Abaküs Yazılım
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/939
Karar No: 2020/670
Karar Tarihi: 03.07.2020

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2020/939 Esas 2020/670 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/939
KARAR NO : 2020/670
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul 16.Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2020/42 Esas
KARAR TARİHİ: 20/01/2020
TALEP KONUSU : İhtiyati Haciz
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sırasında davacı vekili tarafından talep edilen ihtiyati haczin reddine yönelik verilen tensip ara kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, İhtiyati haciz talep eden dilekçesinde özetle; davalıların taraflar arasındaki acente sözleşmesinin tarafı ve müşterek müteselsil kefilleri olduğunu, davalıların müvekkiline ödenmesi gereken prim borçlarını ödemediklerini, bu nedenle 17/01/2017 tarihli protokol imzalandığını ve protokolde borcun kabul edildiğini, ancak protokole uygun davranmamaları üzerine acente sözleşmesinin haklı nedenle 13/03/2019 tarihli ihtarla fesh edildiğini, davalıların borçlarını ödememeleri üzerine icra takibi başlatıldığı ancak haksız itiraz ile takibin durduğunu, eldeki davanın haksız olarak yöneltilen itirazın iptali ile takibin devamı için açıldığını, dosya kapsamındaki tüm deliller ile sabit olduğu üzere; belirlenen ve muaccel hale gelen dosya kapsamındaki alacak tutarının dava dilekçesi ekinde sunulan belgelerle yaklaşık ispatın gerçekleştiğini, huzurdaki dava sonuna kadar davalıların ticari ve ekonomik durumunun belirsizliğini bertaraf etmek ve hali hazırdaki tahsil kabiliyetini dava sonunda ortadan kalkması riskini bertaraf etmek adına öncelikle teminatsız olarak, bunun mümkün olmaması halinde uygun görülecek bir oranda teminat karşılığında ve alacak tutarı oranında; davalılara ait taşınır – taşınmaz mallar ile banka hesapları üzerine ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ EK KARAR ÖZETİ İlk derece mahkemesince 20/01/2020 tarihli tensip 14 nolu ara kararıyla, talebe müstenit 17/01/2017 tarihli protokol ve müşterek müteselsil borçluluk sözleşmesinin tarihi ile talep tarihi arasında geçen süre ve taraflar arasındaki açık hesaba dayalı ticari ilişkinin de devam etmesi nedeniyle alacağın varlığı, miktarı ve muacceliyeti yaklaşık ispat ölçülerinde de kanıtlanamadığı gerekçesiyle, İcra İflas Kanunu'nun 257. ve müteakip maddelerine göre ihtiyati haczin reddine karar verilmiştir. Bu tensip ara kararına karşı ihtiyati haciz isteyen vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ İhtiyati haciz isteyen vekili istinaf dilekçesinde özetle: Dava dilekçesinin 6. bölümünde yer verdikleri "davalıların acentelik sözleşmesine aykırı hareket ettiğinin tespiti üzerine; müvekkilce Beşiktaş .... Noterliği' nin 13/03/2019 tarih ve ... yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilerek, 04.05.2015 TARİHLİ ACENTELİK SÖZLEŞMESİ HAKLI NEDENLERLE FESHEDİLMİŞ VE ACENTENİN ZİLYETLİĞİNDE BULUNAN 5.366.111,92 TL SİGORTA PRİMİ BEDELİNİN MÜVEKKİL ŞİRKETE TESLİM EDİLMESİ İHTAR EDİLMİŞTİR. (EK 2 Beşiktaş .... Noterliği' nin 13/03/2019 tarih ve .... yevmiye numaralı ihtarnamesi)" ifadeleri ile taraflar arasındaki acentelik sözleşmesinin feshedildiğini, dolayısıyla davalı ile yürütülen ticari ilişkinin sona erdiğinin ilk derece mahkemesine açıkça beyan edildiğini, işbu işlemlere ilişkin keşide edilen ihtarnamenin de yine dava dilekçesi ekinde ilk derece mahkemesine sunulduğunu, ancak tüm bu açıklamalar ve sunulan belgelere rağmen yerel mahkeme taraflar arasındaki açık hesaba dayalı ticari ilişkinin de devam ettiğinin kabulüyle haklı ihtiyati haciz talebimizin reddine karar vermesinin eksik incelemeye dayanmış olup; hukuka ve hakkaniyete açıkça aykırı olduğunu, Taraflar arasında imzalanan 17/01/2017 tarihli Protokol ve Müşterek ve Müteselsil Borçluluk Sözleşmesi'nin borç ikrarı içeren İİK 68/1 niteliğinde bir evrak olduğundan, ilk derece mahkemesinin ret kararında yer verdiği "... alacağın varlığı , miktarı ve muacceliyeti yaklaşık ispat ölçülerinde de kanıtlanamadığından.." gerekçesinin doğru bir tespit içermediğini, Dava dilekçesinde de belirtildiği üzere; davacı müvekkili ve davalılar arasında 17/01/2017 tarihli Protokol ve Müşterek ve Müteselsil Borçluluk Sözleşmesi ile borç konusunda tarafların mutabık kaldıklarını, Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 25/02/2014 tarihli 2014/2005 Esas Ve 2014/5294 Karar sayılı ilamının müvekkili davacı ve davalılar arasında yapılan 17/01/2017 tarihli Protokol ve Müşterek ve Müteselsil Borçluluk Sözleşmesi'nin borç ikrarı ve İİK'nın 68/1. maddesinde belirtilen belge niteliğinde olduğunu açıkça ortaya koyduğunu, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 23/11/2015 2015/12949 Esas, 2015/12407 Karar sayılı ilamının da huzurdaki yargılamada alacağın yaklaşık olarak ispatlandığının ve ihtiyati haciz talebinin kabulü için kafi olduğunu belirterek, Yukarıda açıklanan nedenlerle kanuna ve hukuka aykırı ilk derece mahkemesi ara kararının istinafen incelenmesini, istinaf talebinin kabulüyle, ilk derece mahkemesince ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin kararın kaldırılmasını ve davalıların ticari ve ekonomik durumunun belirsizliğini ve hali hazırdaki tahsil kabiliyetlerinin dava sonunda ortadan kalkması riskini bertaraf etmek adına; öncelikle teminatsız olarak, bunun mümkün olmaması halinde uygun görülecek bir teminat karşılığında ve alacak tutarı oranında; huzurdaki dava sonuna kadar davalılara ait taşınır ve taşınmaz mallar ile banka hesapları üzerine ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Talep, açılan itirazın iptali davası içinde istenilen ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince tensip tutanağı 14 nolu ara karar ile davada talep edilen ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Öncelikle her ne kadar mahkemece HMK 297 maddesi kapsamında talebi değerlendirir bir ara karar tanzim edilmemişse de, ihtiyati haciz talebinin değerlendirildiği tensip 14 nolu kararın gerekçeli yazıldığı dikkate alınarak bu husus eleştirilmekle yetinilmiş, sırf bu nedenle kararın kaldırılması cihetine gidilmeksizin istinaf başvurusu esastan incelenmiştir.İhtiyati haciz yasada geçici hukuki korumalardandır.İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için İİK'nın 257.maddesindeki şartların oluşması gerekir. İİK'nın 257/1.maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı... ihtiyati haciz talebinde bulunabilir. İİK'nın 258/1. Maddesinin 2. Cümlesine göre: "İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecburdur." Bu madde uyarınca İhtiyati haciz talep eden, İİK'nın 257/1. Maddesi kapsamında bir para borcunun alacaklısı olduğunu, borcun rehinle temin edilmediğini ve borcun vadesinin gelmiş olduğunu yaklaşık olarak mahkemeye kanaat getirecek tarzda ispat etmek durumundadır.Somut uyuşmazlıkta davacının delil olarak dayandığı protokol ve ve müşterek borçluluk sözleşmesinin 17.01.2017 tarihli imzalandığı, davacı tarafından taraflar arasındaki acente sözleşmesinin 13.03.2019 tarihli ihtarname ile fesh edildiğinin bildirildiği, 17.01.2017 tarihli imzalanın protokolde borcun 5.814.490,37 TL olarak belirlendiği ileri sürülmüş olmasına rağmen davacı tarafından keşide edilen 13.03.2019 tarihli ihtarnamede borcun 28.02.2019 tarihi itibariyle 5.366.111,92 TL olarak yer verildiği, açılan davada ise 5.697.120,17 TL yönünden takibe itirazın iptalinin istenildiği de gözetildiğinde, ilk derece mahkemesinin talebe dayanak protokol tarihi, sözleşmenin feshine ilişkin ihtar tarihi ile, takip ve dava tarihlerine göre davacı alacağının miktar ve değerinin yargılamaya muhtaç olduğu tespiti yerinde görülmektedir.Buna göre açılan davada ileri sürülen iddia, savunma, tüm dosya kapsamı dikkate alındığında dosyanın geldiği aşama itibariyle alacağın miktarı konusunda yaklaşık ispat olgusunun gerçekleşmediği sonuç ve kanaatine varıldığından, ilk derece mahkemesinin kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi gerekmiştir.Bu sebeple ilk derece mahkemesince verilen red kararı yerinde olup davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine,2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine,5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK'nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 09/07/2020


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi