13. Hukuk Dairesi 2017/10020 E. , 2019/7435 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde taraflardan gelen olmadığından incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, babası ... ... hayattayken ... ilçesi ... Mah. 15573 parsel (yeni adresi ... ilçesi ... Mah. 15573 parsel) sayılı taşınmazın muris adına tahsisinin yapıldığını, 981 sayılı yasa kapsamında kendisine tapu tahsis belgesi verildiğini, ancak davalının bu durumu tapu idaresine bildirmediğini, bu ihmaliyle taşınmazın muris adına tescil edilmesine engel olduğunu, sonrasında da davalının aynı taşınmazı ... Yapı Kooperatifi adına tescilini sağladığını, murisin vefatından sonra mirasçıların belediyeye başvurarak hatanın giderilmesini istediyseler de olumsuz cevap verildiğini ileri sürerek; taşınmazın dava tarihindeki değerinin muris ... ... vefat tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 43,60 TL"nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir.
1-Davacı, muris adına verilen tapu tahsis belgesine konu taşınmazın rayiç değerinin tahsili amacıyla eldeki davayı açmıştır. Davacının murisi dava açılmadan önce 3.8.1999 tarihinde vefat etmiştir. Dosya arasında bulunan veraset ilamının incelenmesinde mirasçılarının eşi ... ... ve çocukları ... ..., ... ... ile ... ... oldukları anlaşılmaktadır. Mirasçılardan sadece ... ... eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, tahsis belgesine konu taşınmazın tamamı üzerinden hesaplama yapılarak tespit edilen miktarın davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki, davaya konu alacak ilişkisine davacının murisi ile davalı taraf olup, müteveffa ... ... terekesinde, mirasçıları arasında elbirliği mülikiyeti hükümleri geçerlidir. Elbirliği halinde mülkiyet hükümlerine tabi bulunan bir terekede, terekeye ilişkin tüm tasarruf işlemlerinin, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun 640 ve 702. maddeleri uyarınca, tüm mirasçılar tarafından birlikte yapılması zorunlu olup, tasarrufi işlem niteliğindeki davanın da tüm mirasçılar tarafından birlikte yürütülmesi gerekir. O halde, mahkemece, mirasçı davacıya diğer mirasçıların davaya katılımını sağlaması veya muvafakatini alması ya da terekeye temsilci tayin ettirmesi için süre verilerek taraf teşkilinin sağlanması, bundan sonra işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmaksızın yazılı şekilde hüküm tesis etmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, (2) numaralı bent uyarınca davacının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.