11. Hukuk Dairesi 2016/10955 E. , 2016/8227 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 8. Tüketici Mahkemesi’nce verilen 30/06/2016 tarih ve 2016/706-2016/1514 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı Banka"nın teşvik ve yönlendirmesi ile ... A.Ş."ye 6.000,00 TL mevduatını vadeli olarak yatırdığını, henüz paranın vadesi gelmeden banka yönetimine el konulduğunu ve hesap bedellerinin müvekkiline ödenmediğini, müvekkilinin kasıtlı olarak bankası adına açılan hesaba mevduat yatırmasını sağlayan ve bu bankanın paravan bir banka olduğunu gizleyen davalının müvekkilinin ödenmeyen mevduatından sorumlu olduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 6.000,00 TL"nin paranın bankaya yattığı tarihten itibaren değişen oranlarda avans faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece iddia ve dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"un 3/1-k maddesinde tüketicinin ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden kişi şeklinde tanımlandığı, 3/1-d maddesinde ise, hizmetin tanımının yapıldığı ve satıcının mal veya hizmeti tüketiciye satması şartının bulunduğu, somut olayda davalı bir finans kurumu olup, davacının parasını değerlendirmeyi amaçladığı, TTK"nın 4/1 m. uyarınca her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava sayıldığı, bu maddenin alt bentlerinde tarafların ticari işletmesi ile ilgili olmasa dahi ticari dava olarak kabul edilen işler sayılmış olup, bunlardan birinun de bankacılık işlemlerinden kaynaklanan uyuşmazlık olduğu, davacı tüketici sıfatını taşıyan birisi olmayıp, gelir elde etmek amacıyla finans kurumuna para yatırmış durumda olduğu, davalının sıfatı dikkate alındığında ihtilafın bankacılık işleminden kaynaklanması nedeniyle davaya bakmakla asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle, mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine, süresi içinde talepte bulunulması halinde dosyanın görevli ... Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi"ne gönderilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, off shore hesaba yatırılan paranın istirdadı istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda özetlenen gerekçe ile görevsizlik kararı verilmiştir. Ancak, dava tarihi olan 25/05/2016 tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"un 3/1-k maddesinde tüketicinin; “ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi”, 3/1-l maddesinde ise tüketici işleminin; “mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına
hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” ifade edeceği düzenlenmiş, aynı Kanun"un 73/1 madde ve fıkrasında da; tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalara bakma görevinin tüketici mahkemelerine ait olduğu hüküm altına alınmıştır. Bu itibarla, mahkemece tüketici konumundaki davacı tarafından açılan işbu davada tüketici mahkemesinin görevli olduğu nazara alınarak işin esasına girilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 18/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.