Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/644
Karar No: 2019/8573
Karar Tarihi: 20.05.2019

5187 Sayılı Yasaya Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/644 Esas 2019/8573 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi         2019/644 E.  ,  2019/8573 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5187 Sayılı Yasaya Aykırılık
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    5187 sayılı Kanun"un "Düzeltme ve cevap" başlıklı 14. maddesi;
    "Süreli yayınlarda kişilerin şeref ve haysiyetini ihlâl edici veya kişilerle ilgili gerçeğe aykırı yayım yapılması halinde, bundan zarar gören kişinin yayım tarihinden itibaren iki ay içinde göndereceği suç unsuru içermeyen, üçüncü kişilerin hukuken korunan menfaatlerine aykırı olmayan düzeltme ve cevap yazısını; sorumlu müdür hiçbir düzeltme ve ekleme yapmaksızın, günlük süreli yayınlarda yazıyı aldığı tarihten itibaren en geç üç gün içinde, diğer süreli yayınlarda yazıyı aldığı tarihten itibaren üç günden sonraki ilk nüshada, ilgili yayının yer aldığı sayfa ve sütunlarda, aynı puntolarla ve aynı şekilde yayımlamak zorundadır.
    ...Düzeltme ve cevabın yayımlanmasına hâkim tarafından karar verilmesi halinde, birinci fıkradaki süreler, sulh ceza hâkiminin kararına itiraz edilmemişse kararın kesinleştiği tarihten, itiraz edilmişse yetkili makamın kararının tebliği tarihinden itibaren başlar..."
    7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun "Vekile ve kanuni mümesile tebligat" başlıklı 11/1. maddesi;
    "(Değişik birinci fıkra : 6/6/1985 - 3220/5 md.) Vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır. Vekil birden çok ise bunlardan birine tebligat yapılması yeterlidir. Eğer tebligat birden fazla vekile yapılmış ise, bunlardan ilkine yapılan tebliğ tarihi asıl tebliğ tarihi sayılır. Ancak, Ceza Muhakemeleri Usulu Kanununun, kararların sanıklara tebliğ edilmelerine ilişkin hükümleri saklıdır..."
    5237 sayılı TCK"nin "Ceza sorumluluğunun şahsiliği" başlıklı 20/1. maddesi;
    "(1) Ceza sorumluluğu şahsidir. Kimse başkasının fiilinden dolayı sorumlu tutulamaz." hükümlerini içermektedir.
    Buna göre, 5187 sayılı Kanun"un 18. maddesinde düzenlenen "düzeltme ve cevabı yayımlamama" suçundan sorumluluğun doğması için ilk şart kesinleşen mahkeme kararının, 5187 sayılı Kanun"un 14/1. maddesinde yazılı olduğu üzere süreli yayının sorumlu müdürüne, 7201 sayılı Kanun"da yazılı usullere göre tebliğinin yapılmasıdır. 5187 sayılı Kanun"un 14/6. maddesinde belirtilen itiraz edilmişse sürelerin tebliğin yapıldığı tarihten itibaren başlayacağı hükmünde açıkça tebliğin kime yapılacağı yazılmamışsa da merci kararının sorumlu müdüre ayrıca tebliği gerektiği Kanun"un 14. maddesinin bir bütün olarak yorumlanmasından anlaşılmaktadır.
    Nitekim Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun Basın Kanunu"na göre yapılacak tebligata ilişkin 20.03.2018 tarihli, 2016/19-1119 E. 2018/105 K. sayılı kararında özetle;
    "...5187 sayılı Kanunun "Tebligat” başlıklı 29. maddesindeki “Süreli yayının yönetim yeri, tebligat işlemleri yönünden, yayın sahibinin ve temsilcisinin, görevi devam ettiği sürece sorumlu müdürün yerleşim yeri sayılır” şeklindeki düzenleme uyarınca düzeltme ve cevap yazısına ilişkin tebligatın, ilgili gazetenin künyesinde belirtilen adreste tebliğ edilmek üzere gönderilmesi gerekmektedir.
    Sorumlu müdüre yüklenen yükümlülük ve cezai sorumluluk gereği düzeltme ve cevap yazısının sorumlu müdüre tebliğ edilmesi gerektiği açıktır. Bununla birlikte, 5187 sayılı Kanunda tebligatın bizzat sorumlu müdüre yapılması gerektiğine, kendisine ulaşılamadığı takdirde başka bir kişiye tebligat yapılamayacağına dair bir hüküm bulunmamakta olup öğretide de tebliğ evrakının sorumlu müdür adına olacak şekilde hazırlanması yeterli görülmektedir. (Kayıhan İçel, s. 221) Dolayısıyla tebligatın sorumlu müdüre yapılması kural olmakla birlikte, muhataba ulaşılamadığı hallerde 7201 sayılı Tebligat Kanununda belirtilen kişilere de tebligat yapılabileceği kabul edilmelidir..."
    Şeklindeki ifadeleriyle tebligatın sorumlu müdüre çıkartılması ve usulüne uygun şekilde yapılması gerektiğini belirtmektedir.
    Yukarıda yazılı mevzuat ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun gencel ve emsal kararı çerçevesinde somut olay ve yargılama süreci incelendiğinde;
    Katılan hakkında yapılan haber nedeniyle, Düzce 3. Sulh Ceza Mahkemesinin 2013/929 D.İş. sayılı dosyasında, 23.12.2013 tarihli kararla "düzeltme ve cevap metninin yayımlanmasına" dair karara karşı yapılan itirazın, Düzce 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 17.02.2014 tarihli 2014/68 D.İş. sayılı kararıyla reddedildiği, ve kesinleşen kararın "itiraz eden Düzce Medya Gazetecilik ... Ltd. Şti." vekiline tebliğe çıkartıldığı, tebligatın avukatın bürosunda daimi çalışan olarak görev yapan sekreterine 10.03.2014 günü tebliğ edildiği, bunun dışında yapılan bir tebligat olmadığı, keza sanıkların savunmalarında düzeltme ve cevap kararından haberdar olmadıklarını beyan ettikleri anlaşılmakla,
    Yukarıda adı geçen yerel süreli yayının sorumlu müdürü ve bağlı bulunduğu yetkili olan sanıkların, düzeltme ve cevap metninin yayımlanmasından sorumlu tutulmaları için yukarıda yazılı usule uygun biçimde haklarında verilen karardan haberdar edilmeleri gerekirken, tüzel kişi avukatının sekreterine yapılan tebligatın usulüne aykırı biçimde yapıldığı, bu nedenle sanıkların düzeltme ve cevap kararının uygulanmasından sorumlu tutulamayacakları, dolayısıyla beraatlerine karar verilmesi gerekirken mahkumiyetlerine karar verilmesi,
    Kabule göre de;
    1-) Yukarıda anlatıladığı üzere, sanıkların sorumlu tutulması halinde dahi suç tarihinin; tebligatın yapılacağı tarihe göre 5187 sayılı Kanun"da belirtilen 3 günlük sürenin son gününü izleyen 14.03.2014 olması gerekirken, gerekçeli kararda 21.02.2014 olarak yazılması,
    2-) Sanıkların sorumlu oldukları süreli yayının dosyada mevcut beyanname belgesinden anlaşıldığı kadarıyla yerel süreli yayın olması, keza sanıkların da yerel süreli yayın olarak sadece Düzce ilinde yayım yaptıklarını beyan etmeleri karşısında, gerek ön ödeme işlemlerinin gerekse hüküm kısmında cezai yaptırım belirlenirken suça konu gazetenin bölgesel süreli yayın olarak kabul edilmesi suretiyle sanıklar hakkında fazla ceza tayini,
    Kanuna aykırı ve sanıklar müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 20.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi