8. Ceza Dairesi 2020/9443 E. , 2021/22876 K.
"İçtihat Metni"İhbarname No : KYB - 2020/1392
Görevi kötüye kullanma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından şüpheliler İzmir Adliyesi Görevlileri haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 22/05/2019 tarihli ve 2019/33719 soruşturma, 2019/30730 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına ilişkin mercii İzmir 6. Sulh Ceza Hâkimliğinin 12/11/2019 tarihli ve 2019/3834 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak;
Dosya kapsamına göre, müşteki ..."in tutuklu bulunduğu İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/27 esas, 2017/143 sayılı dosyasına ilişkin olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 24/04/2018 tarihli ve 2018/293 esas 2018/1216 karar sayılı ilâmı ile anılan kararın bozulmasına ve söz konusu dosyada sanık olan müştekinin aynı tarihte tahliye edilmesine karar verildiği ve adı geçen müştekinin tahliye edilmesi için anılan Dairenin 24/04/2018 tarihli ve 62967197/2018-295 sayılı yazısının İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına iletildiği ve İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Muhabere Bürosunun 24/04/2018 tarih 2018/9265 sayılı yazısı ile müştekinin tutuklu bulunduğu İzmir 1 Nolu T Tipi Cezaevi Müdürlüğüne gönderildiği, ilgili işin aynı gün saat 15:14:23"de anılan Kurum genel evrak sorumlusu Hava Yılmaz tarafından açılarak infaz bürosuna aktarılmasını müteakip, söz konusu Kurum"da infaz işlerinde görev yapmakta olan nöbetçi ... tarafından aynı gün saat 15:45 te anılan evrakın açıldığı ve bahse konu evrakın tahliye kararı yerine boş yazışmadan/boş müzekkereden yazılması nedeniyle tebligat olarak algılanması nedeniyle tebligat işlerinden sorumlu olan ..."ye yönlendirildiği, tahliye kararının ise ancak 02/05/2018 tarihinde tespit edilmesi sonucu müşteki ..."in tahliye edildiği belirtilen somut olayda, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında, söz konusu tahliye yazısının kendilerine iletilmesine rağmen gereğini zamanında yerine getirmeyen yukarıda isimleri zikredilen İzmir 1 Nolu T Tipi Cezaevi Müdürlüğü görevlileri haklarında ayırma kararı verilerek ayrıca soruşturma yürütülmek üzere 22/05/2019 tarihli ve 2019/51501 soruşturma, 2019/5405 sayılı yetkisizlik kararı ile evrakın Aliağa Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Muhabere ve/veya İnfaz Bürosu görevlilerinin üzerlerine düşen görevi yaptıkları ve söz konusu büroda çalışan personelin müştekinin geç tahliye edilmesinde herhangi bir kusurlarının bulunmadığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin olarak verilen karara karşı yapılan itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmış ise de;
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Muhabere ve/veya İnfaz Bürosunda görevli personel tarafından Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 24/04/2018 tarihli yazısının ekinde tahliye kararı olduğu belirtilerek aynı gün İzmir 1 Nolu T Tipi Cezaevi Müdürlüğüne iletildiği cihetle anılan personelin müştekinin geç tahliye edilmesinde her hangi bir ihmalinin bulunmadığı ve ilgili tahliye yazısını zamanında yerine getirmeyen söz konusu Cezaevi personeli hakkında da gerekli soruşturmanın yürütülmek üzere yukarıda izah edildiği şekilde İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca 22/05/2019 tarihli ve 2019/51501 soruşturma, 2019/5405 sayılı yetkisizlik kararı verilerek evrakın Aliağa Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği, bu itibarla söz konusu eylem nedeniyle mükerrer soruşturma yapılamayacağı da gözetilmeden, kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karara karşı yapılan itirazın reddi yerine, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 31.12.2019 gün ve 2019-20092 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 06.01.2020 gün ve KYB - 2020/1392 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Görevi kötüye kullanma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından şüpheliler İzmir Adliyesi görevlileri haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı"nca verilen 22.05.2019 tarihli ve 2019/33719 soruşturma, 2019/30730 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına ilişkin mercii İzmir 6. Sulh Ceza Hakimliğinin 12.11.2019 tarihli ve 2019/3834 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyanın incelenmesinde;
Ceza Muhakemeleri Kanununda;
“Madde 160 - (1) Cumhuriyet Savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar.
(2) Cumhuriyet Savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.
Madde 170 - (1) Kamu davasını açma görevi, Cumhuriyet Savcısı tarafından yerine getirilir.
(2) Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet Savcısı, bir iddianame düzenler.
Madde 172 - (1) Cumhuriyet Savcısı, soruşturma evresi sonunda, kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilememesi veya kovuşturma
olanağının bulunmaması hallerinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verir. Bu karar, suçtan zarar gören ile önceden ifadesi alınmış veya sorguya çekilmiş şüpheliye bildirilir. Kararda itiraz hakkı, süresi ve mercii gösterilir.
Madde 173 - (1) Suçtan zarar gören, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde, bu kararı veren Cumhuriyet Savcısının yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza hâkimliğine itiraz edebilir.
(2) İtiraz dilekçesinde, kamu davasının açılmasını gerektirebilecek olaylar ve deliller belirtilir.
(3) (Değişik fıkra: 18/06/2014-6545 S.K./71. md) Sulh Ceza Hâkimliği, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, o yer Cumhuriyet Başsavcılığından talepte bulunabilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder; itiraz edeni giderlere mahkûm eder ve dosyayı Cumhuriyet Savcısına gönderir. Cumhuriyet Savcısı, kararı itiraz edene ve şüpheliye bildirir.
(4) (Değişik fıkra: 25/05/2005-5353 S.K./26.mad) Sulh Ceza Hâkimliği istemi yerinde bulursa, Cumhuriyet Savcısı iddianame düzenleyerek mahkemeye verir.
(5) Cumhuriyet Savcısının kamu davasının açılmaması hususunda takdir yetkisini kullandığı hâllerde bu madde hükmü uygulanmaz." şeklinde yer verilen düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere; Cumhuriyet Savcısı kendisine yapılan suç duyurusu veya şikayet üzerine suçun gerçekten işlenip işlenmediğinin tespiti için hemen işin gerçeğini araştırmaya başlamalı ve maddi gerçeğin ortaya çıkmasına yarayan tüm yasal yöntemlere başvurmalıdır. Toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açması, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vermesi gerekmektedir.
Dosya kapsamına göre, müşteki ..."in tutuklu bulunduğu İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/27 Esas, 2017/143 Karar sayılı dosyasına ilişkin olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 24.04.2018 tarihli ve 2018/293 Esas 2018/1216 Karar sayılı ilâmı ile anılan kararın bozulmasına ve söz konusu dosyada sanık olan müştekinin aynı tarihte tahliye edilmesine karar verildiği ve adı geçen müştekinin tahliye edilmesi için anılan Dairenin 24.04.2018 tarihli ve 62967197/2018-295 sayılı yazısının İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına iletildiği ve İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Muhabere Bürosunun 24.04.2018 tarih 2018/9265 sayılı yazısı ile müştekinin tutuklu bulunduğu İzmir 1 Nolu T Tipi Cezaevi Müdürlüğüne gönderildiği, ilgili işin aynı gün saat 15:14:23"de anılan Kurum genel evrak sorumlusu Hava Yılmaz tarafından açılarak infaz bürosuna aktarılmasını müteakip, söz konusu Kurum"da infaz işlerinde görev yapmakta olan nöbetçi ... tarafından aynı gün saat 15:45 te anılan evrakın açıldığı ve bahse konu evrakın tahliye kararı yerine boş yazışmadan/boş müzekkereden yazılması nedeniyle tebligat olarak algılanması nedeniyle tebligat işlerinden sorumlu olan ..."ye yönlendirildiği olayda;
1-) Kurum genel evrak sorumlusu şüpheli ... yönünden yapılan incelemede;
Kurum genel evrak sorumlusu şüpheli ..."ın müştekinin geç tahliye edilmesinde bir ihmalinin bulunmadığı, evrakın geldiği gün doğru şekilde aktardığı anlaşıldığından şüpheli ... hakkında verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara itirazın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi,
Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığının Kanun Yararına Bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden, mercii İzmir 6. Sulh Ceza Hâkimliğinin 12.11.2019 tarihli ve 2019/3834 değişik iş sayılı itirazın kabulüne ilişkin kararının şüpheli ... yönünden CMK.nın 309/4-a. maddesi gereğince BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın Adalet Bakanlığı"na gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE,
2-) Şüpheliler ... ve ... haklarında yapılan incelemede ise;
İnfaz işlerinde görev yapmakta olan nöbetçi ... tarafından evrakın açılıp bahse konu evrakın tahliye kararı yerine boş yazışmadan/boş müzekkereden yazılması nedeniyle tebligat olarak algılanıp tebligat işlerinden sorumlu olan ..."ye yönlendirildiği anlaşıldığından evrakın tahliye kararı olarak yazılmaması nedeni ile müştekinin geç tahliyesinde ihmalleri bulunan şüpheliler hakkındaki kovuşturmaya yer olmadığına dair karara itirazın kabulü ile kararın kaldırılmasına dair mercii uygulamasında isabetsizlik görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle Adalet Bakanlığı"nın Kanun Yararına Bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen ihbarname içeriği şüpheliler ... ve ... yönünden yerinde görülmediğinden kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, dosyanın Adalet Bakanlığı"na gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 15.12.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.