23. Hukuk Dairesi 2012/5317 E. , 2013/214 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı ... vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı ... ve vekili Av. ... ile davacılar vekili Av. ... gelmiş, diğer davalı tarafından gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacılar vekili, davacılar ile davalı şirket arasındaki 21.09.2006 tarihli düzenleme şeklinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesiyle müvekkillerine ait taşınmaz üzerinde yapılacak inşaatın yapı ruhsatı tarihinden 18 ay içerisinde bitirilerek tesliminin kararlaştırıldığını, inşaatın süresinde bitirilerek teslim edilmemesi nedeniyle taraflarca 08.04.2009 tarihinde ek sözleşme düzenlendiğini, ek sözleşmenin gereklerinin de yerine getirilmemesi üzerine 07.12.2010 tarihli fesihname ile sözleşmenin geriye etkili sonuç doğurur şekilde feshedildiğini, fesih tarihine kadar yüklenicinin hak ettiği 5 adet bağımsız bölüm dışında kalan ve yüklenicinin henüz hak kazanmadığı halde üçüncü kişilere sattığı bağımsız bölümlerin arsa maliklerine devrinin kararlaştırıldığı halde davalı yüklenicinin anılan bağımsız bölümleri iade etmeyerek davalı ...’e muvazaalı şekilde sattığını ileri sürerek, 8 ve 12 numaralı bağımsız bölümlerin tapu kaydının iptali ile davacılar adına tesciline tescilin mümkün olmaması halinde değerinin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, müvekkilinin dava konusu bağımsız bölümleri davalı yükleniciden bedelini ödeyerek satın aldığını, yükleniciye daire bedellerini ödenerek yüklenici tarafından eksik bırakılan imalatların tamamlandığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket yetkilisi, dava konusu dairelerin, davalı ..."dan aldığı borca karşılık teminat olarak devrettiğini, borç aldığı parayı halen ödeyemediği için dairelerin davalı adına kayıtlı olduğunu ve satımın gerçek satım olmadığını savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacılar ile davalı şirket arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ve ek sözleşmenin yerine getirilmemesi üzerine 07.12.2010 tarihinde sözleşmenin karşılıklı anlaşmayla feshedildiği, fesih sözleşmesi uyarınca davacılara ait olan dava konusu dairelerin, diğer davalıca davalı ...’e rayiç değerinin çok altında bir bedelle devredildiği, satım bedellerinin ödendiğine ilişkin iddianın davalı ... tarafından kanıtlanamadığı, dava konusu dairelerin satımının gerçek satım olmadığının davalı şirket temsilcisi tarafından beyan edildiğinden satımın muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile dava konusu 8 ve 12 nolu bağımsız bölümlerin davalı ... adına olan tapu kayıtlarının iptali ile 8 nolu bağımsız bölümün davacılardan ..., ..., ... ve ... adına tesciline, 12 nolu bağımsız bölümün ise 23/47 hissesinin davacılardan ... ve ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
Kararı, davalı ... vekili temyiz etmiştir.
Dava, arsa payı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı arsa sahipleriyle yüklenici arasında 21.09.2006 tarihinde asıl, 08.04.2009 tarihinde ek arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlenmiş, ... Noterliği"nin 24.11.2010 tarih 28427 yevmiye nolu düzenleme şeklindeki fesihnameyle sözleşme karşılıklı olarak feshedilerek yanların bir birini ibra ettikleri hüküm altına alınmıştır. 07.12.2010 tarihinde taraflarca, yine aynı Noterlikte 29210 yevmiye numaralı düzenleme şeklindeki ek fesihname düzenlenmiştir. Anılan son fesihname kapsamına göre davacı arsa sahipleriyle davalılardan yüklenicinin, aralarındaki sözleşmeyi ileri etkili şekilde fesh ettikleri, buna göre fesih tarihine kadar yüklenicinin yaptığı imalat karşılığı 5 adet bağımsız bölümün yükleniciye bırakılacağı diğer bağımsız bölümlerin ise arsa sahipleri uhdesinde kalacağının belirtildiği görülmüştür.
Dava konusu 8 ve 12 nolu bağımsız bölümler sözleşme gereğince yükleniciye isabet eden yerlerden olup onun tarafından da davalılardan üçüncü kişiye tapuda temlik edildikleri anlaşılmaktadır.
İzah edilen bu durum karşısında öncelikle 07.12.2010 gün ve 29210 nolu ek fesihnamenin düzenlendiği tarih itibariyle söz konusu inşaatın getirildiği seviyeye göre yüklenicinin sözleşmesine göre kaç adet bağımsız bölümü hak etmiş olabileceği oluşturulacak bilirkişi kurulu aracığıyla belirlenmelidir. Sözleşme gereğince yüklenicinin isteyebileceği bağımsız bölüm sayısının yaptığı imalat karşılığında kendisine bırakılması kararlaştırılan 5 adet bağımsız bölüm ile uyum gösterip göstermediği değerlendirilmeli, ek fesihnamede belirtilen 5 adet bağımsız bölümün hangileri olduğu da belirlenerek yüklenicinin yapılan inşaattan sözleşme uyarınca hakkettiği bölümlere ilişkin diğer devirlerin de değerlendirilmesi suretiyle dava konusu bağımsız bölümlerin yükleniciye bırakılması gereken bölümler arasında kaldığının anlaşılması halinde davanın reddine, aksi takdirde yani dava konusu bağımsız bölümlerin yükleniciye bırakılması gereken bağımsız bölümler dışında olduğunun saptanması halinde ise şimdiki gibi karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yalnızca bağımsız bölümlerin tapudaki devir bedelleri değerlendirilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 990,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı ..."a ödenmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.