Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/8355
Karar No: 2014/11172
Karar Tarihi: 23.06.2014

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/8355 Esas 2014/11172 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan) 18. Hukuk Dairesi         2014/8355 E.  ,  2014/11172 K.

    "İçtihat Metni"

    Davacılar ... vd. ile davalılar ... ... vd. aralarındaki kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak taşınmaz bedelinin tahsili davasına dair ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 28.12.2012 günlü ve 2012/196-2012/811 sayılı hükmün bozulması hakkında Dairece verilen 20.05.2013 günlü ve 2013/5797-2013/8683 sayılı ilama karşı davacılar vekili ile davalı ... ... vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
    Bu isteğin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacılar vekili ile davalılardan ... ... vekilinin karar düzeltme dilekçesi ile eklerinin ve tüm dosya kapsamının yeniden incelenmesi sonucunda,
    11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun değiştirilen Geçici 6. madde ve 25.02.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6111 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Yasaya eklenen Geçici 2. maddede; Kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması sebebiyle, mülkiyet hakkından doğan taleplere ilişkin düzenlemeler getirilmiştir.
    Yukarıda belirtilen Geçici 6. madde uyarınca; malik olan kişilerin taşınmazlarına fiilen el konulması nedeniyle isteklerini belirterek (nakdi ödeme, idareye ait taşınmazın trampası, idareye ait taşınmaz üzerinde sınırlı ayni hak tanınması veya imar mevzuatı çerçevesinde başka bir yerde imar hakkı kullandırılması) öncelikle idare ile uzlaşma yoluna başvurması 1. fıkrasında dava şartı olarak kabul edilmiş, yasanın yürürlüğe girdiği tarihte henüz kesinleşmeyen davalarla ilgili ise 10. fıkrasında uzlaşma yoluna gitmeyi isteyip istemediklerini maddenin yürürlüğe girmesinden itibaren üç ay içinde idareye ve mahkemeye verecekleri dilekçeler ile bildirebilecekleri, uzlaşma talebi üzerine, uzlaşma görüşmelerinin neticesine kadar davanın bekletileceği, uzlaşılamaması hâlinde, uzlaşmazlık tutanağının mahkemeye sunulmasından sonra davaya devam edileceği öngörülmüştür.
    Dava konusu somut olay incelendiğinde, kamulaştırmasız el atma nedeni ile tazminat davasının yukarıda açıklanan yasa maddesinin yürürlüğe girmesinden önce 21.03.2012 tarihinde açıldığı ve dava tarihi itibariyle uzlaşmaya başvurulduktan sonra dava açılmasını dava şartı sayan ve yukarıda açıklanan yasa maddesinin yürürlükte olmadığı ve yasanın yürürlüğe girdiği tarihte derdest olan davalarla ilgili olarak uzlaşma yoluna başvurulması isteğe bağlı olduğundan ve yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 3 ay içinde kullanılacak bu hakka ilişkin
    sürenin geçtiği de dikkate alındığında; Dairemizce uzlaşma yoluna gitmek üzere ilgili idareye başvuru şartı yerine getirilmeden dava açılması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi yönünde yapılan bozma kararının, bozma
    kararından sonra yürürlüğe giren yukarıda açıklaması yapılan yasal düzenleme karşısında kaldırılması gerektiği, ancak aşağıda açıklanan nedenlerle ve ayrıca harç ve vekalet ücretinde yapılan yasal düzenleme de gözetilerek hükmün bu nedenlerle bozulması gerektiği bu kez yapılan incelemeden anlaşıldığından, taraf vekillerinin karar düzeltme isteminin kabulüne, Dairemizin 20.05.2013 gün ve 2013/5797-8683 sayılı bozma kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra dosyadaki tüm bilgi ve belgelerin incelenmesi sonucunda;
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Ancak;
    Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme ile alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli değildir.
    1-Bilirkişi kurulu raporunda somut emsal olarak alınan ... Mahallesi 188 ada 5 parsel sayılı taşınmaz, nitelik, yüzölçümü ve değeri itibariyle dava konusu taşınmazla benzer özelliklere sahip değildir.
    Kamulaştırma Yasasının 11. maddesinin (g) bendine göre arsalarda dava konusu taşınmazla karşılaştırılacak taşınmazların emsal niteliğinde olması gerekir. Örneğin, benzer yüzölçümlerde, bitişik ya da yakın adalarda bulunmak, aynı imar iznine ve fiyatlarda en azından yaklaşık değerde olmak gibi nitelikler "emsal"in seçilmesine esas alınması gereken unsurlardandır. Eldeki dosyada bilirkişi kurulu raporunda, satışı emsal alınan 188 ada 5 parsel sayılı taşınmazın satış bedelinin hatalı olarak 51.000 TL alındığı ve m² değerinin 225 TL bulunduğu, dava konusu taşınmazın da yakın çevresinin yoğun sınai tesislerle dolu olup, ...-... yol ayrımına 1 km. mesafede ve emsalden %25 değersiz olduğu belirtildikten sonra dava konusu taşınmazın imar parseli, emsalin kadastro parseli olduğundan düzenleme ortaklık payına karşılık m² değerine %40 ilave yapılarak davaya konu parselin m² değerinin 230 TL bulunduğu, ancak Dairenin geri çevirme kararı sonrası dosyaya getirtilen emsalin değerlendirmeye esas 22.09.2006 günlü satışına ait resmi satış akit tablosunda satış bedelinin 5.100 TL olduğu ve buna göre hesaplama yapıldığında emsalin değerlendirme tarihindeki m² değerinin 22,66 TL olduğu, dava konusu yere ilişkin davalı idarece (... ...) 2010 yılında yapılan ve tamamlanmayan kamulaştırma işlemleri sırasında idarece dava konusu taşınmaza takdir edilen m² değerinin dahi 160 TL olduğu ve buna göre 188 ada 5 parsel sayılı taşınmazın emsal alınan tapudaki satış değerinin gerçeği yansıtmadığı izlenimi verdiği gözetildiğinde, dava konusu taşınmazla özellik ve değer farkı bulunan bu taşınmazın uygun emsal kabul edilemeyeceği anlaşılmaktadır. Zira böyle bir emsalle yapılacak karşılaştırmadan sağlıklı ve gerçekçi bir sonuca ulaşılması her zaman olası değildir. Bu nedenle, re"sen araştırma yapılarak dava konusu taşınmaza emsal olabilecek taşınmazlar bulunup bunların seçilen satışlarına ait tapu kayıtları ve resmi senetleri dosyaya getirtilip bunlara göre değerlendirme yapılması gerekirken, yanıltıcı olma unsuru yüksek olan, gerçek satış değerini yansıtmadığı izlenimi veren, dava konusu taşınmaza göre az değerli ve farklı konum ve nitelikteki bir taşınmazın emsal alınması,
    2-11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu"nun değiştirilen Geçici 6. maddesinin 7 ve 13. fıkralarında “Bu madde kapsamında açılan davalarda mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespiti davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir” ve “Bu fıkra hükmü, bu fıkra kapsamında kalan taşınmazlar hakkında açılan ve kesinleşmeyen davalarda da uygulanır.” hükmü getirildiğinden davacılar yararına maktu vekalet ücreti takdir edilmesi ve maktu harca hükmedilmesi gerektiğinin dikkate alınmaması,
    Doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, karar düzeltme harcının istek halinde düzeltme isteyene iadesine, 23.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi