Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/22524
Karar No: 2017/4861
Karar Tarihi: 02.05.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/22524 Esas 2017/4861 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/22524 E.  ,  2017/4861 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -

    Davacılar vekili, müvekkillerinin yolcu olarak bulunduğu, davalıların sürücüsü ve zorunlu trafik sigortacısı olduğu aracın tam kusurlu olarak kırmızı ışıkta geçip dava dışı tramvaya çarpması sonucu müvekkillerinin kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandığını, sakat kalıp kalmayacaklarının belli olmadığını, küçük ... halen yürüyemediğinden okuluna servisle gidip gelmek zorunda kaldığını, müvekkillerinin ... tarafından karşılanmayan tedavi ve bakım gideri ödemek zorunda kaldıklarını, elem çektiklerini beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı ... için 5.000,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi, küçük ... için 5.000,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminatın (davalı ... şirketi manevi tazminattan sorumlu değil) kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesiyle maddi tazminat talebini davacı küçük ... için 6.352,42 TL’ye yükseltmiştir.
    Davalı ...Ş. vekili, müvekkilinin sigortalısının kusuru ve poliçe limitiyle sınırlı sorumlu olduğunu, bilirkişi raporu alınması gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... vekili, müvekkilinin kusuru olmadığını, olayda hatır taşıması olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, 1-a)Davacı ..."in maddi tazminata yönelik talebinin kısmen kabulü ile; davalı ... şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere 5.081,93 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ..."e verilmesine, hükmedilen alacağa davalı ... yönünden kaza tarihi olan 30.07.2010 tarihinden, davalı ... şirketi yönünden dava tarihi olan 01.12.2010 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, b) Davacı ..."in manevi tazminata yönelik talebinin kısmen kabulü ile; 2.500,00 TL"nin 30.07.2010 tarihinden yasal faizi ile birlikte davalı ..."den alınarak davacı ..."e verilmesine, 2-a)Davacı ..."ün maddi tazminata yönelik talebinin kısmen kabulü ile; davalı ... şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere 1.639,10 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ..."e verilmesine, hükmedilen alacağa davalı ... yönünden kaza tarihi olan 30.07.2010 tarihinden, davalı ... şirketi yönünden dava tarihi olan 01.12.2010 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, b)Davacı ..."ün manevi tazminata yönelik talebinin kısmen kabulü ile; 1.000,00 TL"nin 30.07.2010 tarihinden yasal faizi ile birlikte davalı ..."den alınarak davacı ..."e verilmesine karar verilmiş; hüküm davacılar vekili ve davalı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen maddi tazminata ilişkin hesaplamanın (aşağıda (5) nolu bentte belirtilen husus dışında) hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    a)Dava, trafik kazası nedeni ile cismani zarardan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    1086 sayılı HUMK"nın 388 ve 389. maddeleri ile 6100 sayılı HMK"nın karşılık 297/1-2. maddeleri uyarınca, mahkeme kararında; hüküm sonucunun, taraflara yükletilen hak ve sorumlulukların şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde ayrı ayrı ve açıkça gösterilmesi gerekir.
    Bu hükümler yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereği ve kamu düzeni ile ilgili olup yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekliliği kadar, kararın gerekçesinin de sonucu ile tam bir uyum içinde ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıkta olması zorunludur.
    ..."ın hukuka uygunluk denetimi yapabilmesi için de ortada usulüne uygun şekilde oluşturulmuş bir hüküm bulunması gerektiği açıktır.
    Mahkemece, gerekçe kısmında; ‘‘Her ne kadar davacının maddi tazminat talebinin kısmen reddine karar verilmiş olsa da; reddedilen kısmın davalı ..."in hatır taşımacılığı yapmasından dolayı olan indirimden kaynaklandığı, bu nedenle de davalı vekiline reddedilen maddi tazminat yönünden ücreti vekalet taktirine yer olmadığı,’’ belirtilmiş ise de, hüküm kısmında ‘‘Davalılar davada kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden reddedilen kısım nazara alınarak karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T"nin 12/son maddesi gereğince taktir edilen 1.270,00 TL ücreti vekaletin davacı ..."ten alınarak davalılara verilmesine,’’ karar verilmiştir. Hükmün gerekçesi ile kısa karar davalı vekalet ücreti yönünden uyumlu olmayıp taraflar yönünden şüphe ve tereddüt uyandıracak nitelikte olduğundan, bu yön yukarıda açıklanan yasa maddelerine açık bir aykırılık oluşturduğundan (10.04.1992 gün, 1991/7 Esas-1992/4 Karar sayılı ... İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararında da belirtildiği üzere) hükmün bozulması gerekmiştir.
    b) Kabule göre de; Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi (TBK md 56) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önüne alarak manevi tazminat adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarının adalete uygun olması gerekir. Tazminatın amacı zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmaktır.
    Somut olayda, hükme esas alınan ATK raporunda davacı küçük ...’in her iki femur’unun (uyluk kemiği) kırıldığı, 6 ay geçici iş göremeyeceği, davacı ...’ün kaburgasında birden fazla kırık meydana geldiği ve 2 ay geçici iş göremeyeceği tespit edilmiştir. Davacıların kazanın oluşumunda kusuru bulunmamaktadır. Mahkemece davacı küçük ... için 2.500 TL manevi, davacı ... için 1.000 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Yaralanmanın niteliği, tarafların kusur oranı, ekonomik ve sosyal durumu, kaza
    ../...
    2014/22524 -4-
    2017/4861

    tarihi, duyulan acı gibi nedenler dikkate alındığında, davacılar için hükmedilen manevi tazminat miktarı duyulan acıyı, çekilen sıkıntıyı hafifletebilecek düzeyde değildir. Hükmedilen manevi tazminat miktarı davacılar için bir miktar az olup, daha üst düzeyde manevi tazminat takdiri için hükmün bozulması gerekmiştir.
    3-Davalı ...Ş. vekilinin davacı ... hakkında kurulan maddi tazminat hükmü ile ilgili temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Davacılar vekili, davacı ... için 5.000 TL maddi tazminat isteminde bulunmuş, mahkemece davacı ... için 1.639,10 TL maddi tazminata hükmedilmiştir.
    6100 Sayılı HMK"un geçici 3/2 maddesi delaletiyle mülga 1086 Sayılı HUMK"un 427. maddesinde öngörülen temyiz kesinlik sınırı 1.1.2014 tarihinden itibaren 1.890 TL"ye çıkarılmıştır.
    Temyize konu davacı ... hakkındaki maddi tazminat hükmü anılan yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden davalı ...Ş. bakımından kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca ...’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir.
    4-Davalı ...Ş. vekilinin davacı ... hakkında kurulan maddi tazminat hükmü ile ilgili temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen maddi tazminata ilişkin hesaplamanın (belgesiz tedavi gideri yönünden) hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı ...Ş. vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    5-Davalı ...Ş. vekilinin davacı ... hakkında kurulan maddi tazminat hükmü ile ilgili diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Sorumluluğu doğuran olayın, zarar görenin vücut bütünlüğünü ihlal etmesi hali 6098 sayılı TBK m. 54"te özel olarak hükme bağlanmıştır. Bu hüküm gereğince, vücut bütünlüğünün ihlali halinde mağdurun malvarlığında meydana gelmesi muhtemel olan azalmanın ve dolayısıyla maddi zararın türleri; tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar şeklinde düzenlenmiştir.
    Somut olayda davacı küçük ...’in yaralanıp sakat kalma ihtimali olduğundan bahisle de maddi tazminat isteminde bulunulmuştur. Davacı ... kaza tarihinde 15 yaşında olup hükme esas alınan Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi’nden aldırılan rapora göre davacı küçüğün sürekli maluliyetinin bulunmadığı, iyileşme süresinin kaza tarihinden 6 aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir. Hesap bilirkişisi tarafından davacı küçük ... bakımından 6 ay için geçici işgöremezlik tazminatı hesabı da yapılmış, mahkemece bilirkişi raporu esas alınarak davacı küçük ... bakımından %20 oranında hatır taşıması indirimi de yapılarak belgesiz tedavi gideri yanında 2.633,936 TL geçici iş göremezlik tazminatına da hükmedilmiştir. Küçük ... kaza tarihinde henüz 15 yaşında olup gelir getiren bir işte çalışması söz konusu olmadığı, dolayısıyla tedavi müddeti boyunca mahrum kaldığı herhangi bir kazancı olmadığından, mahkemece geçici işgöremezlik zararı bulunmadığının gözetilmemesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair ve (4) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ...Ş. vekilinin davacı ... hakkında kurulan maddi tazminat hükmü ile ilgili sair temyiz itirazlarının reddine, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ...Ş. vekilinin temyiz dilekçesinin davacı ... hakkında kurulan maddi tazminat ile ilgili mahkeme hükmünün kesin olması nedeniyle REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının ve (5) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ...Ş. vekilinin davacı ... hakkında kurulan maddi tazminat hükmü ile ilgili temyiz itirazlarının kabulü ile hükümlerin BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara ve davalı ...Ş."ne geri verilmesine 02/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi