
Esas No: 2016/11875
Karar No: 2020/4718
Karar Tarihi: 23.11.2020
Danıştay 4. Daire 2016/11875 Esas 2020/4718 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/11875
Karar No : 2020/4718
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Kurye Elektrik Elektronik Gıda Ve Tekstil Sanayi Ticaret Limited Şirketi
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullanıldığından bahisle re'sen tarh edilen 2010/1,2,3,4,5 dönemi vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; davacının mal alışları yaptığı … Nakliyat Lojistik ve İnşaat Hizmetleri Sanayi Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlenen vergi tekniği rapurunun, davacıya düzenlenen faturalar da dahil, bu firmaca düzenlenen tüm faturaların sahte belge niteliğinde olduğunu ortaya koyabilecek nitelikte yeterli ve somut veriler içermediği, adı geçen firmanın düzenlediği ve davacı tarafından indirim konusu yapılan katma değer vergilerinin yer aldığı faturaların gerçek bir alım satıma dayalı olmayan sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge olmadığı anlaşılmakla, anılan mükelleften alınarak indirim konusu yapılan katma değer vergilerinin indirimlerden çıkartılması suretiyle yapılan katma değer vergisi ile kesilen vergi ziyaı cezalarında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmanın düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellef hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Davacının fatura aldığı … Vergi Dairesi mükellefi … Nakliyat Lojistik ve İnş. Hiz. San. Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu'nda özetle; anılan şirketin, ilk olarak 18/2/2004 tarihinde … Gümrük Müşavirliği olarak mükellefiyet tesis ettirdiği, 06/03/2009 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde ilanla ünvanının Denet Nakliyat Lojistik...olarak değiştirildiği, sonrasında … İş Merkezinde 03/03/2009 tarihinde şehir içi ve şehir dışı taşımacılık faaliyeti yapmak için mükellefiyet tesis ettirildiği, defter ve belge isteme yazısının 18/05/2009-30/07/2010 tarihleri arasında şirket müdürü olan …'a tebliğ edilmesine rağmen ibraz edilmediği, 18/03/2009 tarihli yoklamada, işyerinde şirket yetkilisi veya sigortalı çalışanı olmadığından herhangi bir tespitin yapılamadığı, 20/03/2009 tarihli yoklamada, iş yerinin 25m2 olduğu, işçisinin olmadığı, iş yerinin … Lojistik adlı firma ile ortak kullanıldığı, demirbaşının olmadığı, 05/10/2009 tarihinde iş yerinin 25m2, kirasının 300,00 TL olduğu, limanlara yük taşıma işi ile uğraştığı, şirket aktifine kayıtlı aracının, şube ve deposunun olmadığı, çalışan 2 işçisinin olduğu, 14/09/2009 tarihinde …'un şirkete ortak olduğu, …'un müdür olmadığı 9 aylık dönemde şirketin hasılatı 11.323,00 TL iken, sonraki 15 aylık dönemde, 2.480.556,77 TL'ye yükseldiği, …'un hisselerini devrettiği tarihten sonra ise şirketin hiçbir hasılatının olmadığı, …'un ortak olduğu tarihten itibaren vergi borçlarının ödenmediği, anılan şahsa defter ve belge isteme yazısı tebliğ edildiği şirketin cirosu onun müdürlüğü döneminde yükseldiği halde söz konusu yazının tebliğinden sonra mezkur defter ve belgeleri ibraz etmeyerek şirketin müdürlüğünü …'ye devrettiği, Ba-Bs analizinde; 2009 yılında 7 kuruma yaptığı 339.807,00 TL'lik satışı bildirmediği, 2009 yılında hiç bir mal girişi olmadığı, 2010 yılında ise Ba bildiriminde bulunmadığı, 320.767,00 TL'lik satışlarına dair Bs bildirimi vermediği, dolayısıyla Ba-Bs bildirminde uyumsuzluklar göründüğü,2010 hesap döneminde 229.534,20 TL tutarında indirilecek katma değer vergisi beyan ettiği, anılan şirketin vergi borçlarının ödenmediği, firmaya …'un hissedar olduğu 18/05/2009 tarihinden itibaren düzenlediği faturaların tamamının herhangi bir gerçek mal veya hizmet alımına dayanmayan sahte belgeler olduğu hususları tespit edilmiştir.
Yukarıda belirtilen tespitlerin bütün halinde değerlendirilmesinden, Bs formlarında çok sayıda ve yüksek tutarlı faturalar beyan etmesine karşın, adına kayıtlı aracı, şube ve deposu bulunmayan, şirket hissedarının değişmesinden sonra bir anda yüksek cirolara ulaşan, 2009 ve 2010 yılında yüksek tutarda indirilecek katma değer vergisi olmasına karşılık mal alışı bildirmeyen, defter ve belgelerini ibraz etmeyen, vergi borçlarını ödemeyen şirketin düzenlediği belgelerin de gerçek mal teslimine dayanmayan sahte faturalar olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bu durumda, adı geçen şirket tarafından davacı şirkete düzenlenen faturalara dayanan katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle yapılan vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi tarhiyatında hukuka aykırılık bulunmadığından, söz konusu cezalı tarhiyatın kaldırılmasına ilişkin Mahkeme kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin kabulüne,
2.Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
4.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 23/11/2020 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
