MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Sanık ..."ın TCK"nın 157/1, 52/2-4, 53/1, 58/6 maddeleri uyarınca 3 yıl hapis ve 2.400 TL adli para cezası ile cezalandırılması
Sanık ..."ın TCK"nın 157/1, 52/2-4, 53/1 maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis ve 2.000 TL adli para cezası ile cezalandırılması
Sanık ... Karateke"nin TCK"nın 157/1, 52/2-4, 53/1 maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis ve 2.000 TL adli para cezası ile cezalandırılması

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay tarihinde sanıkların birlikte hareket etmek suretiyle katılan ..."i aradıkları ve kendilerini polis olarak tanıtıp kimliğinin terör örgütlerince ele geçirildiğini, bir çok işlem yapıldığını, konuyla ilgili kendisini başsavcıya bağlayacaklarını söyledikleri, kendisini başsavcı olarak tanıtan şahsın da operasyon yapacaklarını, bu amaçla belirtecekleri hesaba para yatırarak bu şahısları yakalayacaklarını söyleyerek sanık ... ..."nin hesabını verdikleri, katılanın bu hesaba 35.169,92 TL yatırdığı, daha sonra banka görevlilerine olayı söylemesi üzerine dolandırıldığını anladığı ve gönderdiği sanık ...’a ait hesaba bloke konulduğu, sanık ..."ın bu parayı çekmek isterken yakalandığı, böylelikle sanıkların birlikte hareket etmek suretiyle dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia ve kabul edilen olayda;
1-Sanıklar Necati Yeşildağ ve ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde;

Sanıkların anlatımları, katılan beyanı, dekont örneği, hts kayıtları ve tüm dosya kapsamına göre sanıkların eylemlerinin dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Dolandırıcılık suçunda haksız menfaatin sanığın banka hesabına yatırılmasıyla birlikte katılanın bu para üzerinde tasarruf etme imkanı kalmadığından katılanın gönderdiği paranın sanık ..."in banka hesabına geçmesi üzerine haksız menfaatin elde edilmesi karşısında eylemin teşebbüs aşamasında kaldığı yönündeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık ... ve müdafisi ile sanık ..."ın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Sanık anlatımları, katılan beyanı, dekont örneği, hts kayıtları ve tüm dosya kapsamına göre sanığın eyleminin dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık ..."in yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık hakkındaki tekerrüre esas alınan ... Sulh Ceza Mahkemesinin 2006/217 Esas, 2006/328 Karar sayılı 17.10.2006 tarihli 4 aylık hapis cezasına ilişkin ilamı 24.05.2007 tarihinde infaz ettiği, infaz tarihinden itibaren TCK 58/2-b maddesi uyarınca suç tarihinde 3 yıllık sürenin geçtiği anlaşılması karşısında TCK 58. maddesinin uygulanma koşulları oluşmamasına rağmen TCK 58. maddesinin uygulanmasına karar verilmesi;
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, sanık ... hakkındaki hüküm fıkrasından TCK 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkartılarak sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 26.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.