9. Hukuk Dairesi 2009/13572 E. , 2010/1816 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan feshedildiğini belirterek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, davanın kabulüne karar vermiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davalıya ait işyerinde bireysel satış yöneticisi olarak çalışan ve bu görevi nedeni ile işveren tarafından araç tahsis edilen davacı işçi, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafindan geçerli neden olmadan feshedildiğini belirterek. feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı işveren vekili, davacının iş görme borcunu ifa ederken ve işverenin aracı ile hareket halinde iken trafıkte diğer bir sürücü ile tartıştığını, sürücünün aracında hasar meydana getirdiğini, hakkındaki şikayet üzerine yapılan soruşturma sonunda iş sözleşmesinin feshedildiğini, şirketin saygınlığını zedelediğini, imzalanan iş sözleşmesinin 8. maddesinde iş disiplinine, güvenlik ve sağlık kurallarına uymayı kabul ettiğini, feshin haklı ve geçerli nedene dayandığını, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davacının iş sözleşmesinin şirket aracı ile seyir halinde iken trafik kuralları yüzünden bir bayan sürücü ile tartışması ve bayan sürücünün aracının dikiz aynasına yumrukla vurarak dikiz aynasını kırması, bayan işçinin şikayetçi olması nedeni ile feshedildiği, olayın davacının yaptığı işten dolayı ve işyerinde gerçekleşmediği, davacının şirket logosunu taşıyan araçtan inmiş olmasının sözleşmenin feshini gerektirir bir davranış olmadığı, bu hali ile davacının sözlcşmesinin feshinin geçerli nedene dayanmadığı, zira işverenin bu eylem karşısında davacı hakkında sözleşmenin feshi dışında başka bir müeyyideyi yürürlüğe koyabileceği, örneğin davacının ihtar edilmesi gibi bir müeyyide ile fiili cezalandırabileceği, oysa davalının sözleşmenin feshi yolunu tercih ettiği, bıı sonucun eyleme göre çok ağır bir müeyyide olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 18. maddesi işverene, işçinin davranışlarından ve yeterliliğinden kaynaklanan nedenlerle iş sözleşmesini feshetme yetkisi vermiştir. İşçinin davranışlarından kaynaklanan fesihte takip edilen amaç, işçinin daha önce işlediği iş sözleşmesine aykırı davranışları cezalandırmak veya yaptırıma bağlamak değil; onun sözleşmesel yükümlülükleri ihlale devam etmesi tekrarlaması rizikosundan kaçınmaktır. İşçinin davranışları nedeniyle iş sözleşmesinin feshedilebilmesi için, işçinin iş sözleşmesine aykırı, sözleşmeyi ihlal eden bir davranışının varlığı gerekir. İşçinin kusurlu davranışı ile sözleşmeye aykırı davranmış ve bunun sonucunda iş ilişkisi olumsuz bir şekilde etkilenmişse işçinin davranışından kaynaklanan geçerli bir fesih söz konusu olur. Buna karşılık, işçinin kusur ve ihmaline dayanmayan sözleşmeye aykırı davranışlarından dolayı işçiye bir sorumluluk yüklenemeyeceğinden işçinin davranışlarından kaynaklanan geçerli fesih nedeninden de bahsedilemez.
İşçinin davranışlarından ve yeterliliğinden kaynaklanan nedenler, aynı yasanın 25. maddesinde belirtilen nedenler yanında, bu nitelikte olmamakla birlikte, işyerlerinde işin görülmesini önemli ölçüde olumsuz etkileyen nedenlerdir. İşçinin davranışlarından veya yetersizliğinden kaynaklanan nedenlerde iş ilişkisinin sürdürülmesinin işveren açısından önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği durumlarda, feshin geçerli nedenlere dayandığını kabul etmek gerekecektir.
Işçinin asli yükümlülükleri yanında iş sözleşmesi, işyeri uygulaması veya yönetmelik hükümleri ile getirilen yan yükümlülüklere de uyma borcu vardır. Yan yükümlere itaat borcu, günümüzde dürüstlük kuralından çıkarılmaktadır. Buna göre, iş görme edimi dürüstlük kuralının gerektirdiği şekilde ifa edilmelidir. İşçinin davranışlarından kaynaklanan fesih sebebi, işçinin kusurlu bir davranışını şart koşar.
Dosya içeriğine göre davacının bireysel satış yöneticisi olarak çalışan ve bu görevi nedeni ile araç tahsis edilen davacının asli görevi yannda işverene ait aracı trafık kurallarına ve iş güvenliğine uygun olarak kullanacağını sözleşme hükümleri ile yüklendigi anlaşılmaktadır. Davacının iş sözlcşmesinin feshine neden olayda, davacının bir bayan sürücü ile seyir halinde iken trafık kurallarına uymama yüzünden tartıştığı, davacının bayan sürücünün aracının dikiz aynasına yumrukla vurarak kırılmasına neden olduğu, bayan sürücünün şikayetçi olduğu olayın kolluk kuvvetlerine intikal ettiği, bayan sürücü eşinin işverene durumu şikayet ettiği, bunun sonrası davacının iş sözleşmesinin feshedildiği anlaşılmaktadır. Davacının kasıtlı olarak aracın dikiz aynasını kırması, zarar verme kastı ile hareket ettiğini göstermektedir. Davacı görev tahsisli işveren aracını kullanırken, işyerinde ve mesaide sayılan zamanda söz konusu olayı gerçekleştirmiş. Olay kolluk kuvvetlerine intikal etmiş, bayan sürücünün şikayeti ile de işyerine yansımıştır. İşverenin çalıştırdığı işçiyi seçmede özen borcu bulunmaktadır. İşverenin ticari imajıda bu yolla zarar görmüştür. Davacının sözleşme ile yükümlendiği yan yükümlülüklere aykırı davranışta bulunduğu sabittir. Esasen bu mahkemenin de kabulündedir. Ancak davranışın feshi gerektirecek nitelikte olmadığı gerekçe olarak gösternıiştir. Davacının davranışı haklı neden niteliğinde olmasa bile, işyerine yansıması, işyerinde olumsuzluklara yol açan nitelikte bir davranıştır. İşveren açısından iş ilişkisinin devamı beklenmez bir hal almıştır. Davacının davranışlarından kaynaklanan neden vardır. Davanın reddi yerine yazılı şekilde kabulü hatalıdır.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarda açıklanan gerekçe ile;
1. Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA.
2. Davanın REDDİNE,
3. Harç peşin alındığından ycniden alınmasına yer olmadığma,
4. Davacının yapmış olduğıu yaıgılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı yargılama 30 TL giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.000.00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6. Peşin alman temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, kesin olarak oy çokluğu i1e 01.02.2010 gününde karar verildi.
K A R Ş I O Y
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığından kararın ONANMASI gerektiği görüşü ile bozma kararına katılamıyorum