15. Ceza Dairesi 2018/3273 E. , 2018/4904 K.
"İçtihat Metni"
Özel belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından şüpheliler ... ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen bila tarihli ve 2016/34331 soruşturma, 2016/27846 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii Adana 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 29.11.2016 tarih ve 2016/5523 değişik iş sayılı kararı aleyhine yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 18.04.2018 gün ve 94660652-105-01-2235-2018 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 27.04.2018 gün ve 2018/34779 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca müşteki şirket ile Has Pamuk yetkilisi şüpheliler arasında, suç duyurusunda beyan edildiği üzere acentenin alıcı şirketlerin satış sözleşmelerini imzalatarak müşteki şirkete iletmesi, müşteki şirket tarafından ürünlerin gönderilmesi üzerine alıcı şirketlerin gümrükten ürünleri çekmesi için gereken belgeleri karşılıklı olarak hazırlanması hususunda anlaşıldığı ancak 2015 yılının Mayıs ayından itibaren toplamda yaklaşık 1.192 ton ve 2.618.721,12 Amerikan doları tutarında pamuğun gönderildiği ancak bedelin müşteki şirkete ödenmediği, şüphelilerin gerçeğe aykırı bir şekilde kendilerini limited şirket yada şahıs şirketi olarak tanıtıp müştekinin kendileri ile ticari ilişki kurmalarını sağladıklarından bahisle özel belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından şikayette bulunulduğu, anlaşmaya aykırı olarak müşteki şirketin sözleşmede belirtilen bedeli şüphelilerden tahsil edemediğini, eylemin hukuki ihtilaf kapsamında kaldığı gerekçesi ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de;
Müşteki şirket vekilinin şikayet dilekçesinden ve dosya kapsamından, Has Pamuk ünvanlı işyerinin ediminin, müşteki şirketin göndereceği pamukların satın alınması için müşteri bulması, gerekli belgeleri hazırlaması, alıcılardan pamuk bedellerini tahsil etmesi ve tahsil edilen ücretlerden sözleşme gereği alması gereken aracılık ücretini aldıktan sonra bakiye kalanı müşteki şirket hesaplarına aktarmasına ilişkin olduğu, müşteki şirket vekilinin şikayetinde şüphelilerin söz konusu aracılık hizmetlerini ifa ederken, aynı zamanda Kipaş ve İpek Tekstil ünvanlı işyerleri adına sahte kaşe üretip, sahte imzalar ile bu şirketleri alıcı göstermek suretiyle sahte sözleşmeler üreterek müşteki şirketi yanılttıkları ve bu şekilde ürünleri sanki bu şirketler adına alınmış gibi gösterip bedelini ödemeyerek de haksız kazanç elde ettiklerinin iddia edilmesine karşın, Adana Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından bu yönde bir araştırma yapılmadığı görülmekle, bahse konu sözleşmelerin asıllarının temin edilmesi, şüphelilerin imzaları ve yazı örnekleri ile gerekli karşılaştırmanın yapılması, sözleşmede adı geçen ve haberleri olmadığı iddia edilen alıcı şirketlerin ilgililerinin de beyan ve gereğinde imza ile yazı örneklerinin alınması, yine ilgili kişilerin suç tarihinden önceki resmî kurumlardan temin edilecek imza ve yazı örnekleri ile birlikte huzurda alınan yazı ve imza örnekleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak anılan sözleşmelerdeki imzaların müşteki şirkete veya şüphelilere ait olup olmadığının tespitinin yapılmasından sonra, gereğinde etkili bir kolluk araştırması ile iddia konusu hususta her türlü yasal delil araştırıldıktan sonra şüphelilerin hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken, eksik soruşturmaya ve değerlendirmeye dayalı kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, Adana 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 29.11.2016 tarih ve 2016/5523 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 02.07.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.