9. Hukuk Dairesi 2009/10193 E. , 2010/1810 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA :Davacı, iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan feshedildiğini
belirterek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, davayı reddetmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, davalı işveren uzun zamandır işyerinde sendika üyesi olan işçilerin iş sözleşmelerini feshettiğini, bu nedenle feshin geçersizliğine karar verildiğini, davacının da sendika üyesi olduğunu, iş sözleşmesi fesh edilen işçilerin açtığı davada davacının davalı işveren aleyhine tanıklık yaptıktan sonra iş sözleşmesinin feshedildiğini, feshin sendikal nedene dayandığını belirterek, feshin geçersizliğine, davacı işçinin işe iadesine ve işe başlatmama tazminatının 2821 sayılı Sendikalar Kanunu"nun 31. maddesi uyarınca belirlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı işveren vekili davacının iş sözleşmesinin feshinin haklı nedenlere dayandığını, dava dilekçesindeki iddiaların gerçek dışı olduğunu, feshin sendikal nedenle yapıldığına dair izlenim yaratılmaya çalışıldığını, davacının iş yerinde işçileri işverene karşı kışkırttığını, huzursuzluk çıkarttığını ve çalışma arkadaşlarını rahatsız edici davranışlarda bulunduğunu, işyeri sicil dosyalarından davacının talimatlara uymadığı ve kendine yasal uyarıların yapıldığının görüleceğini davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davacı vekili davacının sendikal nedenlerle ve dava açan arkadaşlarının lehine tanıklık yaptığı gerekçesi ile davacının işten çıkarıldığını iddia etmiş ise de , tanık olarak dinlenen işçilerin aktin sendikal nedenle feshedildiğine ilişkin beyanlarının tahminden öteye gitmediği, feshin sendikal nedenle yapılmadığı, davacının aynı işyerinde çalışan diğer işçi ile tartıştığı, sonrasında diğer işçiler yanında tartıştığı, işçiyi küçük düşürücü ifadeler kullandığı, davacının bu davranışı ile işyerinde olumsuzluklara yol açtığı, İş Kanununun 18. Maddesine göre; işverenin işçinin davranışlarından kaynaklanan geçerli bir nedene dayanarak iş aktini feshedebileceği, feshin haklı nedene dayandığı düşünüldüğü gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 20/2 maddesi uyarınca “feshin geçerli bir sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir”. İşveren ispat yükünü yerine getirirken, öncelikle feshin biçimsel koşullarına uyduğunu, daha sonra, içerik yönünden fesih nedenlerinin geçerli (veya haklı) olduğunu kanıtlayacaktır. Dairemizin kararlılık kazanan uygulaması bu yöndedir. (04.04.2008 gün ve 2007/29752 Esas, 2008/7448 Karar sayılı ilamımız).
İşçi fesihte sebep gösterilmediği veya gös¬terilen sebebin geçerli olmadığı iddiasında bulunacaktır. İspat yükü ise işverendedir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia etmesi durumunda, bu iddiasını ispatla yükümlüdür (m. 20/f.2). İşçinin feshin başka bir sebebe dayandığını iddia etmesi ve bunu ispatlaması, işverenin geçerli fesihle ispat yükünü ortadan kaldırmaz. (Dairemizin 01.12.2008 gün ve 2008/6294 Esas, 2008/32601 Karar sayılı ilamı).
Dosya içeriğine göre davacının davalı işyerinde 2004 yılında çalışmaya başladığı 01.08.2007 tarihinde sendikaya üye olduğu, davalı işveren aleyhine iş sözleşmelerinin feshi nedeniyle işe iade davası açan işçiler lehine, davalı işveren aleyhine 11.04.2008 tarihli duruşmada beyanda bulunduğu, davacının iş sözleşmesinin 27.06.2008 tarihinde işyerinde çalışan bir bayanı birçok kez seni de sendikalı yapalım şeklinde telkinde bulunması, kart vermesi, kartın işveren temsilcisi eline geçmesi üzerine, davacının her yemek ve çay molasında, serviste bayan işçiye "sen ispiyoncusun, kartı verdiğin için artık sana çok zam yaparlar" şeklinde beyanda bulunması olayı ile ilgili tutanak ve çalışan beyanları alınarak, " işçileri işverene karşı kışkırtıp işyerinde huzursuzluk çıkardığı ve işyerindeki çalışma arkadaşlarına rahatsızlık verici davranışlarda" bulunduğu gerekçesi ile 4857 sayılı İş Kanunu"nun 25/II. e maddesi uyarınca feshedildiği, ancak davacının sataştığı bayan işçinin bu konuda şikayeti bulunmadığı gibi, işveren tarafından beyanına da başvurulmadığı, davalı işverenin yargılama aşamasında tanık dinletmekten de vazgeçtiği anlaşılmaktadır. İspat yükü kendisinde olan davalı işveren feshin haklı ve geçerli nedene dayandığını kanıtlamış değildir. Davacının sendikal nedenle feshi kanıtlayamaması , işverenin geçerli veya haklı nedenle feshi kanıtlama yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz. Davanın kabulü yerine yazılı şekilde reddi hatalıdır.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarda açıklanan gerekçe ile;
1.Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE,
3.Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 4 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
4.Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE,
5. Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
6. Davacının yapmış olduğu 80.00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1000 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine,
Kesin olarak 01.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.