15. Ceza Dairesi 2018/3334 E. , 2018/4900 K.
"İçtihat Metni"
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda, Konya Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 21.11.2017 tarih ve 2016/13385-2017/37813 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii Konya 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 27.12.2017 tarih ve 2017/7599 değişik iş sayılı kararı aleyhine yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 08.05.2018 gün ve 94660652-105-42-2114-2018 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 15.05.2018 gün ve 2018/40450 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı kanunun 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan kanunun 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan kanunun 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında, somut olayda müşteki ....nin miras bırakanı babasının vefat etmesi üzerine tereke konusu olan .. Mahallesi...sokak No:5/b ve 5/a,../Konya, yine .. Mahallesi .. Sokak No: 5/a ve 5/9 Meram Konya ve .. Mahallesi ..Sokak No:13 Selçuklu Konya adreslerinde kain dükkanlarla ilgili olarak tereke temsilcisi olarak şüpheli ..."nin görevlendirildiği, şikayetçinin 16.03.2016 tarihli dilekçesi ile şüphelinin söz konusu dükkanlarda temsilci olarak göreve başladığı 17.08.2011 tarihinden beri hiç ilgilenmediğini ve tereke aleyhine anlaşmalar yaparak terekeyi zarara uğrattığını ve görevini kötüye kullandığı gibi güveni de kötüye kullandığını, dilekçede bildirilen tanıklardan belirttiği kişilerin bu duruma şahit olduklarını, şüphelinin ... Sokak 5/b sayılı adreste bulunan dükkanı gereği gibi yönetemediğinden terekenin 8.220,00 Türk lirası zarara uğradığını beyan etmesi üzerine yapılan soruşturma sonucunda müştekinin ifadelerinin soyut nitelikte kaldığı ve şüphelinin de iddiaları doğrulamadığı gerekçesi ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de; müştekinin dilekçesine konu somut durumlar hakkında bildirilen tanıklar dinlendikten ve gereğinde iddia konusu bir zararın olup olmadığı hususunda uzmanından rapor alınıp, şüphelinin kastına yönelik yapılacak değerlendirmeden sonra bir karar verilmesi gerekirken, soyut gerekçelerle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği gözetilmeksizin, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Şikayetçinin gösterdiği tanıklar dinlenilmeden ve tereke dosyası getirtilip, onaylı bir örneği dosya arasına alınarak tereke temsilcisinin sorumluluk alanı tespit edilmeden, ayrıca 02.12.2015 tarihli raporda belirtilen eksiklikler giderildikten sonra alanında uzman tarafsız bir bilirkişiden yeniden rapor alınması gerektiği gözetilmeden kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesi nedeniyle itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet bulunmadığından, kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görülmekle, Konya 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 27.12.2017 tarih ve 2017/7599 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 02.07.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.