9. Hukuk Dairesi 2009/14514 E. , 2010/1766 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA :Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini
istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalılar avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı işçi, iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan işverence feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücretinin belirlenmesini istemiştir.
Davalılar, aralarında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunmadığını, iş sözleşmesinin işin, işyerinin ve işletmenin gereklerinden kaynaklanan geçerli sebeple ve davacının işletmeye zarar vermesi nedeni ile feshedildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece davalı ... Tekne Mobilya San.Ltd.Şti.nin diğer davalıya ait asli işleri üstlendiği, her iki davalının işçilerinin aynı işi yaptıkları, çalışanların aynı yöneticilerden emir ve talimat aldıkları, bu nedenle asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu, feshin sendikal nedene dayandığı gerekçesi ile davalı ... Denizcilik A.Ş. hakkında açılan davanın kabulüne, diğer davalı hakkında ise davanın reddine karar verilmiştir.
Karar davalılarca temyiz edilmiştir.
2821 sayılı Sendikalar Kanununun 31. maddesinde düzenlenmiş, işçilerin işe alınmalarının, belli bir sendikaya girmeleri veya girmemeleri veya belli bir sendikadaki üyeliği korumaları veya üyelikten istifa etmeleri veya sendikaya girmeleri veya girmemeleri şartına bağlı tutulamayacağı ilk fıkrada hükme bağlanmıştır. 3. fıkrada ise, işverenin, sendika üyesi olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında, işin sevk ve dağıtımında, işçinin mesleki ilerlemesinde, işçinin ücret, ikramiye ve primlerinde, sosyal yardım ve disiplin hükümlerinde ve diğer hususlara ilişkin hükümlerin uygulanması veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayırım yapamayacağıkuralı mevcuttur. Konuya dair bir başka güvence bahsi geçen maddenin 5. fıkrasında öngörülmüş ve işçilerin sendikaya üye olmaları veya olmamaları sebebiyle iş sözleşmelerinin feshedilemeyeceği, yine yasaya uygun sendikal faaliyetler sebebiyle işten çıkarılamayacakları ya da farklı uygulamaya tabi tutulamayacakları hükme bağlanmıştır.
İşverenin 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 31. maddesinin 3, ve 5. fıkralarına aykırı davranması halinde işçinin bir yıldan az olmamak üzere sendikal tazminata hak kazanacağı hususu da yasada ifadesini bulmuştur.
2821 sayılı Sendikalar Kanununun 31. maddesinde 4773 sayılı yaya ile yapılan değişiklik sonrasında, işçinin iş sözleşmesinin sendika üyeliği ya da sendikal faaliyetleri sebebiyle feshedilmesi halinde doğrudan sendikal tazminat talep hakkının olmadığı açıklanmış ve 4857 sayılı İş Kanununun iş güvencesine dair hükümlerinin uygulanacağı kuralı getirilmiştir. Fesih dışında kalan sendikal nedene dayanan ayrımcılık hallerinde ise, işçinin doğrudan sendikal tazminat davası açma hakkı bulunmaktadır.
4773 sayılı yasa ile sözü edilen maddeye eklenen 7. fıkrada ise, iş güvencesi hükümlerinin uygulaması dışında kalan hallerde ve feshe bağlı tazminat istekleriyle sınırlı olmak üzere ispat yükünün işverene ait olduğu öngörülmüştür. Bu durumda sendikal nedenle fesih iddiasıyla açılan feshin geçersizliğinin tespiti ile işe iade davasında ispat yükü, önceden olduğu gibi işçi üzerindedir. Ancak, iş güvencesi hükümlerinden yararlanamaya bir işçinin açmış olduğu sendikal tazminat isteklerini içeren bir davada, aksinin ispatı işverene aittir.
Dosya içeriğine göre davalılar arasındaki ilişkinin 4857 sayılı İş Kanunun 2.maddesinin 6 ve 7.fıkralarına aykırı olduğu, bu nedenle davacının davalı ... Denizcilik A.Ş.nin işçisi olduğu, feshin geçerli nedene dayandığının kanıtlanmadığı anlaşıldığından mahkemenin bu yönde vardığı sonuç doğrudur. Ancak, dosyadaki bilgi ve belgeler feshin sendikal nedene dayandığını kabule yeterli değildir. Bu konuda ispat külfeti kendisinde bulundan davacının fesihten sonra sendikaya üye olduğu, davacı tanıklarının davacının üye olduktan sonra üyeliği nedeniyle işten çıkarıldığı yönündeki beyanlarının fiili gerçeğe uymadığı, tanıklarca davacının somut bir sendikal faaliyetinden de söz edilmediği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Mevcut olgulara göre davacı işçi, feshin sendikal nedene dayandığını kanıtlamış değildir. Feshin sendikal nedene dayandığının kabulü ile işe başlatmama tazminatının buna göre belirlenmiş olması hatalı olmuştur. Fesih nedeni ve davacının kıdemi dikkate alınarak işe başlatmama tazminatının 4 aylık ücret tutarı olarak belirlenmesi gerekir.
Belirtilen nedenlerle, 4857 sayılı İş Kanunun 20.maddesinin 3.fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda belirtilen nedenlerle;
1-)Yerel Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-) Davalı ... Tekne Mobilya Sanayi Ltd.Şti.hakkında açılan davanın reddine,
3-)Davalı ... Denizcilik San.Tic.A.Ş. hakkında açılan davanın kabulü ile;
a-)İşverence yapılan FESHİN GEÇERSİZLİĞİNE VE DAVACININ İŞE İADESİNE,
b-)Davacının yasal sürede işe başvurmasına rağmen, işverenin süresi içinde işe başlatmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının fesih nedeni ve kıdemi dikkate alınarak 4 aylık ücreti olarak belirlenmesine,
c-)Davacının işe iade için işverene süresi içinde başvurması halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar doğmuş bulunan en çok dört aylık ücret ve diğer haklarının davacıya ödenmesi gerektiğinin belirlenmesine, davacının işe başlatılması halinde varsa ödenen ihbar ve kıdem tazminatının bu alacaktan mahsubuna,
4-)Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
5-)Davacı vekille temsil edildiğinden, karar tarihinde yürürlükte olan tarifeye göre 1.000 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-)Davacı tarafından yapılan ( 69.50 ) TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-)Peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, kesin olarak, 01.02.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.