Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütüne yardım etme
Hüküm : TCK"nın 314/3 ve 220/7. maddeleri delaletiyleTCK’nın 314/2, 220/7, 35/2, 62/1, 53/1-2-3. maddeleri ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddesiuyarınca mahkumiyet kararının TCK 51/1. maddesi uyarınca ertelenmesi

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın adli sicil kaydında yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın mahkumiyet hükmü niteliğinde sayılamayacağı tartışmadan vareste ise de; mahkeme gerekçesinin özü itibariyle sanığın geçmişteki hali itibariyle ileride suç işlemeyeceği hususunda olumlu kanaat oluşmaması subjektif şartına dayanmasına nazaran tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye itibar edilmemiştir.
Yakalama ve muhafaza altına alma tutanağı, olay tespit tutanağı, tanık beyanları ve tüm dosya kapsamına göre; olay günü terör örgütü mensuplarıyla çıkan çatışma esnasında taarruz helikopterlerinin de kullanıldığı çatışma bölgesinden traktör ve ona bağlı römork ile temyize gelmeyen sanıklarla birlikte geçen sanığın dönüş yolunda durdurularak yapılan aramada; römork içerisine yüklenen meşe yaprakları altında bulunan meşe dalları kaldırıldığında gizlenmiş vaziyette poşetler içerisinde bulunan ve hayatın olağan akışına göre piknikte kendi ihtiyaçları için kullanacaklarının çok üstünde miktardaki 450 gr.lık 10 paket çay, 1,636 kg, 1,620 kg. ve 1,930 kg. ağırlığında poşetler içerisinde bütün tavuk, 1,380 kg. ve 4,120 kg ağırlığında iki ayrı poşet içerisinde domates, 2,220 kg. ve 3 kg ağırlığında iki ayrı
poşet içerisinde salatalık, 2,120 kg ve 360 gr. olmak üzere iki ayrı poşet içesinde yeşil sivri biber, 450 gr ağırlığında poşet içerisinde tuz, 840 gr. ağırlığında şeftali, 220 gr. pul biber, bir adet çaydanlık, bir adet ekmek bıçağı ile traktörün motor kaputunun altında radyatör kısmına dışarıdan bakıldığında görülmeyecek şekilde gizlenmiş vaziyette 14 adet bütün, 4 adette parçalanmış pidenin bulunduğu, olay yeri ve zamanı, gizlenmiş şekilde ele geçirilen malzemelerin niteliği ve miktarı dikkate alındığında hayatın olağan akışına uygun olmadığı gibi savunmaların da kısmen birbiriyle çeliştiği nazara alındığında, malzemeleri terör örgütü mensuplarına teslim edemeden temyize gelmeyen sanıklarla birlikte yakalanan sanığın eyleminin silahlı terör örgütüne yardım etmeye teşebbüs etme suçunu oluşturacağından,
Bozmaya uyularak yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip sanığın suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezaları azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 14.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.