Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1055
Karar No: 2021/5951
Karar Tarihi: 11.03.2021

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2021/1055 Esas 2021/5951 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2021/1055 E.  ,  2021/5951 K.

    "İçtihat Metni"




    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : SENDİKA AİDAT ALACAĞI

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili ile ... Belediyesi arasında 14/03/2008-04/06/2013 tarihleri arası yürürlük süreli toplu iş sözleşmeleri imzalandığını, davalıya bağlı çalışan işçilerden müvekkili sendikaya üye olanların isim listesini, üyelik ve dayanışma aidatı kesinti yazıları ile birlikte davalı işverene bildirdiklerini, üyelerin üyelik ve dayanışma aidatı ödemek suretiyle toplu iş sözleşmelerinden yararlandıklarını, davalı işveren tarafından toplu iş sözleşmelerinden yararlanan işçilerin ücretlerinden kesilen üyelik ve dayanışma aidatlarının müvekkili sendikaya ödenmediğini ileri sürerek 5.000,00 TL"nin tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Birleşen dosyada ise davacı vekili kapatılan ve ... İl Özel İdaresine devredilen ... Belediyesi tarafından ödenmeyen 04/06/2013-17/06/2014 tarihleri arası dönem için tahakkuk eden 42.210,92 TL sendika üyelik ve dayanışma aidatı alacağının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
    Mahkemece, asıl davanın kabulüne, birleşen davanın ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı davalı vekili temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
    Gerekçe:
    Dava, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu"nun 18. maddesi ile mülga 2821 sayılı Sendikalar Kanunu"nun 61. maddesi kapsamında, sendika üyelik ve dayanışma aidat alacaklarının tahsili istemine ilişkindir.
    6356 sayılı Kanun"un 18. maddesinin ikinci fıkrasına göre “Üyelik ve dayanışma aidatları, yetkili işçi sendikasının işverene yazılı başvurusu üzerine, işçinin ücretinden kesilmek suretiyle ilgili sendikaya ödenir.” Aynı maddenin üçüncü fıkrasına göre de “Yukarıdaki hükümlere göre ödenmesi gereken aidatı kesmeyen veya kesmesine rağmen bir ay içinde ilgili işçi sendikasına ödemeyen işveren, bildirim şartı aranmaksızın aidat miktarını bankalarca İşletme kredilerine uygulanan en yüksek faiziyle birlikte ödemekle yükümlüdür.”
    Mülga 2821 sayılı Kanun"un 61. maddesinin birinci fıkrasına göre ise “İşyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesinin tarafı olan işçi sendikasının, toplu iş sözleşmesi yapılmamışsa veya sona ermişse yetki belgesi alan işçi sendikasının yazılı talebi ve aidatı kesilecek sendika üyesi işçilerin listesini vermesi üzerine, işveren sendika tüzüğü uyarınca üyelerin sendikaya ödemeyi kabul ettikleri üyelik aidatını ve Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu gereğince sendikaya ödenmesi gerekli dayanışma aidatını, işçilere yapacağı ücret ödemesinden kesmeye ve kestiği aidatın nevini belirterek tutarını ilgili sendikaya vermeye ve kesinti listesini sendikaya göndermeye mecburdur.” Aynı maddenin ikinci fıkrasına göre ise “Yukarıdaki fıkra gereğince sendika tüzüğüne uygun olarak kesilmesi istenilen aidatı kesmeyen işveren ilgili sendikaya karşı kesmediği veya kesmesine rağmen bir ay içinde ilgili kuruluşa göndermediği miktar tutarınca genel hükümlere göre sorumlu olduktan başka aidatı sendikaya verinceye kadar bankalarca işletme kredilerine uygulanan en yüksek faizi ödemek zorundadır.”
    Belirtilen kanuni düzenlemelere göre, bir işyerinde veya işletmede toplu iş sözleşmesi yapmak için yetki belgesi alan işçi sendikasının, yetki belgesine konu işyeri veya işletmede çalışan üyesi işçilerin listesini ve sendika tüzüğüne göre üyelerin sendikaya ödemeyi kabul ettikleri üyelik aidatını işverene bildirmesi ve bu listeye göre üyelik aidatının kesilmesini ve sendikaya ödenmesini istemesi gerekir.
    Bu genel açıklamalar ışığında temyiz itirazlarının değerlendirilmesi gerekmektedir.
    1-Dosya kapsamında mevcut Sosyal Güvenlik Kurumu dönem bordrolarında yer alan işçi sayısı ile bilirkişi raporunda hesaplamaya esas alındığı belirtilen işçi sayıları örtüşmemektedir.
    Diğer taraftan belirtmek gerekir ki, bilirkişi asıl ve ek raporunda, somut işçi isimleri ve hangi işçiden ne miktarda aidat kesintisi yapılması gerektiği açık ve denetime elverişli şekilde belirtilmediğinden, raporlar hükme esas alınabilecek nitelikte de değildir.
    Öncelikle belediye tarafından aidat kesinti listeleri dosyaya ibraz edildiği belirtilmiş ise de, söz konusu kayıtlar dosyada mevcut olmadığından, mahkemece bu eksiklik giderilmelidir. Daha sonra dosya aynı bilirkişiye tevdi edilmeli, dönem bordroları, işyeri kayıtları ve sendika kayıtları gözetilerek denetime elverişli rapor tanzimi sağlanmalı ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir.
    2-Somut olayda, belediye tarafından kesilmesi gereken aidat miktarları belirlenirken, Sosyal Güvenlik Kurumu dönem bordrolarında belirtilen prime esas kazanç tutarlarının nazara alınması da doğru olmamıştır. Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarında gösterilen prime esas kazanç miktarı içerisinde, çıplak ücretin yanında işçinin hak kazandığı diğer kazanç türleri de yer almaktadır. Bu itibarla, mahkemece, aidat kesintisi yapılacak işçilerin gerçek ücret miktarı tespit edilmeli, bu hususta işçilere ait bordrolar getirtilmeli ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir.
    3-Kabule göre de;
    a) Mahkemece taleple bağlılık ilkesi dikkate alınmaksızın hüküm kurulması da doğru olmamıştır.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun, taleple bağlılık ilkesini düzenleyen 26. maddesine göre, “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.”
    Asıl davada 14/03/2008-04/06/2013 tarihleri arasındaki döneme ilişkin aidat alacakları dava konusu yapılarak 5.000,00 TL’nin tahsili talep edilmiş, bu miktar ıslah edilmemiştir.
    Birleşen dava ile de 04/06/2013-17/06/2014 tarihleri arasındaki döneme ilişkin aidat alacakları dava konusu yapılarak 42.210,92 TL’nin tahsili talep edilmiştir.
    Asıl ve birleşen dava, tarihler itibariyle farklı dönemlere ilişkindir. Bilirkişi raporundaki hesaplamaya göre asıl dava konusu dönemde 5.000,00 TL’den fazla bir miktar hesaplanmasına göre, mahkemece asıl dava konusu döneme ilişkin taleple bağlı kalınarak 5.000,00 TL’nin hüküm altına alınması isabetlidir.
    Bununla birlikte, birleşen dava bakımından bilirkişi raporundaki hesaplamaya göre toplam alacak miktarının 6.187,80 TL olmasına karşın, 35.993,06 TL’nin hüküm altına alınması doğru olmamıştır.
    b) Mahkemece her aya ilişkin aidat bedellerine faiz işletilen tarihin açık bir şekilde hüküm fıkrasında belirtilmesi gerekirken, bilirkişi raporuna atıf yapmak suretiyle hüküm kurulması da doğru değildir.
    Anılan hususlar gözetilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 11/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi