17. Ceza Dairesi 2019/13146 E. , 2020/118 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
Bina içerisinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında hırsızlık suçundan sanık ...’un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 142/2-h, 145/1 ve 62. maddeleri uyarınca 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Adana 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/06/2017 tarih, 2017/294 Esas ve 2017/447 sayılı kararı ile yine sanığın aynı suçtan 5237 sayılı Kanunu’nun 142/2-h maddesi uyarınca 5 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Adana 21. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/06/2017 tarih, 2017/286 Esas ve 2017/440 sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 11/10/2019 tarih ve 94660652-105-01- 7691-2019 KYB sayılı Kanun Yararına Bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyasının Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 22/10/2019 tarih ve 2019/100860 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderilmiştir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının istem yazısında;
“Bina içerisinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında hırsızlık suçundan sanık ...’un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/2-h, 145/1 ve 62. maddeleri uyarınca 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Adana 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/06/2017 tarih, 2017/294 Esas ve 2017/447 sayılı kararı ile yine sanığın aynı suçtan 5237 sayılı Kanunu’nun 142/2-h maddesi uyarınca 5 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Adana 21. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/06/2017 tarih, 2017/286 Esas ve 2017/440 sayılı kararını kapsayan dosyalar incelendi.
Sanığın bir suç işleme kararı icrası kapsamında işlemiş olduğu bina içerisinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında hırsızlık suçu nedeniyle Adana 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/03/2018 tarihli ve 2017/439 esas, 2018/171 sayılı kararının istinaf edilerek, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin 22/10/2018 tarihli ve 2018/2265 esas, 2018/2233 sayılı kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi sonucu kesinleşmiş bulunması karşısında, karar aleyhine kanun yararına bozma yoluna gidilmesine kanunî imkân bulunmamakla birlikte, Cumhuriyet Savcısı tarafından istinaf başvurusunun esastan red kararına karşı, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 308/A maddesi kapsamında mahallinde itiraz yoluna gidilebileceği değerlendirilerek yapılan incelemede;
Dosya kapsamına göre, Adana 21. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/286 Esas sayılı dosyasındaki suç tarihinin 12/04/2017, iddianame düzenleme tarihinin ise 28/04/2017 olduğu, Adana 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/294 Esas sayılı dosyasındaki suç tarihinin 10/04/2017, iddianame düzenleme tarihinin ise 04/05/2017 olduğu, her iki suçun da ilk iddianamenin düzenlenme tarihinden önce işlendiği ve hukukî kesinti olmadığı, anılan iki dosyada da sanığın üzerine atılı eylemlerin aynı mahiyette olduğu dikkate alınarak, bu eylemlerin bir suç işleme kararı icrası kapsamında işlendiği anlaşıldığından, dosyaların birleştirilmesi ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 43. maddesinde öngörülen zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeksizin her bir eylem için ayrı ayrı ceza verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu ile kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.” Denilmektedir.
Hukuksal değerlendirme:
5237 sayılı TCK"nun 43/1. maddesinde bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda aynı suçun birden fazla işlenmesi zincirleme suç olarak kabul edilmiştir. Bu maddenin uygulanabilmesi için; a) Aynı suçun değişik zamanlarda birden fazla işlenmesi, b) İşlenen suçların mağdurunun aynı kişi olması, c) Bu suçların aynı suç işleme kararı altında işlenmesi gerekmektedir. Aynı TCK"nun 43/2. maddesinde de aynı suçun birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenmesi durumunda aynı hükmün uygulanacağı belirtilmiştir.
İnceleme konusu somut olayda:
Adana 21. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/286 Esas sayılı dosyasındaki suç tarihinin 12/04/2017, iddianame düzenleme tarihinin ise 28/04/2017, dosyanın müştekisinin ... olduğu, Adana 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/294 Esas sayılı dosyasındaki suç tarihinin 10/04/2017, iddianame düzenleme tarihinin 04/05/2017 müştekisinin ise Kayhan Ünaldı olduğu, sanığın farklı adreslerdeki iki ayrı ... marketten hırsızlık yaptığı, Yargıtay 17. Ceza Dairesinin 04.12.2019 tarih, 2019/4806 Esas ve 2019/15432 Karar, 21.10.2019 tarih, 2019/8703 Esas ve 2019/8703 Esas ve 2019/12809 Karar ve 14.10.2019 tarih, 2019/1477 Esas ve 2019/12398 Karar sayılı ilamlarında belirtildiği üzere, suça konu farklı adreslerde bulunan marketlerin zilyetlerinin farklı kişiler olduğu, bu nedenle sanığın iki farklı adresteki ... marketlerine her seferinde yenilenen suç kastı ile hareket ederek eylemleri gerçekleştirdiği, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 2019/13 Esas ve 2019/618 Karar sayılı kararında da benzer bir olayla ilgili olarak kabul edilen ilkeler karşısında da iki ayrı suç oluştuğu anlaşılmakla TCK’nın 43. maddesinde düzenlenen zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı anlaşılmıştır.
SONUÇ VE KARAR:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görülmediğinden, açıklanan nedenlerle, anılan hususlara yönelik kamu yararına bozma isteminin REDDİNE, 06/01/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.