İstanbul Anadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 26/06/2015 gün ve 2011/370 Esas, 2015/288 Karar sayılı kararı ile sanıklar ..., ..., ... (Yılmaz), ... ve ... hakkında katılan ..."ya karşı dolandırıcılık eylemi ile ilgili verilen 2 yıl 6 ay hapis ve 24.000 TL adli para cezaları ile sanıklar ..., ..., ... (...), ... ve ... hakkında katılan ... ..."a karşı dolandırıcılık eylemi ile ilgili verilen 2 yıl hapis ve 400 TL adli para cezaları ile ilgili olarak kurulan hükümler vaki temyiz istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 15/01/2016 tarih, 2015/411600 sayılı ve 21/09/2018 tarih, 2018/44369 sayılı tebliğnameleri ile dairemize gönderilmiş, Dairemizin 26/02/2019 tarih ve 2018/6477 Esas, 2019/1260 sayılı ilamıyla hükümlerin bozulmasına karar verilmiştir.
6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun yürürlüğe girmesi üzerine anılan kanunun 99. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK.nın 308. maddesi uyarınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından karara itiraz edildiği anlaşılmakla, itiraz yazısında özetle;
“1- İstanbul Anadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 26/06/2015 gün ve 2011/370 Esas, 2015/288 Karar sayılı kararının 77. maddesinde yer alan hüküm gereğince sanıklar ..., ..., ... (...), ... ve ..."ın katılan ..."ya karşı dolandırıcılık eylemi ile ilgili verilen 2 yıl 6 ay hapis ve 24.000 TL adli para cezaları ile ilgili olarak, Yüksek Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 26/02/2019 gün ve 2018/6477 Esas, 2019/1269 Karar sayılı ilamının 10. Sayfasının b bendinde sanıklar ..., ..., ... (...), ... haklarında katılan ..."ya karşı verilen hükmün bozma konusu yapıldığı, ancak sanık ... hakkında katılan ......a karşı verilen hüküm konusunda herhangi bir değerlendirme yapılmadığı,
2- Yine İstanbul Anadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 26/06/2015 gün ve 2011/370 Esas, 2015/288 Karar sayılı kararının 84. maddesinde yer alan hüküm gereğince sanıklar ..., ..., ... (...), ... ve ..."ın katılan ... ... karşı dolandırıcılık eylemi ile ilgili verilen 2 yıl hapis ve 400 adli TL para cezaları ile ilgili olarak, Yüksek Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 26/02/2019 gün ve 2018/6477 Esas, 2019/1269 Karar sayılı ilamının 11. Sayfasının d bendinde sanıklar ..., ..., ... (..), ... haklarında katılanlar ..., ..., ... ve Hakan Uras"a yönelik nitelikli dolandırıcılık suçlarında verilen düşme kararına karşı bozulmasına karar verilmiş ise de; katılan ... Uras"a karşı tüm sanıklar ile ilgili 2 yıl hapis ve 400 TL Adli para cezası verildiği, düşme kararı verilmediği, Yüksek Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 26/02/2019 gün ve 2018/6477 Esas, 2019/1269 Karar sayılı ilamında sanık ..."ın isminin geçmediği, katılan ... Uras"ın isminin ise düşme kararı verilen katılanlar arasına geçtiği” belirtilerek tereddütün giderilmesi talep edilmiştir.
Vaki itiraz üzerine dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz yazısında Dairemiz ilamının 11. sayfasının d bendindeki başlıkta sanık ...’a yer verilmeyerek katılan ... ...’a karşı eyleminden bahsedilmediği ifade edilmiş ise de, ilamımızın 9 ve 10. sayfalarında bulunan “5-a” bendinde sanık ... hakkında katılan ...’a karşı eylemi sebebiyle kamu davası açılmadığı halde hüküm kurulduğu belirtilerek bu hususun bozma nedeni yapıldığı anlaşılmakla, bu hususta yeniden karar verilmesine yer olmadığı ancak, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz yazısında ileri sürülen diğer düşünceler yerinde görüldüğünden KABULÜNE,
1- Dairemizin 26/02/2019 tarih ve 2018/6477 esas, 2019/1260 karar sayılı ilamının 10. sayfasının “5-b” bendinde yer alan katılan “ve ...’ya” ibaresinin bulunduğu yerden çıkartılarak aynı başlıkta yer alan “katılan ...” isminden sonra eklenmesi sureti ile,
2- İlgili ilamımızın 11. sayfasının “5-d” bendinde başlıkta yer alan “...” isminin bulunduğu yerden çıkarılarak aynı cümlede “ve” bağlacından sonra yer alan “katılanlar ..., ..., ..., ...” isimlerinden sonra eklenmesi suretiyle kararın düzeltilmesine, 21/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.