21. Hukuk Dairesi Esas No: 2007/1057 Karar No: 2007/1921 Karar Tarihi: 13.2.2007
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/1057 Esas 2007/1921 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2007/1057 E. , 2007/1921 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya 2. İş Mahkemesi TARİHİ : 25/12/2006 NUMARASI :1551-128
Davacı, birikmiş maaşının faiz alacağının tahsilinin tesbitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. 1-Dosyadaki yazılara, hükmün uyulan önceki Yargıtay bozma ilamına uygun biçimde verilmiş olmasına göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine. 2-Davacı, yaşlılık aylığının davalı Kurumca geç ödenmesi sebebiyle birikmiş faiz alacağını istemiş, mahkemece istemin kabulüne ilişkin karar Dairemizin 11.7.2006 tarihli ilamı ile faiz oranlarının uygulanmasında temerrüt tarihi ile son ödeme tarihi arasındaki sürede faiz oranları değiştiği halde temerrüt tarihindeki oran üzerinden hesaplama yapılmak suretiyle faiz hesaplanmasında hata yapıldığı gerekçesiyle bozulmuştur. Bozma ilâmına uyma kararı veren mahkemece yeniden bilirkişi raporu alınarak bu rapor doğrultusunda karar verilmiş ise de, varılan sonuç usul ve yasaya uygun bulunmamıştır. Davacı 31.3.2003 tarihinde yaşlılık aylığı tahsisi için müracaatta bulunmuş olup temerrüt tarihinin tesbitinde 1479 sayılı Yasa"nın 65/1. maddesi gereğince 3 aylık ödeme süresi sonunda davalı Kurum 2003 yılı Nisan, Mayıs ve Haziran ayları yönünden 31.06.2003 tarihinde, temerrüde düştüğü halde bilirkişi raporunda 31.06.2003 tarihi yerine 25.07.2003 tarihinin esas alınmış olması hatalı ise de davacı temyizi olmadığından bu husus bozma nedeni yapılmamıştır. Karara esas alınan 14.11.2006 tarihli bilirkişi raporunda bozma ilamında belirtilmiş olmasına rağmen temerrüt tarihi ile ödeme tarihi arasındaki sürede değişen faiz oranları dikkate alınmaksızın temerrüt tarihindeki faiz oranı esas alınarak tüm dönemi kapsayacak şekilde tek faiz oranı üzerinden ayrıca 25.07.2003 tarihinde yasal faiz oranı % 50 olduğu halde % 55, 25.06.2004"te % 38 olduğu halde % 43 oranının esas alınarak hesaplama yapılmış olması hatalı olup, faiz alacağının hesabına ilişkin bilirkişi raporunun hükme dayanak alınacak nitelikte olmadığı açıktır. Mahkemelerin en önemli görevi kısa sürede adil ve doğru karara ulaşmasıdır. Bu bağlamda gereksiz zaman ve emek kaybını önlemek gerektiği açıktır. Somut olayda Dairemizin bozma ilamının iyi okunarak alınan bilirkişi raporunun bozma ilamına uygun düzenlenip düzenlenmediği denetlenmeden mahkemece sadece bilirkişi raporunun sonuç bölümü esas alınarak karar verilmesi gereksiz zaman kaybına neden olduğu görülmektedir. Mahkemece bu tür yanlış uygulamalara mahal verilmemesi konusunda azami özen gösterilmesi gerektiği dikkate alınarak belirtilen esaslar çerçevesinde yeniden bilirkişi raporu alınarak çıkacak sonuca göre karar verilmelidir. Mahkemece bu maddi ve hukuku olgular dikkate alınmadan ve bozma kararı gereği yerine getirilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 13.2.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.