
Esas No: 2020/1379
Karar No: 2020/911
Karar Tarihi: 17.09.2020
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2020/1379 Esas 2020/911 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1379
KARAR NO: 2020/911
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI: 2019/722 Esas
KARAR TARİHİ: 03/01/2020
DAVA: İtirazın İptali
Davacı tarafından dava içinde talep edilen ihtiyati haciz isteminin reddine yönelik verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasınada07.06.2018 tarihli sözleşme akdedildiğini, davalı şirket adına olan taşınmazın davacıya devrinin sağlanması için davalı şirketin bölünmesi ile ... A.Ş nin kurulması, taşınmazın bu şirkette kalması ve şirket hisselerinin davacıya devrinin kararlaştırıldığını, müvekkilinin 17.310,00 TL avans ödediğini, ... A.Ş.'nin, davalı şirketin bölünmesi yolu ile kurularak tescil edildiğini, 17/09/2018 tarih ve 9661 sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ilan olunduğunu, bu şirketin temsil yetkisinin ...'e ait olduğunu, ticaret ünvanı'nın ... A.Ş. Olarak değiştirildiğini, şirket hisselerinin ve dolayısıyla taşınmazın müvekkiline devredilmediğini, davalının sebepsiz zenleşmesinden dolayı ödenen avansı iadesi gerektiği, davalının müvekkiline satmayı vaat ettiği taşınmazın ipotek verilerek yüklü miktarda kredi çekildiğini, davalının taşınmazı satma çabası içinde olduğunu, ileride davlıdan tahsili istenilen avans alacağını tahsil etmek zor olacağından bu yönüyle ihtiyati hacize karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi 03/01/2020 tarihli kararla, "...Davacı taraf her ne kadar ihtiyati haciz talep etmiş ise de ... tarafından keşide edilen ... Bankası'nın ibraz tarihi olmayan 15.000.000 TL bedelli 07/06/2018 tarihli sözleşmeye istinaden düzenlenmiş teminat çeki olduğu, sebepsiz zenginleşme sonucu alacağın muaccel olduğu belirtilmiş ise de bu hususun ancak yapılacak olan yargılama sonucunda ortaya çıkacağı, sözleşmenin, protokolün ödeme dekontlarının teknik bilirkişi incelemesi ve defter incelemesi sonucunda değerlendirilebileceği..." gerekçesiyle tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: İhtiyati haciz müessesesinin İİK'nun 257 vd. maddelerinde düzenlendiğini, İİK'nın 257/1 maddesi uyarınca rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir borcun alacaklısı borçlunun elinde veya üçüncü şahısta olan menkul ve gayrimenkul malları ile diğer alacaklarını ve haklarını ihtiyaten haczettirebileceğini, 6098 sayılı TBK'nın 207/2 maddesi uyarınca sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça veya aksine bir adet bulunmadıkça satıcı ve alıcı borçlarını aynı anda ifa etmekle yükümlü olduğunu, taraflar arasındaki 07/06/2018 tarihli sözleşme uyarınca müvekkilinin davalı tarafa 17.310.000 TL avans ödediğini, müvekkilinin bu ödeme karşılığı satılması vaad edilen taşınmazı satın almadığını, davalı tarafın sebepsiz zenginleştiğini, sebepsiz zenginleşme halinde alacak ödeme tarihlerinde muaccel hale geleceğini, davalı tarafa çekilen ihtarnameye verdiği cevap ihtarnamesinde ve icra dosyasına yaptığı itirazda taraflar arasındaki sözleşmedeki imzayı inkar etmediğini, ödeme savunmasında da bulunmadığını, davacı müvekkilinin alacağı ispat etmek üzere delillerin dava dilekçe ekinde dosyaya sunulduğunu, Bu delillerin 07/06/2018 tarihli sözleşme, bu sözleşmenin teminatı olduğu çek üzerinde de yazılı olan 15.000.000 TL tutarlı davalı şirket yetkilisi ... tarafından keşide edilen ... Bankası Dördüncü Levent İstanbul Şubesinin ... nolu çeki, ... tarafından düzenlenerek müvekkile verilen çekin taraflar arasındaki sözleşmenin teminatı olarak verildiğine dair 31/07/2018 tarihli protokol, müvekkilinin davalı tarafa 17.310.000 TL tutarında avans ödediğine dair banka kayıtları, ödeme dekontları, hasap ektresi, davalı vekilinin itirazın iptaline konu icra dosyasında, taraflar arasındaki sözleşmede davalı tarafın ödeme taahhüdünde bulunmadığına dair takip konusu borca itiraz dilekçesi olduğunu, Tüm deliller bir arada değerlendirildiğinde, davacı müvekkili açısından yaklaşık ispat kuralının fazlasıyla gerçekleştiğini, alacağının sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanacağı için ödeme tarihlerinden itibaren muaccel olduğunu, muaccel alacaklarda ihtiyati haciz talebi bakımından borçlunun müzayaka halinde bulunma şartı aranmadığını, bu nedenle İstanbul ... İcra Müdürlüğü’nün ... sayılı dosyasında alacağın tamamı bakımından ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekmekte iken, İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, Müvekkilinin alacağının tam ve kesin olarak belirlenmesi yargılamaya bağlı ise de bu aşamada haklarının korunmasını sağlamak için bilirkişi incelemesi yapılması veya yargılamanın sonuçlanmasının beklenmesi kabul edilemeyeceğini, Yargıtay içtihatlarının da bu yönde olduğunu, Yukarıda açıklanan nedenlerle istinaf başvurusunun kabulü ile İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/722 E. sayılı dosyası hakkında verdiği 03.01.2020 tarihli ihtiyati haciz talebinin reddine dair kararın kaldırılmasına, ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Talep, açılan itirazın iptali davası içinde ihtiyati haciz istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçe ile talebin reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi HMK 355 maddesi uyarınca istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan 07.06.2018 tarihli sözleşme ve ekli protokol ile davalı adına tescilli taşınmazın davacıya devrinin sağlanması için taşınmazın, davalı şirketin bölünmesiyle kurulacak ... A.Ş ye bırakılması ve bu şirketin hisselerinin 55.000.000 TL karşılığı davacı şirkete devredilmesinin sağlanması için adi yazılı sözleşme imzalandığını, 15.000.000 TL avans ödemesi yapılmasına rağmen davalının taşınmaz devrini halen gerçekleştirmediğini, ödenen avansı da iade etmediğini, taşınmaz devri sonucu doğuran sözleşmenin ve hisse payı devri içeren sözleşmenin adi yazılı şekilde yapılması nedeniyle geçersiz olduğunu, geçersiz sözleşme uyarınca davacı tarafından avans olarak yapılan ödemelerin sebepsiz zenginleşme nedeniyle muaccel alacak niteliği taşıyacağını ileri sürülerek açılan dava içinde ihtiyati haciz talep etmiştir. Yine Davacı vekili bölünmeyle oluşan ... İnşaat A.Ş.'nin, davalı şirketin bölünmesi yolu ile kurularak 17/09/2018 tarih ve 9661 sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ilan ile tescil olunduğunu, bu şirketin temsil yetkisinin davalı şirket temsilcisi de olan ...'e ait olduğunu, ticaret ünvanı'nın ... A.Ş. Olarak değiştirildiğini, davalının müvekkile satmayı vaad ettiği taşınmazın ipotek verilerek yüklü miktarda kredi çekildiğinin öğrenildiğini, davalının taşınmazı satma çabası içinde olduğunu, ileride alacağı tahsil etmek zor olacağından ihtiyati hacize karar verilmesini talep etmiştir. Davacı taraf her ne kadar ihtiyati haciz talep etmiş ise de, davacı tarafın takip, dava ve ihtiyati haciz talebine dayanak yaptığı avans ödemelerinin karşılığında, davalı şirket yetkilisi ... tarafından keşide edilen ... Bankası'nın ibraz tarihi olmayan 15.000.000 TL bedelli 07/06/2018 tarihli sözleşme ve Teminat Senedi Protokolüne istinaden düzenlenen teminat çeki almış olduğu anlaşılmakla, çekin teminat çeki olduğunun beyan edildiği ayrıca iddia edilen temel ilişkideki iddiaların ispata muhtaç olup, yaklaşık ispatın bu aşamada gerçekleşmediği anlaşılmakla ret kararı sonucu itibariyle doğru olup, davacının sebepsiz zenginleşme iddialarının ve alacağının muaccel olup olmadığı yargılamayı da gerektirdiğinden, davacı vekilinini aksi yöndeki istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden , davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca esastan reddine, 2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına, 3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine, 5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK'nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 17.09.2020
KANUN YOLU: HMK'nın 362/1.f maddesi uyarınca karar kesindir.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
