17. Hukuk Dairesi 2016/2462 E. , 2018/11843 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalının sürücüsü olduğu araç ile davacının sürücüsü olduğu aracın karıştığı trafik kazası sonucunda davacının yaralandığı, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 7.000,00 TL maddi tazminat ile 15.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre;davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı tazminat istemine ilişkindir.
2-Davacı vekili, dava dilekçesinde bedensel zararı nedeniyle 2.000,00 TL maddi tazminat talep etmiştir. Mahkemece kaza nedeniyle oluşan zararın hesaplanması için bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alındığı; muhtemel bakiye yaşam süresinin TRH 2010 Yaşam Tablosu"na göre tespit edilerek saptanan bedel hüküm altına alındığı görülmektedir. Oysa, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 1989/4-586 Esas-
1990/199 sayılı kararı ve Dairemiz"in yerleşik içtihatları gereği, ... ... (PMF 1931) Tablosu esas alınarak desteğin ve hak sahiplerinin muhtemel yaşam süresinin belirlenmesi; desteğin muhtemel gelirinin her yıl için %10 artırılıp %10 iskonto edilmesi ile belirlenecek peşin değeri esas alınıp işleyecek dönem tazminat hesabı yapılması gerekmektedir. Bu itibarla, mahkemenin yeterli bulduğu aktüer raporundaki hesaplama teknikleri, Dairemiz"in yerleşik uygulamalarına uygun olmayıp, eksik inceleme ile karar verilmiştir.
İfade olunan tüm bu nedenlerle; davacının bedensel zararının hesaplanması için konusunda uzman aktüerya bilirkişisinden, yukarıda belirtilen ilkelere göre ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli bir rapor alınarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
3-Zararın meydana gelmesinde veya artmasında zarar görenin de kusurunun bulunması halinde söz konusu olan müterafik kusur Borçlar Kanunu"nun 44. maddesinde (6098 sayılı TBK md. 52) düzenlenmiştir. Buna göre zarara uğrayan, zarar doğuran eyleme razı olmuş veya kendisinin sebep olduğu hal ve şartlar zararın meydana gelmesine etki yapmış veya tazminat ödevlisinin durumunu diğer bir surette ağırlaştırmış ise, hakim tazminat miktarını hafifletebilir.
Müterafik kusur indiriminde her somut olayın özelliğine göre olayın meydana geliş tarzı ve zararın artmasında zarar görenin kusurlu davranışının sonuca etkisi değerlendirilerek uygun oranda bir indirim yapılmasını gerektirir ve zarar görenin müterafik kusurunun tespiti halinde TBK.nun 52.maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır.
Somut olayda davacı motosiklet sürücüsü olup kask takıp takmadığı kaza tespit tutanağına göre belirsizdir,hükme esas alınan maluliyete ilişkin bilirkişi raporunda maluliyeti kafa,yüz kemik ve sağ fermuar kırıklarına bağlı psödoartroz ve kısalık tespit edilmiştir.Davalılar vekili, kask takılmaması nedeniyle müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği savunmasında bulunmuştur. Bu itibarla, davalının savunması üzerinde durularak mahkemece zarar görenin müterafik kusurun varlığı ve indirim yapılması gerekip gerekmediğinin irdelenip tartışılması, müterafik kusur oluşturduğunun kabul edilmesi halinde tazminattan %20 oranında indirim yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2) ile (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 06/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.