23. Hukuk Dairesi 2012/6580 E. , 2013/721 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı ..."ın müvekkili kooperatifin ortağı olup, kendisine tahsis ve teslim edilen A Blok ... numaralı konutu tapuda davalı ..."a devrettiğini, davalılar hakkında müvekkili kooperatifin ....04.2010 ve ......2009 tarihli genel kurullarında belirlenen ve tamamı kooperatifin tasfiyesine yönelik aidatların ödenmemesi sebebiyle ....350,00 TL asıl alacak, ....670,00 işlemiş faiz olmak üzere toplam ....020,00 TL"nin tahsili için ... takibi yapıldığını, davalıların borçlu olmadıklarını ileri sürerek takibe itiraz ettiklerini, davalı ..."ın halen üyeliği devam ettiğinden kooperatif aidatlarını ödemekle yükümlü olduğunu, ..."ın da söz konusu meskeni satın alması nedeniyle kooperatifin iskân ve tasfiyeye yönelik masraflarını ödemekle yükümlü olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile %40 ... inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiş; daha sonra davalılardan ... hakkındaki davadan feragat ettiklerini bildirmiştir.
Davalı vekili, müvekkili ..."nin hiçbir zaman kooperatif üyesi olmadığını, üye kaydı için başvurusu olmadığını, diğer davalı ..."ın da kooperatifte bir dönem sahip olduğu daireyi ..."dan değil kooperatif üyesi olmayan ..."dan tapu kaydının devri yoluyla üye devri yapılmaksızın satın aldığını savunarak, davanın yetki, ... bölümü, husumet ve zamanaşımı yönünden reddini, esasa girilmesi halinde davanın reddini ve %40 kötüniyet tazminatının tahsilini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davalı ..."ın peşin ödemeli ortak olması yönünde bir genel kurul kararı olmadığı, ....04.2010 tarihli genel kurul kararı gereğince ....350,00 TL asıl, ....279,00 TL gecikme faizi borcu olduğu gerekçesiyle, davalı ... hakkındaki davanın kısmen kabulü ile takibin asıl alacak ....350,00 TL"ye takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmek suretiyle ....629,00 TL üzerinden devamına, asıl alacak üzerinden % 40 ... inkar tazminatının davalıdan tahsiline, davalı ... yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı ... vekili temyiz etmiştir.
...)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
...)Dava, aidat alacağının tahsili amacıyla başlatılan ... takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun .... maddesi hükmü uyarınca, ortaklar hak ve yükümlülüklerinde eşit konumdadırlar.Yönetim kurulu bu ilkenin dışına çıkmak istediği takdirde, bu hususu, genel kurul gündemine alarak, genel kurulun tartışmasına açıkça sunması gerekmekte veya genel kurulun yapılan uygulamayı açıkça veya zımnen benimsemesi icap etmektedir. Bu nedenle, sabit ve peşin aidat ödemek suretiyle ortaklığa alınmadaki bu usule
uyulmamışsa, böyle bir ortağın (devam eden inşaatların finansmanına katılım için) üyelik aidat yükümlülüğü devam eder. Açıklanan usule uyulmuşsa, ortaklığa alımdaki bu farklılık, ortaklığa alındıktan sonra üyelik aidatı istenmesini mümkün kılmaz ise de kooperatifin amacına ulaşıncaya kadar yapılan genel yönetim ve altyapı giderlerinden ortağın sorumluluğu devam eder. Genel kurulca açık yetki verilmedikçe ya da benimsenmedikçe 1163 sayılı Kanun"un .... maddesine aykırı şekilde yönetim kurulunun diğer ortaklardan farklı statüde ortaklığa kabul kararı vermesine veya akçalı konularda bir ortağı farklı statüde konumlandırmasına geçerli hukuki sonuç bağlanamaz.
Davalı tarafça peşin ödemeli ortak olduğu,bir kısım ödemelerle ilgili genel kurulda tadil niteliğinde kararlar alındığı, ödemede bulundukları savunulduğu halde, mahkemece, bu hususlara ilişkin yeterince inceleme ve araştırma yapılmaksızın hüküm kurulmuştur.
Mahkemece davalı ..."ın kooperatife üye olduğu tarihten önce ve dava tarihine kadar tüm genel kurul kararları öncelikle davalı kooperatiften, temin edilemez ise ilgili Ticaret Sicil Memurluğu"ndan ya da anasözleşmenin 41.maddesi gereğince ilgili Bakanlık İl Müdürlüğü"nden celp edilerek, kooperatif konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla öncelikle davalının ortaklığının niteliği ve sorumlu olduğu giderler, davalının birbirini takip eden genel kurulda aynı kalemlerle ilgili tadil niteliğinde kararlar alındığı savunması, ......2007 tarihinde yaptığı ödemesinin bazı kalemler yönünden kabul niteliğinde olup olmadığı hususlarında rapor alınmalıdır.
Öte yandan, davacı kooperatifçe takip talepnamesi ekindeki borç hesap tablosunda takip konusu alacağın dönemi ayrıntıları ile belirtildiği halde bilirkişi tarafından talep konusu edilmeyen Ocak, Şubat, Mart ve Nisan 2011 ayları aidatları da dahil edilerek hesaplama yapılmıştır. Bilirkişi tarafından takip konusu dönem ve talep edilen faiz oranları ile bağlı kalınarak takip tarihi itibariyle alacağın belirlenmemiş olması doğru değildir.
Ayrıca, mahkemece karar verildikten sonra temyiz aşamasında; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu yürürlüğe girmiş olup, Türk Borçlar Kanunu"nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki 6101 sayılı Kanunu"nun .... maddesinde aynen "Türk Borçlar Kanunu"nun kamu düzenine ve genel ahlâka ilişkin kuralları ile geçici ödemelere ilişkin 76"ncı, faize ilişkin 88"nci, temerrüt faizine ilişkin 120"nci ve aşırı ifa güçlüğüne ilişkin 138"nci maddesi görülmekte olan davalarda da uygulanır." hükmüne yer verilmiştir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 88. maddesinin "Faiz ödeme borcunda uygulanacak yıllık faiz oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir. Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık faiz oranı, birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranını yüzde elli fazlasını aşamaz." hükmünü içermesinin yanı sıra, temerrüt faizine ilişkin 120. maddesinde de aynen; "Uygulanacak yıllık temerrüt faizi oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa, faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir. Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık temerrüt faizi oranı, birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamaz. Akdî faiz oranı kararlaştırılmakla birlikte sözleşmede temerrüt faizi kararlaştırılmamışsa ve yıllık akdî faiz oranı da birinci fıkrada belirtilen faiz oranından fazla ise, temerrüt faizi oranı hakkında akdî faiz oranı geçerli olur." düzenlemesine yer verilmiştir.
Kooperatif genel kurullarında kararlaştırılan faiz oranının anılan yasal düzenlemedeki yerine gelince; para borçları açısından borçlu temerrüdüne bağlanan sonuçlardan birisi, temerrüt faizi ödeme yükümlülüğüdür. Temerrüt faizi borçlunun para borcunu zamanında ödememesi ve temerrüde düşmesi üzerine kanun gereği kendiliğinden işlemeye başlayan ve temerrüdün devamı müddetince varlığını sürdüren bir karşılık olması itibariyle, zamanında ifa etmeme olgusuyla doğrudan bir bağlantı içindedir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 42. maddesine göre genel kurul bütün üyeleri temsil eden en yetkili organ olup, kanun veya anasözleşme ile
genel kurula tanınmış olan konular hakkında karar verme yetkisini haizdir. Konut Yapı Kooperatifi Tip Anasözleşmesi"nin .../.... maddesinin .... bendi uyarınca ortaklardan tahsil edilecek taksit miktar ve ödeme şartları ile gecikme halinde uygulanacak esasları tespit etmek genel kurulun yetkisi dahilindedir.
Genel kurulca, ödeme günü belirlenerek, (belirlenmemişse ayın sonu ödeme günü olup) aidat bedelinin süresinde ödenmesine, süresinde ödenmemesi halinde ise temerrüt faizi uygulanmasına ilişkin alınan kararın kesinleşmesi halinde, bu kararın tüm ortakları bağlayacağı açıktır. Genel kurul kararları, üyeler ile kooperatif arasında yapılmış bir sözleşme niteliğinde olup, kooperatif ve üyeler arasında ayrıca faiz oranları ile ilgili sözleşme yapılmasına gerek yoktur. Ayrıca genel kurullarca kararlaştırılan faiz oranları daha sonraki yıllarda değiştirilmediği ve iptal edilmediği sürece genel kurula katılmasa dahi tüm üyeleri bağlar. Bu durumda, 818 sayılı BK "nın 101/.... ( 6098 sayılı T.B.K" nın 117. ) maddesi hükmü karşısında, genel kurulun belirlediği tarih kesin vade olup, üyenin bir ihtarla ayrıca temerrüde düşürülmesine gerek kalmadan, borcun ifasının istenebileceği kuşkusuzdur. Anapara faizi ise, borçlunun henüz temerrüde düşmeden ödemesi gereken sözleşmeyle kararlaştırılan faizdir. Bu durumda, kooperatif genel kurullarında kararlaştırılan faiz oranı, TBK" nın 88. maddesinde düzenlenen anapara faizi olmayıp, 120. maddede düzenlenen temerrüt faizine ilişkindir. Kooperatif ile üyesi arasında ticari ilişki bulunmadığından yasal oranda temerrüt faizi uygulanmalıdır. 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun" un .../.... maddesi gereğince, bir miktar paranın ödenmesinde temerrüde düşen borçlu, sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça, geçmiş günler için .... maddede belirlenen yasal faiz oranına göre temerrüt faizi ödemeye mecburdur. Maddenin açık ifadesinden de anlaşılacağı üzere temerrüt faizinin, yasal faiz oranından fazla alınması taraflarca kararlaştırılabilir. Anılan maddeler birlikte değerlendirildiğinde kooperatif genel kurulunca belirlenen aidatların ödenmesinde gecikme durumunda alınacak temerrüt faizinin yasal temerrüt faiz oranından daha fazla miktarda kararlaştırılabileceği anlamı çıkmaktadır. Ancak taraflar, uygulanacak temerrüt faizi oranını belirlerken, yukarıdaki paragrafta belirtilen 6098 sayılı TBK’nın 120/.... maddesinde öngörülmüş olan sınırlamayı dikkate alınmak zorundadırlar.
Somut olayda, takip ve dava konusu 31.05.2009 ila 31...2010 tarihleri arasına ilişkin aidat ve işlemiş faiz miktarı ile faiz oranı kooperatif genel kurul kararlarıyla belirlendiğinden ve genel kurul kararları da sözleşme niteliğinde olduğundan davacının takip konusu alacak kalemlerine uygulanması gereken azami faiz oranı TBK’nın 120/.... maddesinde düzenlenmiş yıllık temerrüt faiz oranı olup, davacı kooperatifin genel kurullarında kabul edilmiş temerrüt faiz oranı, faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuata yani 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun"un .../.... maddesine göre belirlenen yasal faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamayacaktır.
Bu durumda, mahkemece, karar tarihinden sonra yürürlüğe giren anılan yasal düzenleme bu açıklamalar çerçevesinde somut olay bakımından değerlendirilerek, işlemiş temerrüt faizi oranı ve miktarı bakımından gerektiğinde bilirkişiden, açıklamalı, gerekçeli ve denetime elverişli bir rapor alınmak ve sonucuna göre bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı ... yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren ... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere ....02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.