Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/16655
Karar No: 2017/6902
Karar Tarihi: 19.6.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/16655 Esas 2017/6902 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/16655 E.  ,  2017/6902 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, asıl davanın kabulüne ve birleşen davanın reddine ilişkin verilen hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Asıl davada, davacı vekili; davacı tarafından .... Paket Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunan yerin bitişiğindeki parselde davalı tarafından yapılan hafriyat çalışması sırasında, sigortalı işyeri sahasındaki servis yolunun bir bölümünün kayması ile hasar oluştuğunu, eksper tarafından belirlenen 4.703,20 TL. hasar bedelini sigortalıya ödeyip haklarına halef olduklarını/ alacağı temlik aldıklarını, meydana gelen zarardan davalının kusursuz sorumluluk ilkelerine göre sorumlu olduğunu, ödenen bedelin rücuen tahsili için başlatılan takibe davalının itiraz ettiğini belirterek, davalının takibe itirazının iptali ile alacağın % 40"ı oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Birleşen davada, davacı vekili; asıl davaya konu edilen olayda oluşan hasar nedeniyle sigortalıya ödenen 5.040,00 TL"nin rücuen tahsili için yapılan takibe de davalının itiraz ettiğini belirterek, davalının itirazının iptali ile alacağın % 40"ı oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davalının sözleşme ile üstlendiği kaba inşaat işini yaptığı ve hafriyat işinin iş sahibine ait olduğunu, ancak davalının sorumluluğunda olmayan bir işin
    yapımı sırasında oluşan hasardan davalının sorumlu tutulamayacağını, zarardan sorumlu olmadığı halde davalının davacı sigortalısına ait yerde oluşan hasarı giderdiğini, davalı tarafından giderilmiş zarar için davacının yaptığı ödeme konusunda davalıya rücu hakkı bulunmadığını belirterek, davaların reddini ve % 40 kötüniyet tazminatının davacıdan tahsilini talep etmiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; asıl davanın kabulü ile davalının ... 4. İcra Müdürlüğü"nün 2009/3543 sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine; poliçe tanziminden bir gün önceki hasar için yapılan ödemenin hatır ödemesi olduğu, poliçe nedeniyle halefiyet kazanılamadığı; davacının ancak alacağın temliki hükümlerine göre davalıya rücu edilebileceği, davacı sigortalısı tarafından davacıya alacağın temlik edildiğine dair belge sunulmadığı gerekçesiyle, birleşen davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; özellikle, davalı tarafından sigortalı yerin yan parselinde davalı tarafından yapılan kazı çalışması sırasında hasarın oluşmasına ve bu hususun davalının kabulünde olmasına göre; davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Asıl ve birleşen dava, işyeri sigorta poliçesi gereği sigortalısına ödeme yapan davacının ödediği bedelin, zarara sebep olduğu iddia olunan davalıdan rücuen tahsili için başlatılan icra takiplerine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
    Davacı taraf, dava dışı .... Gıda Ltd. Şti. ile aralarında imzalı bulunan .... Paket Sigorta Poliçesi kapsamında sigortalısına hasar ödemesinde bulunduğu ve sigortalının haklarına halef olduğu iddiasıyla davalı aleyhine icra takibi başlatmış; itiraz üzerine duran takiplere devam edebilmek için de eldeki davayı açmıştır. Mahkeme tarafından, rücuya konu hasarın, poliçe tanziminden önce gerçekleşmesi nedeniyle, davacının ödemelerinin poliçe kapsamında yapılmış ödeme sayılamayacağı, davacının poliçe nedeniyle halefiyet kazanamayacağı; ancak alacağın temliki
    hükümlerine göre sigortalıdan devraldığı alacak için davalıya rücu edebileceği kabul edilerek yazılı olduğu biçimde karar verilmiştir.
    Davacının sigortalısına ödeme yaptığı ve davalıya rücusunun dayanağı olarak gösterdiği olayın gerçekleştiği tarih, 11.02.2008"dir. Davacı sigortacı tarafından düzenlenen ... Paket Sigorta Poliçesi incelendiğinde; poliçenin ilk sayfasında, poliçenin 18.02.2008 tarihinde tanzim edildiği ve bu tarihten önceki hasarların teminat harici olduğu ifadesinin yer aldığı; ancak, poliçenin 4. sayfasında ise, anılan kaydın poliçeden çıkartıldığı ve ... Grubu ile 2008 yılı özel şartları dahilinde tanzim edildiği ifadesinin yazılı olduğu; poliçe vadesinin 31.01.2008-31.01.2009 olarak belirlendiği görülmektedir. Ayrıca, davacı tarafından yargılama sırasında da, davacı sigortacı tarafından verilen 31.01.2008 tarihli kuvertür belgesinin, poliçe tanzimine kadar geçerli olmak üzere düzenlendiği, bu belgeye istinaden de poliçenin tanzim edildiği savunulmuştur. Davacı tarafından verilen "kuvertür notu" başlıklı belgeler incelendiğinde ise; belgelerdeki kuver numaralarının 9815665 ve 981566 olduğu, sigortalının .... Grup Şirketleri olduğu, kuver süresinin ise 31.01.2008 ile poliçeler düzenleninceye kadar şeklinde belirlendiği görülmektedir.
    Davacının hasar ödemesi yaptığı sigortalı .... Gıda Ltd. Şti"nin .... Grup Şirketleri arasında yer aldığı; davacının ... şirketi ile grup sigorta poliçeleri düzenlediği; 2008 yılı için, grup sigortaları kapsamında poliçeler düzenleninceye kadar geçerli olmak üzere, kuvertür belgesinin düzenlendiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Bu itibarla; davacı tarafından düzenlenen kuvertür belgesi ile sigorta ilişkisinin kurulduğu; davacının, sigortalı .... Gıda Ltd. Şti. ile imzaladığı poliçenin tanzim tarihinden önceki dönemi de kapsar sigorta ilişkisi bulunduğu; kuvertür belgesi kapsamında kurulan sigorta ilişkisinin, poliçeye de yansıtılması suretiyle, poliçe vadesinin 31.01.2008- 31.01.2009 olarak belirlendiği dikkate alınarak; davacının sigortalısına yaptığı ödemelerin, poliçe teminatı kapsamında yapılan ödemeler olup lütuf ödemesi mahiyeti taşımadığının kabulüyle, davacı tarafından ödemesinin yapıldığı mahkemenin de kabulünde olan, birleşen davaya konu bedel yönünden de davacı isteminin kabulüne karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve aşağıda yazılı 215,72 TL onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 19.6.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi