15. Ceza Dairesi 2017/8297 E. , 2019/10344 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Görevi kötüye kullanma, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan beraatine, sanık hakkında görevi kötüye kullanmak suçundan 5237 sayılı Yasa"nın 257/2, 62/1, 50/1-a, 52/2-4 maddeleri gereğince mahkumiyetine
Sanığın katılan ve müştekiye yönelik işlediği iddia edilen görevi kötüye kullanma suçundan mahkumiyetine ilişkin hükümler ve katılana yönelik işlediği iddia edilen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili ve sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık hakkında, hükmolunan adli para cezalarının ödenmemesi halinde 5237 sayılı TCK"nın 52/4. maddesi gereğince infazda yetkiyi kısıtlayacak şekilde "ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceği" şeklinde karar verilmiş ise de, bu husus 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi gereğince infaz aşamasında resen gözetileceğinden bozma nedeni yapılmamış ve tebliğnamenin bu yöndeki düzelterek onama düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Sanığın Ordu Barosuna kayıtlı olarak avukatlık mesleğini icra ettiği, müştekinin Ünye ilçesinde bulunan taşınmazının kiracısının tahliyesini sağlamak için tahliye davası açmak ve ödenmeyen kira alacakları için icra takibi başlatmak üzere Ünye ... Noterliğince düzenlenen 07/07/2008 tarih ve...yevmiye sayılı vekaletname ile müştekinin vekilliğini üstlendiği ve makbuz karşılığında ücret ve masraf olarak toplam 654,00 Türk lirası aldığı halde, müştekinin isteği doğrultusunda tahliye davasını açmadığı, kira alacakları için icra takibini vekil tayin edildiğinden 17 ay sonra başlattığı, kiracı tarafından haricen kendisine ödenen 5.000.00 Türk Lirasını da müştekiye vermeyerek uhdesinde tuttuğu, yine sanığın katılanın vekilliğini üstlendiği, Fatsa 1. İcra Müdürlüğünün 2008/1181 sayılı dosyası üzerinden katılan adına yürüttüğü icra dosyasını takipsiz bırakılması nedeniyle icra dosyasının işlemden kaldırılmasına karar verilmesine sebebiyet verdiği, bu nedenle katılanın kiracısının tahliyesini gerçekleştiremediği, bu dosyadan tahsil ettiği toplam 10.406,90 Türk lirasının tamamını katılana vermeyerek uhdesinde tuttuğu, bu suretle üzerine atılı katılana yönelik görevi kötüye kullanma ve hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçlarını, müştekiye yönelik görevi kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği somut olayda;
1- Sanığın katılan ... ve müşteki ..."na yönelik işlediği iddia edilen görevi kötüye kullanma suçlarından mahkumiyetine ilişkin hükümlerin incelenmesinde;
Sanık savunması, katılan ve müşteki beyanı ve tüm dosya kapsamından sanığın üzerine atılı görevi kötüye kullanma suçlarını işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin ve sanığın temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ayrı ayrı ONANMASINA,
2- Sanığın ..."a yönelik işlediği iddia edilen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan beraatine ilişkin hükmün incelenmesinde;
Sanığın suçtan kurtulmaya yönelik, herhangi bir delile dayanmayan soyut savunmaları, katılanın tüm aşamalardaki istikrarlı beyanları, bu beyanları doğrular içerikte tanık ....’ın anlatımları, sanığın elden ödeme yaptığına ilişkin herhangi bir belgenin ya da ibranamenin bulunmaması, sanığın olayla ilgili tanık gösterdiği kişilerin yakınları olmasından dolayı tarafsız olamayacağının anlaşılması karşısında sanığın katılanın dayısı tanık İsmet’e kısmı ödeme yapmış ise de Fatsa 1. İcra Müdürlüğünün 2008/1181 sayılı dosyası üzerinden tahsil ettiği toplam miktarı katılana vermeyerek bir kısmını uhdesinde tuttuğu ve haksız menfaat elde ettiğinin tüm dosya kapsamından anlaşılması karşısında, sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkumiyeti yerine, yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile beraat hükmü verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 22.10.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.