17. Hukuk Dairesi 2016/609 E. , 2018/10956 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine ilişkin verilen hüküm, davacılar vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı ..."nin ... plaka sayılı araç ile davacıların murisi..."a çarparak vefatına sebep olduğunu, davacıların çocuklarının vefatı nedeniyle desteğinden yoksun kaldıklarını, davalı sigortaya yapılan başvurunun cevapsız kaldığını belirterek davacı ... için 1.000,00 TL maddi, davalı ... İçin 1.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile 10.000,00"er TL manevi tazminatın davalılardan Selami"den olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, kusurun davacıların murisinde olduğunu, davacıların bakım ve gözetim yükümlülüklerini yerine getirmediklerini, davacılara cenaze masrafı için 2.000,00 TL verdiklerini, müvekkilinin olaydan sonra psikolojik tedavi gördüğünü belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece; davacı ... için 5.922,98 TL destekten yoksun kalma tazminatının, davalı ... açısından kaza tarihinden, davalı ... açısından temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davacı ... lehine 4.000,00 TL manevi tazminatın kaza
tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacı ..."un maddi ve manevi tazminat davalarının ayrı ayrı reddine, karar verilmiş; hüküm süresi içerisinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Borçlar Kanunu"nun 56 maddesinde,
"MADDE 56- Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.
Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir." denilmektedir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K"nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Somut olayda davacı baba ... hakkında, davacının ailesini terk ederek gitmesi, ailesine karşı nafaka yükümlülüğünü yerine getirmemesi ve davacının zenginleşme amacıyla dava açtığı kanaatine varıldığı belirtilerek; davacı ..."ın manevi tazminat hakkı olduğu gözetilmeden, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Adı geçen davacı hakkında Borçlar Kanununun 56. maddesi uyarınca hal ve şartlara uygun bir miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken bu yöndeki talebin reddine karar vermek doğru görülmeyip bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 20/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.