Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/841
Karar No: 2010/1545
Karar Tarihi: 15.02.2010

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2010/841 Esas 2010/1545 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2010/841 E.  ,  2010/1545 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 17.10.2008 gününde verilen dilekçe ile mecra hakkı tesisi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25.11.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    _K A R A R_

    Dava, 2544 parsel sayılı taşınmazın maliki tarafından 2542 parsel aleyhine mecra irtifakı istemi ile açılmıştır.
    Davalı, kendisinin geçit ihtiyacı içinde olduğunu, davacının ihtiyacı olan su mecra irtifakı kabul edilirse taşınmazına giriş-çıkış yapamayacağını, açılan davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı 2542 parsel maliki temyiz etmiştir.
    Gerçekten, Tük Medeni Kanununun 744. maddesi uyarınca taşınmazın maliki zararın önceden ödenmesi koşuluyla su yolu, kurutma kanalı, gaz ve benzerlerine ait boruların, elektrik hat ve kablolarının başka yerden geçirilmeleri olanaksız veya aşırı ölçüde masraflı olduğu takdirde kendi arazisinin altından veya üstünden geçirilmesine katlanmakla yükümlüdür.
    Somut olayda; davacı, taşınmazının kuzeyindeki mevcut beton kanaldan, taşınmazında bulunan alabalık üretim havuzlarının su ihtiyacını karşılamak üzere davalıya ait taşınmazın üstünden su yolu irtifakı kurulmasını istemiştir.
    Bu tür davalar da, özünü komşuluk hukukundan alır. O yüzden hukukun genel bir ilkesi olan fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesini sadece davacı açısından düşünmemek, davalı savunması doğrultusunda da değerlendirmek gerekir. Şayet, savunulduğu gibi davacının istediği mecra irtifakı davalının mülkiyet hakkını kullanamaz hale getirecekse davanın dinlenme olanağı yoktur. Mahkemece, bu husus üzerinde durulmamış, bilirkişi görüşüne başvurulmamıştır.
    Diğer taraftan, geçit davalarında olduğu gibi mecra irtifakı tesisi davalarında da kesintisizlik kuralına bağlı kalınmalı, mecra irtifakı kaynak ile ihtiyaç sahibi parsel arasında kesintisiz kurulmalı, bu kesintisizliğin nasıl ve hangi araçlarla sağlanacağı bilirkişiye incelettirilmeli, hüküm yerinde de kararın infazının sağlanması açısından gösterilmelidir.
    Bu durumda mahkemece, yukarıda ortaya konan ilkeler doğrultusunda davacıya 2541, 2543, 2549, 2550 ve 2551 numaralı parseller aleyhine dava açmak üzere uygun bir süre verilmeli, açılacak dava eldeki dava ile birleştirilmeli, davacının mecra ihtiyacı arzusuna bağlı olarak değil tüm bu parseller üzerinden değişik alternatifler ortaya çıkartılarak değerlendirilmelidir. Şayet, yukarıda sözü edilen parsellerden maliki davacı olan parsel bulunursa kesintisizlik ilkesinin sağlanması için davacıya akdi mecra irtifakı kurmak üzere ayrıca mehil verilmeli, karar bundan sonra kurulmalıdır.
    Bütün bu yönler bir yana bırakılarak esasen davacının hukuka aykırı şekilde meydana getirip kullanmakta olduğu mecra yeterli sayılarak davanın kabulü doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ...’in temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 15.02.2010 gününde oybirliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi