17. Hukuk Dairesi 2016/13194 E. , 2017/6064 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün davalı şirket vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkiline kasko sigortalı araca, davalının işleteni olduğu aracın dava dışı müteveffa sürücüsünün %100 oranında kusurlu olarak çarpması sonucu hasarlandığını, müvekkili tarafından 07.02.2014 tarihinde 43.148,00 TL hasar tazminatının ödendiğini, trafik sigortacısından tahsil edilen 25.000,00 TL hasar tazminatının tenzili sonucu kalan 18.148,00 TL hasar bedelinin fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile, 18.148,00 TL maddi tazminatın ödeme tarihi olan 07/02/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ... Bankası"nın avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı ... Koku ve Kokulandırma ... San ve Dış Tic. Ltd. Şti.vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazası nedeniyle meydana gelen hasar bedelinin rücuen tahsili istemine ilişkindir.
1-6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu, ilk derece yargılamasını aşamalara ayırmıştır. Bunlar; 1) Davanın açılması ve dilekçeler aşaması, (madde 118,126-136) 2) Ön inceleme, (madde 137-142) 3) Tahkikat, (madde 143-293) 4) Sözlü Yargılama (madde 184-186) ve 5) Hükümdür (madde 294.)
Mahkemece, dilekçelerin (dava–cevap-cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri) karşılıklı verilmesinden sonra, ön inceleme için bir duruşma günü tespit ederek taraflara bildirilir. Çıkarılacak davetiyede, duruşma davetiyesine ve sonuçlarına ilişkin diğer hususlar yanında, taraflara sulh için gerekli hazırlığı yapmaları, duruşmaya sadece taraflardan birinin gelmesi ve yargılamaya devam etmek istemesi durumunda, gelmeyen tarafın yokluğunda yapılan işlemlere itiraz edemeyeceği ve diğer tarafın, onun muvafakati olmadan iddia ve savunmasını genişletebileceği yahut değiştirebileceği ayrıca ihtar edilir (madde 139). Hâkim, ön inceleme duruşmasında, dava şartları ve ilk itirazlar hakkında karar verebilmek için gerekli görürse tarafları dinler; daha sonra, tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları tek tek tespit eder (HMK 140/1. madde). Uyuşmazlık konularının tespitinden sonra hâkim, tarafları, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği davalarda sulhe veya arabuluculuğa teşvik eder; bu teşvik özellikle yasak savma ya da kanuni gerekliliğin yerine getirilmesi amacıyla değil, sonuca odaklanmak suretiyle gerçekten tarafların uyuşmazlığı bitirmeleri yönünde teşvik edecek şekilde yapılarak bu konuda sonuç alınacağı kanaatine varırsa, bir defaya mahsus olmak üzere yeni bir duruşma günü tayin eder (HMK 140/2 madde). Bu yönde bir kanaat edinmediği takdirde; ön incelemeye devam ederek ön inceleme duruşmasının sonunda, tarafların sulh veya arabuluculuk faaliyetinden bir sonuç alıp almadıkları, sonuç alamadıkları takdirde anlaşamadıkları hususların nelerden ibaret olduğu tutanakla tespit edilir. Bu tutanağın altı, duruşmada hazır bulunan taraflarca imzalanır. Tahkikat bu tutanak esas alınmak suretiyle yürütülür (madde 140/3). Ön inceleme duruşmasında, taraflara dilekçelerinde gösterdikleri, ancak henüz sunmadıkları belgeleri mahkemeye sunmaları veya başka yerden getirtilecek belgelerin getirtilebilmesi amacıyla gereken açıklamayı yapmaları için iki haftalık kesin süre verilir. Bu hususların verilen kesin süre içinde tam olarak yerine getirilmemesi hâlinde, o delile dayanmaktan vazgeçilmiş sayılmasına karar verilir (madde 140/5). Özellikle dikkat edilmesi gereken nokta; ön inceleme duruşması tamamlanmadan ve gerekli kararlar alınmadan tahkikata geçilemeyeceği hususudur (madde 137/2).
Ön inceleme duruşması tamamlandıktan sonra, hâkim tahkikata başlamadan önce, hak düşürücü süreler ile zamanaşımı hakkındaki itiraz ve def"ileri inceleyerek karara bağlar (madde 142/1). Mahkemece ön inceleme aşaması
tamamlandıktan sonra tahkikat işlemine gerek olmaması halinde nihai bir karar verebilir (HMK madde 138-142). Mahkemece ön inceleme aşamasında nihai karar verebilmesi için dava şartlarından birinin bulunmaması, ilk itirazların yerinde olması ya da hak düşürücü süre nedenlerin gerçekleşmesi gerekir. Bir başka deyişle ön inceleme duruşmasında verilecek kararlar usule ilişkin kararlar ile sınırlı olup, davanın esası hakkında (feragat, sulh, kabul gibi davayı sona erdiren taraf işlemleri hariç) karar verilemez. Bu hususlar dışında işin esasına girilerek delillerin değerlendirilmesi sonucu bir karar verilecekse, ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra taraflar tahkikat için duruşmaya davet edilir. Taraflara gönderilecek davetiyede, belirlenen gün ve saatte geçerli bir özrü olmadan mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde, duruşmaya yokluklarında devam edileceği ve yapılan işlemlere itiraz edemeyecekleri bildirilir.
Mahkeme, tahkikatın bitiminden sonra, sözlü yargılama ve hüküm için tayin olacak gün ve saatte mahkemede hazır bulunmalarını sağlamak amacıyla iki tarafı davet eder. Taraflara çıkartılacak olan davetiyede, belirlenen gün ve saatte mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde yokluklarında hüküm verileceği hususu bildirilir. Sözlü yargılamada mahkeme, taraflara son sözlerini sorar ve hükmünü verir (madde 186).
Somut olayda mahkemece 01.06.2015 tarihli ara karar evrakı ile ön incelemenin duruşmalı olarak yapılmasına, ön inceleme duruşmasının 10.09.2015 tarihine bırakılmasına, duruşma gününün taraflara açıklamalı davetiyeyle tebliğine karar verildiği, davalı şirkete gönderilen tebligat evrakının muhatabın adresten taşındığı belirtilerek mahalle muhtarının tasdiki ile merciine iade edildiği, 10.09.2015 tarihli duruşmada davalı şirketin aynı adresine Tebligat Kanunu 35. maddesine göre duruşma gününün tebliğ edilmesine karar verildiği, 15/10/2015 tarihli duruşmada ise, davalı adına düzenlenen tebligatın Tebligat Kanunun 35. maddesine göre tebliğ edildiğinin görüldüğü belirtilerek ön inceleme duruşması yapılmaksızın yargılamaya devam edildiği ve davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.
2- Davalı şirketin adresten taşındığı belirtilerek tebligat evrakı iade edilmesine rağmen, aynı adrese Tebligat Kanunu 35. madde uyarınca tebligat yapılması da uygun olmayıp, bozma sebebidir.
O halde Mahkemece, davalı şirket adresinin ticaret sicilden tespit edilip, taraflara ön inceleme duruşma gününü bildirir davetiyeler tebliğ edildikten sonra, taraf teşkili sağlanarak, 6100 sayılı HMK ile öngörülen ön inceleme duruşması, tahkikat ve sözlü yargılama aşamaları tamamlandıktan sonra davanın esası hakkında hüküm kurulması gerekirken ..."nın 36. maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsuru olan hukuki dinlenilme hakkına aykırıdır (HMK madde 27). Davalının savunma hakkı kısıtlanarak, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 ve 2 no"lu bentlerde açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 29/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.