MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dosya kapsamına göre; sanığın kimliği tespit edilemeyen bir kişi ile birlikte fal bakma bahanesi ile katılanın evine gelerek kızı .... "da ve evinde büyü olduğunu söyleyip, yumurta ve mendil istemeleri, sonra mendilin içine yumurtayı koyup katılanın kızı ....."dan yumurtayı kırmasını istemeleri, yumurta kırılıp mendil açılınca içinden düğümlenmiş halde altın kurdalesi çıkması ve bunun üzerine sanıkların evde ve ......"da büyü olduğunu kendisinin bozabileceğini söylemesi, sonra katılanın kızı ....."dan namaz kılmasını istemeleri ve ..... namaz kılarken katılandan bu büyüyü bozma bahanesiyle on sekiz adet altın getirmesini istemeleri ve katılanın sanıklarla birlikte evden ayrılıp akrabalarından borç aldığı on sekiz adet altın bilezikle eve gelmesi ve kendisinden sonra eve gelen sanığa altınları vermesi, sanığın altınları önce beze sarıp sonra katılan ve ailesine ait kıyafetlerle birlikte bir bohçaya koyarak katılan ile birlikte evdeki bir odaya koymaları, sonrasında kapısı kilitlenen odanın anahtarını da katılandan aldıktan sonra odayı bir saat açmamalarını gelip kendilerinin açacağını söyleyerek evden ayrılmaları şeklinde gerçekleşen olayda, bu şekilde sanığın hileli söz ve davranışlarla dini duygularını istismar ettiği katılandan haksız menfaat sağladığı anlaşılmakla, sanığın eyleminin bu niteliği itibariyle TCK"nın 158/1-a maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerekebileceği ve bu suçla ilgili davaya bakma ve delilleri değerlendirme görevinin ağır ceza mahkemesine ait olduğundan görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yargılamaya devamla esasa ilişkin yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan bu nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca yeni hüküm kurulurken bozma öncesi hükmolunan yaptırımın (cezanın) ve sonuçlarının ağırlaştırılamayacağı kuralının gözetilmesine, 14/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.