9. Hukuk Dairesi 2020/8540 E. , 2021/5474 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkette çalıştığını, 21.08.2013 tarihinde Toplu İş Sözleşmesinin imzalandığını, davalı işveren tarafından iş sözleşmesinin 19.05.2014 tarihinde hiçbir hakkı ödenmeden ve haksız olarak feshedildiğini, müvekkilinin çalışmış olduğu tüm dönem boyunca fazla çalışma, tatil ücretlerinin çalıştığı halde ödenmediğini, müvekkiline çalışmış olduğu tüm dönem boyunca yıllık izin kullandırılmadığını, davalı işveren tarafından işçiler arasında farklı oranda zam yapıldığını, ayrımcı tutumlarda bulunulduğunu, 4 kez verilecek olan ikramiyelerinin verilmediğini beyan ederek ödenmeyen kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin, hafta tatili, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ile Toplu İş Sözleşmesinden doğan ücret alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının açmış olduğu davanın hukuki dayanaktan yoksun ve kötü niyetli olduğunu, bu sebeple davanın reddinin gerektiğini, davadaki çoğu alacakların zamanaşımına uğradığını, davalı şirketin geçmiş dönemlerdeki yönetimin yapmış olduğu hatalar nedeniyle şu an çalışamaz durumda olduğunu, müvekkili şirketin şu an maddi gücünün tamamen sıfırlanmış olduğunu, ödeme gücünün bulunmadığını, müvekkili şirket yetkililerinin davacının tazminatlarla ilgili bir hakedişi var ise ödemeye hazır olduklarını, dava açmadan bu sorunu çözebileceklerini, dava açmanın zaman kaybı olacağı, şirketin daha fazla zarara uğrayacağını beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 26.06.2019 tarih, 2016/30564 esas ve 2019/14166 karar sayılı ilâmıyla, dava konusu kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, ikramiye, ilave tediye, aile yardımı, çocuk yardımı, yakacak ve giyim yardımı alacaklarının gerçekte belirlenebilir alacaklar olduğu ve dolayısıyla belirsiz alacak davasına konu edilemeyeceklerinden anılan talepler yönünden hukuki yarar yokluğundan davanın usulden reddi gerekirken esasa girilerek karar verilmesinin hatalı olduğu, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacakları bakımından ise, taleplerin belirsiz alacak davası olması sebebiyle, miktar artırımına karşı davalı tarafın ileri sürdüğü zamanaşımı itirazının kabul edilmesinin hatalı olduğu, hüküm altına alınan miktarlara dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi ve fazla çalışma hesabının 21.08.2013 tarihinden itibaren %60 zamlı ücret üzerinden yapılması gerektiği gerekçeleriyle bozulmuştur. Mahkemece bu bozma üzerine yeniden yapılan yargılama sırasında 12.02.2020 tarihli celsede bozma ilamına kısmen uyulup kısmen direnilmesine karar verilmiştir. Ancak yapılan yargılama sonunda 23.09.2020 tarihli karar ile, bozma ilamına kısmen uyulup kısmen direnilmesine karar verilmiş ise de verilen bu ara kararda bozma ilamının hangi kısmına uyulduğu hangi kısmına direnildiğine dair her hangi bir açıklama yer almadığından bozma ilamındaki bozma gerekçelerine göre yargılamaya devam edilerek eksikliklerin giderildiği belirtilerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, ikramiye, ilave tediye, aile, çocuk, yakacak ve giyim yardımı alacaklarına ilişkin davanın ayrı ayrı hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine, fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil ücreti alacaklarına ilişkin ise davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Dosya içeriğine göre, Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 26.06.2019 tarihli bozma ilamı üzerine yeniden yapılan yargılama sırasında 12.02.2020 tarihli celsede bozma ilamına kısmen uyulup kısmen direnilmesine karar verilerek aynı celsede bozma ilamı ile dosya içerisinde yer alan diğer bilgi ve belgeler doğrultusunda fazla çalışma yönünden bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verildiği görülmektedir. Bu hali ile fazla çalışma alacağı dışındaki diğer alacaklar yönünden önceki kararda direnildiği anlaşılmakta ise de, Mahkemece gerekçeli karar ile, 12.02.2020 tarihli celsede o dönemdeki mahkeme müstemir yetkili hakimi tarafından bozma ilamına kısmen uyulup kısmen direnilmesine karar verildiği ancak verilen bu ara kararda bozma ilamının hangi kısmına uyulduğu hangi kısmına direnildiğine dair her hangi bir açıklama yer almadığı gerekçesiyle bozma ilamında belirtilen eksik hususlar giderilerek bozma ilamı doğrultusunda karar verilmiştir. Her ne kadar bozma ilamına kısmen uyulup kısmen direnilmesine karar verilmesi mümkün ise de, Mahkemece bu karar gereğinin yerine getirilmeyerek tamamen bozma ilamı doğrultusunda karar verilmesi hatalı olmuştur. Şöyle ki, Yerel mahkemelerce verilen direnme kararları davayı sona erdiren kararlardandır. Direnme kararı ile mahkeme davadan elini çeker ve davayı sona erdirmiş olur. Davaya sonradan bakan hakim direnme kararını uygun bulmasa dahi artık direnme kararından dönülerek uyma kararı verilmesi mümkün değildir. Direnmeye ilişkin karar ile karşı taraf lehine usuli kazanılmış hak oluşur. Hal böyle olunca Mahkemece, bozma ilamına kısmen direnme kararından tamamen dönme sonucunu doğuracak şekilde bozma ilamı doğrultusunda karar verilmesi, kısmen direnme kararı ile kazanılmış bulunan usuli hakları zedeleyici nitelikte bulunduğundan, önceki bozma ilamına kısmen uyulup kısmen direnilmesine dair karar doğrultusunda hüküm tesis edilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı sair yönler incelenmeksizin BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 03.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.