
Esas No: 2019/5023
Karar No: 2022/3979
Karar Tarihi: 10.03.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/5023 Esas 2022/3979 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İçtihat Metni’nde, çıkarılan bir tebligatın, sanığın ayrılmış olduğu bir adrese tebliğ edildiği ve yeni adresinin bilinmediği gerekçesiyle bila tebliğ iade edildiği belirtilmiştir. Ancak sonrasında aynı adrese çıkarılan tebligatın muhatabın dayısına tebliğ edildiği vurgulanmıştır. Yargılama sonucunda, suç tarihinde yürürlükte olan bir kanun maddesine göre, suçun özel belge niteliği taşıdığı ve sanığın eyleminin özel belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu kabul edilerek mahkumiyet kararı verilmişse de, hüküm, kanun maddelerine aykırı olduğu için bozulmuştur. Bu bağlamda, kararda geçen kanun maddeleri şunlardır:
- 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 688. maddesi (6102 sayılı Kanun’un 776. maddesi)
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 207. maddesi
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
Sanığın yokluğunda verilen hükmün dosyada bilinen en son adresi olan 13/10/2013 tarihli sorgusunda beyan ettiği ve aynı zamanda MERNİS adresi olan İkikise Köyü İskilip/ÇORUM adresine tebliğe çıkarıldığı, bu adresten ayrıldığı ve yeni adresinin bilinmediği belirtilerek bila tebliğ iade edildiği, bu kez MERNİS adresi olan aynı adrese çıkarılan tebligatın muhatabın İskilip’te olduğu belirtilerek aynı yerde oturan dayısı .....’e tebliğ edildiği, yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığı, sanık müdafisinin öğrenme üzerine yaptığı temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanık müdafisinin diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir, ancak;
1) Suç tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK’nin 688. (6102 sayılı Kanun’un 776.) maddesinin 5 ve 6. fıkraları uyarınca senet metninde bulunması gerekli zorunlu unsurlardan olan “kime ve kimin emrine ödenecek ise onun ad ve soyadının” ve “düzenleme tarihinin” bulunmaması halinde senedin özel belge niteliğinde olacağı nazara alındığında; dosyada mevcut suça konu senet aslının incelenmesinde, senet üzerinde lehtar adının ve düzenleme tarihinin bulunmadığının anlaşılması karşısında; özel belge niteliğinde olduğu ve sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK'nin 207. maddesi uyarınca özel belgede sahtecilik suçunu oluşturacağı gözetilmeden resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyetine hükmedilmesi,
2) 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafisinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 10.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
