
Esas No: 2019/4007
Karar No: 2020/4949
Karar Tarihi: 26.11.2020
Danıştay 7. Daire 2019/4007 Esas 2020/4949 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/4007
Karar No : 2020/4949
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Başkanlığı
(... Vergi Dairesi Müdürlüğü) ...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ... Madeni Yağ Tekstil Kimyasalları Madencilik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ :
İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E: ... , K: ... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, 2013 yılının Haziran ve Temmuz aylarına ilişkin özel tüketim vergisinin tahsili amacıyla, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu kapsamında teminat verilmediğinden bahisle düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Bozma kararı üzerine, davacının birinci aşamada üretilen liste içi yağlama müstahzarını liste dışı mal üretiminde kullanmasının, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunun'nun 2. maddesinin 3.fıkrasının (a) bendi uyarınca kendisine teslim kapsamında değerlendirilmesi ve anılan Kanun'un 8. maddesinin 1. fıkrası uyarınca Kanun'a ekli (I) sayılı listenin (B) cetvelindeki malların, (I) sayılı listeye dahil olmayan malların imalinde kullanılmak üzere mükellefler tarafından tesliminde tarh ve tahakkuk ettirilen özel tüketim vergisinin Bakanlar Kurulu tarafından belirlenecek kısmının, teminat alınmak suretiyle tecil olunacağı hüküm altına alındığından, davacı tarafından üretim sürecinin ikinci aşamasına ilişkin olarak teminat verilmesi gerektiği sonucuna varılmakla birlikte, ödeme emrine konu verginin, tecil talebinde bulunan davacı yönünden vadesi belli olmadığından, öncelikle 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 37. maddesi uyarınca bir aylık vade tayin edilmesi, bu sürede ödenmemesi halinde ödeme emriyle tahsili yoluna gidilmesi gerekirken, doğrudan ödeme emriyle takibinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Tecil terkin uygulaması kapsamında terkin edilmeyen verginin tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI :Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:...., K:... sayılı kararının ONANMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/11/2020 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X)- KARŞI OY :
Temyiz başvurusu, davacı tarafından, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'nun 8. maddesinin birinci fıkrası kapsamında verilen beyannameye ilişkin olarak, 2013 yılının Haziran ve Temmuz aylarına ilişkin özel tüketim vergisinin tahsili amacıyla, 4760 sayılı Kanun kapsamında teminat verilmediğinden bahisle düzenlenen ödeme emrini iptal eden mahkeme kararının bozulması istemine ilişkindir.
4760 sayılı Kanun'un 8. maddesinin 1. fıkrasında, bu Kanun'a ekli (I) sayılı listenin (B) cetvelindeki malların; (I) sayılı listeye dahil olmayan malların imalinde kullanılmak üzere mükellefler tarafından tesliminde tarh ve tahakkuk ettirilen özel tüketim vergisinin Bakanlar Kurulu tarafından belirlenecek kısmının, teminat alınmak suretiyle tecil olunacağı, söz konusu malların tecil tarihini takip eden aybaşından itibaren oniki ay içinde (I) sayılı listeye dahil olmayan malların imalinde kullanılması halinde tecil olunan verginin terkin edileceği, bu hükümlere uyulmaması halinde, bu malların tecil-terkin işlemi dışındaki amaçlarla tesliminde tarh edilmesi gereken vergi tutarından, daha önce tahsil edilen verginin mahsubundan sonra kalan tutarın, vade tarihinden itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 51. maddesinde belirlenen gecikme zammı ile birlikte alıcıdan tahsil edileceği, ancak, tecil edilen verginin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nda belirtilen mücbir sebepler dolayısıyla terkin edilememesi halinde bu verginin, tecil edildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Kanun'un 48. maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte alıcıdan tahsil edileceği hükmü yer almaktadır.
Yukarıda yer alan Kanun hükümleri dava konusu olayla birlikte değerlendirildiğinde; tecil terkin şartlarının ihlali halinde, beyanname üzerine tahakkuk eden, ancak, 4760 sayılı Kanun'un 8. maddesi kapsamında yapılan teslimler nedeniyle taahhüt edilen üretimde kullanılan girdilere isabet eden vergiler tecil edildiğinden, bu girdilerin üretimde kullanılmadığının tespiti halinde, Kanun'da, bunlara isabet eden vergilerin 6183 sayılı Kanun'un 51. maddesine göre belirlenen gecikme zammıyla birlikte tahsil olunacağı öngörüldüğünden aynı Kanun'un 37. maddesi uyarınca vade tayinine gerek bulunmayıp doğrudan ödeme emri ile takibata geçilmesi Kanun gereğidir.
Bu nedenle, mahkeme kararının bozulması gerektiği oyu ile Dairemiz kararına katılmıyoruz.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
