19. Ceza Dairesi 2018/3310 E. , 2019/9104 K.
"İçtihat Metni"2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"na aykırılıktan kabahatli ... hakkında, anılan Kanun"un 47/1-B. maddesi gereğince, Antalya Fahri Trafik Müfettişliği Büro Amirliğinin 08/10/2017 tarihli ve MA 23934097 sayılı trafik ceza tutanağı ile uygulanan 206,00 Türk lirası idarî para cezasına yönelik başvurunun reddine ilişkin Antalya 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 12/01/2018 tarihli ve 2017/6369 değişik iş sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 08/05/2018 gün ve 4179 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekinde bulunan dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 15/05/2018 gün ve KYB-2018-40469 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
5326 sayılı Kabahatler Kanunu"nun, "Başvurunun incelenmesi" başlıklı 28. maddesinin 2. fıkrasında "Başvurunun usulden kabulü hâlinde mahkeme dilekçenin bir örneğini ilgili kamu kurum ve kuruluşuna tebliğ eder." 3. fıkrasında "İlgili kamu kurum ve kuruluşu, başvuru dilekçesinin tebliği tarihinden itibaren en geç onbeş gün içinde mahkemeye cevap verir." 4. fıkrasında "Mahkeme, başvuruda bulunan kişilere cevap dilekçesinin bir örneğini tebliğ eder; talep üzerine veya re"sen tarafları çağırarak belli bir gün ve saatte dinleyebilir." 7. fıkrasında "Mahkeme ilgilileri dinledikten ve bütün delilleri ortaya koyduktan sonra aleyhinde idarî yaptırım kararı verilen ve hazır bulunan tarafa son sözünü sorar. Son söz hakkı, aleyhinde idarî yaptırım kararı verilen tarafın kanunî temsilcisi veya avukatı tarafından da kullanılabilir. Mahkeme son kararını hazır bulunan tarafların huzurunda açıklar." şeklindeki düzenleme nazara alındığında, dosya kapsamına göre, muterizin idarî para cezası karar tutanağının tanzim edildiği tarihte kendisinin ve ... plakalı aracının Antalya ilinde bulunmadığını, İstanbul ilindeki ikâmet adresinde ailesiyle birlikte olduğunu, ilgili yerlerdeki mobese kamera kayıtlarının incelenmesi hâlinde bu hususun doğrulanabileceğini belirtmiş olması karşısında, olay tarihi ve saatinde idarî para cezasına konu ... plaka sayılı araca ait görüntü kayıtlarının ilgili kurumlardan temin edilerek, aynı plaka sayılı aracın idarî para cezasının düzenlendiği tarihte Antalya ve İstanbul illerinde olup olmadığına dair gerekli yazışmaların yapılarak, aynı plaka sayılı aracın farklı yerlerde olduğuna dair kamera kaydı elde edilmesi halinde, görüntü dökümlerinin karşılaştırılması amacıyla bilirkişi raporu alınması gerekirken, belirtilen hususlar ikmal edilmeden ve gerekli usulî işlemler yerine getirilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla, gereği görüşülüp düşünüldü;
Olağanüstü kanun yolu olan ve öğretide “olağanüstü temyiz” olarak adlandırılan kanun yararına bozmanın amacı hakim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen kararların Yargıtay’ca incelenmesini, buna bağlı olarak da kanunların uygulanmasında ülke sathında birliğe ulaşmak, hakim veya mahkemelerce verilen cezaya ilişkin karar veya hükümlerdeki hukuka aykırılıkları toplum ve birey açısından hukuk yararına gidermektir.
Olağanüstü bir kanun yolu olan kanun yararına bozma müessesesinin konusunu oluşturabilecek kanuna aykırılık halleri, olağan kanun yolu olan temyiz nedenlerine göre dar ve kısıtlı tutulduğunda kesin hükmün otoritesi korunmuş olur.
26.10.1932 gün ve 29/12 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ve bu karar esas alınmak suretiyle verilen Yargıtay Ceza Genel Kurulu ve Özel Dairelerin süreklilik arz eden kararlarında belirtildiği üzere, kabul edip etmemenin hakim veya mahkemenin takdirine bağlı olduğu istekler hakkında verilen kararlar ile kanıtların değerlendirilmesine ve şahsi hakka ilişkin kararlar kanun yararına bozma konusu olamaz.
Mahkemece kanun yararına bozma isteminde ileri sürülen nedenler yönünden dosya kapsamında tüm deliller tartışılıp takdir edilmek suretiyle karar verildiği ve delil takdiri yapılarak verilen kararlar aleyhine kanun yararına bozma yoluna gidilemeyeceğinden;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının yerinde görülmeyen kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 28/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.