19. Ceza Dairesi 2015/20397 E. , 2018/1408 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi
SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Şikayet hakkının düşürülmesi
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre,
1)İİK’nın 333/a maddesine aykırılıktan kurulan hükümlere yönelik yapılan incelemede;
Sanıkların üzerine atılı “ticari işletme yöneticisinin alacaklıları zarara sokmak kastı ile borcu ödememesi” suçunun takibi şikayete bağlı olup, açılan itirazın iptaline ilişkin davada 22/12/2011 tarihinde takibin devamına karar verildiği ve kararın da temyiz edilmeden kesinleştiği anlaşılmakla, şikayetçi vekilinin İİK"nın 347. maddesinde düzenlenen süreler geçtikten sonra 27.02.2013 tarihinde şikayette bulunması nedeniyle sonuç itibariyle doğru olan şikayet hakkının düşürülmesi kararına yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
2)İİK’nın 331/1. maddesine aykırılıktan kurulan hükümlere yönelik yapılan incelemede;
Şikayetçi vekilinin şikayet dilekçesinde borçlu şirketin hangi malvarlığını eksilttiğinin somut olarak bildirilmemesi karşısında, sanıkların beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, hükmün BOZULMASINA, bozma sebebi 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, hüküm fıkrasından “ .... müştekinin şikayet hakkının düşürülmesine” ifadesi çıkartılarak, hüküm fıkrasına “....İİK’nın 331/1. maddesine aykırılıktan sanıkların beraatine” ibaresi eklenmek suretiyle başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye aykırı olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3) İİK’nın 337/a maddesine aykırılıktan;
a)Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlere yönelik yapılan incelemede,
Sanıkların şikayet tarihi itibariyle borçlu şirketin yetkili temsilcisi olmaması nedeniyle sanıkların beraatine karar verilmesi yerine yazılı şekilde şikayet hakkının düşürülmesi kararı verilmesi,
Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün BOZULMASINA, bozma sebebi 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, hüküm fıkrasından “ .... müştekinin şikayet hakkının düşürülmesine” ifadesi çıkartılarak, hüküm fıkrasına “....sanıkların beraatine” ifadesi eklenmek suretiyle başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye aykırı olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
b)Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik yapılan incelemede,
Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14/02/2012 tarih, 2011/505, 509, 513 E, 21/02/2012 tarih, 2011/506, 510, 511, 621 E sayılı kararlarında açıklandığı üzere “ tacir sayılan limited şirketlerin, temsil ve idareye yetkili müdürlerinin, sorumlu oldukları şirketlerin, ticareti terk etmeleri halinde; İcra İflas Kanununun 44. maddesindeki yükümlülükleri yerine getirmeyeceklerine ilişkin bir istisnaya yer verilmediğine göre, tıpkı gerçek kişi tacirler gibi aynı kanunun 337/a maddesi uyarınca cezalandırılmalarına bir engel bulunmadığı “ yönündeki ulaşılan sonucun zaman içerisinde yerleşik uygulamaya dönüşmüş olması, ticareti terk eden tacir açısından; muhatapların haklarını korumaya yönelik olarak İİK"nın 44.maddesi ile, ticareti terk eden bir tacire; 15 gün içerisinde keyfiyeti kayıtlı bulunduğu ticaret siciline bildirme ve bütün aktif ve pasifi ile alacaklılarının isim ve adreslerini gösteren bir mal beyanında bulunma, Ticaret Sicili Memurluğunca ticaret sicili ilanlarının yayınlandığı gazete"de ve alacaklıların bulunduğu yerlerde de mutat ve münasip vasıtalarla ilan etme ve ilan masraflarını da ödeme yükümlülükleri yüklenmiş, bu yükümlülüklere aykırı davranmanın yaptırımı ise İİK’nın 337/a maddesinde düzenlenmiş olup, takibi şikayete bağlı olan seçimlik hareketli bu suçun;
1-İİK"nın 44. maddesine göre mal beyanında bulunulmaması,
2-Mal beyanında mevcudun eksik gösterilmiş olması,
3-Aktifte yer alan malın veya yerine kaim olan değerin haciz veya iflas sırasında gösterilmemesi,
4-Mal beyanından sonra, beyan edilen bu mallar üzerinde tasarruf edilmesi” şeklinde sıralanan seçimlik hareketlerden herhangi birisinin işlenmesiyle, diğer koşulların da (alacaklının zarar görmesi ve borçlunun tacir olması gibi...) gerçekleşmesi halinde oluşacağı konusunda gerek uygulamada gerek öğretide herhangi bir duraksamanın mevcut olmaması ve somut olayımızda bu eylemden dolayı şikayetçi olan müştekinin zarar gördüğünün dosya içeriğinden anlaşılması karşısında; 25.06.2012 tarihinde ticaret sicil adresinde yaptırılan zabıta araştırmasında, bahse konu adresin sürekli kapalı olduğunun bildirildiği, sanıkların 16.05.2013 tarihli savunmalarında çok sayıda borçtan dolayı sıkıntıya düştüklerini, kirayı ödeyemeyince adresi boşaltmak zorunda kaldıklarını bildirmeleri, sanık müdafiinin şirketin hukuken devam ettiğinin bildirmesi ve Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden gelen yazıya göre şirketin kaydının devam ettiğinin anlaşıldığı, sanığın yetkilisi olduğu şirketle ilgili olarak İİK’nın 44. maddesinde öngörülen yükümlülüğü yerine getirilmediği anlaşılmakla, sabit olan suçtan sanığın mahkumiyetine kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 14.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.