Defter - kayıt ve belgeleri gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/8263 Esas 2020/1450 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/8263
Karar No: 2020/1450
Karar Tarihi: 18.02.2020

Defter - kayıt ve belgeleri gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/8263 Esas 2020/1450 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi         2017/8263 E.  ,  2020/1450 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Defter, kayıt ve belgeleri gizleme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-Defter ve belgeleri gizleme suçunun suç tarihinin defter ve belgelerin istenme yazısının tebliğ tarihi olan 04.09.2008 tarihinden itibaren 15 gün sonrası olan 20.09.2008 tarihi olduğu gözetilmeden, gerekçeli karar başlığına "2008 " olarak eksik yazılması,
    2-Defter ve belge gizleme suçunda, 08.02.2008 tarihli ve 26781 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun"un 276. maddesi ile değişik 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"nun 359/a-2. maddesindeki 1 yıldan 3 yıla kadar olan hapis cezasının alt sınırının, 03.07.2009 tarih ve 27277 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 5904 sayılı Kanun"un 23. maddesiyle “18 ay” olarak değiştirildiği; somut olayda, “defter ve belge ibraz etmemek” suçunun suç tarihinin “20/09/2008“ olması karşısında, 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun"un 276. maddesi ile değişik 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"nun 359/a-2. maddesinde öngörülen “1 yıldan 3 yıla“ kadar olan hapis cezasının sanık lehine bulunduğu, uygulamada hapis cezasının alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle tayin edildiğine dair bir gerekçenin bulunmaması da dikkate alındığında; suçun işlendiği tarihte temel cezanın alt sınırının "1 yıl" hapis olduğu gözetilmeden yazılı şekilde "18 ay" üzerinden uygulama yapılmak suretiyle fazla ceza tayini yasaya aykırı,
    3- 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz talepleri yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.