ilgili kuruluşa başvurarak kayıt ve tescilin silinmesini isteyebilecekleri, bu işlemi iptal etmek için idari yarg
Daire : YEDİNCİ DAİRE
Karar Yılı : 1995
Karar No : 5117
Esas Yılı : 1993
Esas No : 3358
Karar Tarihi : 11/12/995
MÜTÜRLU TAŞITLAR VERGİSİ YÜKÜMLÜSÜNÜN, İLGİLİ KURULUŞTA ADINA KAYIT VE TESCİL YAPILMIŞ GERÇEK YADA TÜZEL KİŞİ OLDUĞUNDAN YÜKÜMLÜLÜĞÜN KAYIT VE TESCİL İLE BAŞLADIĞI VE ANCAK KAYDIN SİLİNMESİ İLE SONA ERDİĞİ HK.
... Noterliğince düzenlenen satış sözleşmesi ile satılan aracın satıcıya ait tescil kaydının silinmediği, dolayısıyla, mükellefiyet kaydı devam ettiğinden bahisle, süresinde ödenmeyen 1986, 1987, 1988 ve 1989 yıllarına ilişkin motorlu taşıtlar vergisinin düzeltme yolu ile kaldırılması ve tescil kaydının silinmesi için yapılan başvurunun reddi üzerine tesis edilen işlemin iptali istemiyle açılan davada; 197 sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununun 1.,2.,3. ve 8.maddelerinden bahisle, Ankara Emniyet Müdürlüğü Trafik Şube Müdürlüğünün yazısı ile .... Noterliğinin satış senedi ile satış yapıldığı ve buna göre kayıtların düzeltilerek satış tarihi itibariyle işlem yapılmasının davalı idareye bildirildiğinin anlaşıldığı, yukarıda açıklanan kanun maddeleri uyarınca satış tarihi itibariyle 15.11.1977 tarihinde trafik kaydı kapatılan araçtan dolayı 1978 yılı başında mükellefiyeti sona eren davacının bu mükellefiyetinin devam ettiği yolundaki işlemde hukuki isabet bulunmadığı gerekçesiyle iptal eden ...Vergi Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının; noter sözleşmesi ile satılan aracın trafikte davalı adına tescilli ve kayıtlı bulunması nedeniyle, verginin bu kişiden istenilmesinin kanun gereği olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 8.maddesinin birinci fıkrasında, "Mükellef, vergi kanunlarına göre kendisine vergi borcu terettübeden gerçek veya tüzel kişidir." şeklinde tanımlanmıştır.
197 sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununun 2348 sayılı Kanunun 3. maddesiyle değişik 3.maddesinde, motorlu taşıtlar vergisinin mükellefinin, trafik, belediye veya liman sicili ile Ulaştırma Bakanlığınca tutulan sivil hava vasıtaları sicilinde adlarına motorlu taşıt kayıt ve tescil edilmiş olan gerçek ve tüzel kişiler olduğu, aynı kanunun 3088 sayılı Kanunun 4.maddesiyle değişik 8.maddesin de, motorlu taşıtların trafik, liman veya belediye sicili ile Ulaştırma Bakanlığı tarafından tutulan sivil hava vasıtalır siciline ait kayıtlarının silinmesi halinde, silinme takvim yılının ilk altı ayı içinde yapılmış ise, ikinci altı aylık dönemin başından, ikinci altı aylık dönem içinde yapılmışsa, takip eden takvim yılı başından itibaren mükellefiyetin sona ereceği hükme bağlanmıştır.
Bu hükümlerin birlikte değerlendirilmesinden, motorlu taşıtlar vergisi yükümlüsünün, ilgili kuruluşta adına kayıt ve tescil yapılmış gerçek ya da tüzel kişi olduğu, yükümlülüğün kayıt ve tescil ile başladığı ve ancak ilgili kuruluştaki kaydın silinmesi ile sona erdiği sonucuna ulaşılmaktadır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 3176 sayılı Kanunla değişik 20.maddesi hükmü ile bu hükmün gerekçesinde, belli süre için kendi adına tescil belgesi almak zorunluluğunun ve buna uymayanlar için öngörülen para ve hapis cezası yaptırımının motorlu aracı satan veya devreden kişilerin vergi ve hukuki sorumlulukları yönünden mağduriyetlerini önlemek için, bu araçları satın ya da devralan kişileri kısa süre için de kendi adlarına kayıt ve tescil ettirmeye zorlama amaçlandığından, Karayolları Trafik Kanununun bu hükmünü satış ya da devir halinde buna ilişkin noter tarafından düzenlenmiş sözleşmenin ilgili tescil kuruluşuna bildirilmesi ile adına motorlu taşıt kayıt ve tescilli kişilerin yükümlülüklerinin kendiliğinden sona ereceği biçiminde yorumlamak mümkün değildir.
Öte yandan, aracı satın veya devralan kişiler tarafından kanundaki yaptırımlara rağmen ilgili tescil kuruluşuna başvurularak trafik kayıt ve tescil işlemlerinin yaptırılmaması durumunda aracı satan veya devreden kişilerin her zaman bu kuruluşa başvururak kayıt ve tescilin silinmesini isteyebilecekleri, istemlerine olumsuz yanıt alınması halinde, bu işlemin iptali istemiyle idari yargı mercilerinde dava açabilecekleri, bu nedenle ödenen motorlu taşıtlar vergisini adli yargı mercilerinde tazminen talep edebilecekleri de hukuk kuralları ve bu konudaki yasal düzenlemeler gereğidir.
Olayda, noter sözleşmesi ile satılmasına rağmen trafikte yükümlü adına kayıt ve tescilli olan taşıtla ilgili satış keyfiyetinin noterce ilgili kuruluşa bildirilmiş bulunması da, bu kayıt ve tescil işlemini ortadan kaldırmaya yeterli bir neden sayılamayacağından, vergi dairesince söz konusu taşıtın ihtilaflı dönemler motorlu taşıtlar vergisinin yükümlüden aranılmasında isabetsizlik görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne mahkeme kararının bozulmasına karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
